- Özgür Özel'den TÜRGEV, TÜGVA, Ensar Vakfı uyarısı
- Seçim öncesi İmamoğlu ve Yavaş'tan seçmene çağrı
- Erdoğan: Sandık hepimizin namusuna emanet
- Helil Kınay Cemil Tugay'la birlikte İzmirspor'u ziyaret etti: Hem ışığımızı hem de dayanışmamızı büyüteceğiz
- Başkan Tugay İzmir'in su sorunu yaşamaması için gerekli formülü açıkladı
Hangisi Yalan Söylüyor?
EGE'NİN SESİ : İzmir’de yayınlanan Demokrat İzmir Gazetesi, son sayısında, ünlü gazeteci Uğun Dündar’ın 1980 döneminin işkence tanığı olduğu halde, bu konuda bir satır bile yazmadığı iddiasını gündeme getirdi… Olaya Ege’nin sesi ve yazarları sahip çıktı…
Gazetenin iddiası özetle şöyleydi:
Uğur Dündar, 1980 yılında siyasi Şube Müdürü T’nin odasındadır. Ziyaret bir nezaket ziyaretidir ve Uğur Dündar’ın ifadesine göre “TRT Genel Müdürü atanacağı sebebiyle bu ziyaret gerçekleşmişti”
Dündar, T’nin odasında sohbetini sürdürürken Almanya’da yaptığı bir konuşmadan dolayı göz altına alınan Tarık Akan Müdürün odasına getirilmişti… Pislikten perişan haldeydi. İşkence gördüğü belliydi. Tutulduğu hücre bit doluydu. Tuvaleti bile yoktu… Odaya ne sebeple çağırıldığı da belli değildi…
Uğur Dündar Tarık Akan’a hatırını sormuş, “Ben TRT Genel Müdürü olacağım, bu nedenle müdür beye nezaket ziyaretinde bulunuyorum” demişti.
Tam o sırada, bir polis içeriye girmiş, Müdüre “Öttü herif” diye seslenmişti. Müdür Uğur Dündar’dan izin alıp bir süre Tarık Akan’la onu yalnız bırakmıştı. Bu sırada Uğur Dündar Tarık Akan’a “Dışarıdakilere söylemek istediğin varsa bana söyle” demişti. Tarık Akan ise teşekkür ile yetinmişti. Polis Müdürü içeriye yeniden girdiğinde elini ovuşturuyordu… Ana avrat küfür ettiği kişi için şöyle dedi:
“Öt ulan diyorsun, horoz gibi ‘ü-ü-ü-ürüüüüüüü’ yapıyorlar. Suratında elimi kıracaktım neredeyse piç kurusunun”
Tarık Akan sonra tekrar odadan çıkarılmıştı… Ve neden o odaya getirildiğini ise hiç anlamamıştı…
Tarık Akan’la Uğur Dündar dost da değillerdi… Sanatçının anılarında yazdığına göre husumetleri de vardı…
İDDİALARA UĞUR DÜNDAR’IN CEVABI
Ünlü gazeteci Uğur Dündar hakkındaki bu ilginç iddiayı ortaya atan haber, Ege’nin Sesi’nde manşet oldu. Öte yandan Site’nin iki yazarı Mutlu Tuncer ve Sinan Kara, konuyu köşelerine taşıdılar. Olay Türkiye gündemine bomba gibi düştü…
Gazeteci Uğur Dündar bugün Sözcü Gazetesinde yayınlanan köşe yazısında olaya cevap vermek zorunda kaldı. Ancak Uğur Dündar’ın cevabı, kendi ağzından değildi. Tarık Akan’ın ona gönderdiği bir açıklamayı, haberi yalanlamak adına köşesine taşımıştı. Uğur Dündar’ın köşesine taşıdığı Tarık Akan açıklaması ise şöyle:
“İzmir’de yayımlanan bir gazetenin asılsız haberinde “Anne Kafamda Bit Var” adlı kitabım konu edilmiş ve 12 Eylül döneminin faşizan eğilimlerinin ayyuka çıktığı süreçte siyasi şubede yaşadıklarım çarpıtılmak suretiyle -ve kitapta hiç söz edilmediği halde- dostum Uğur Dündar’ın bu olaylara ilgisiz ve duyarsız kaldığı gibi bir izlenim yaratılmak istenmiştir.
Uğur Dündar aleyhine asılsız şekilde dile getirilen haberi üzülerek okudum.
Kitapta da belirtildiği gibi, Uğur’la o zamanlar özel bir yakınlığımız olmamasına rağmen, kendisi siyasi şubeye kadar gelerek bana bir isteğim olup olmadığını sormuş ve yardım etmeye çalışmıştır.
Gerçek bu olmasına karşın sanki yeni bir şeymiş ve Uğur Dündar’ın olaylarda bir kusuru varmış gibi yansıtılması doğru olmamasının yanı sıra, değerli gazeteci dostum Uğur Dündar’a yapılmış büyük haksızlıktır.
Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarım.”
Ancak bu açıklamada unutulan bir püf noktası vardı. Demokrat İzmir Gazetesi’nin bu haberinin kaynağı, Tarık Akan’ın yazdığı anı kitabıydı… Adı “Anne Kafamda Bit Var”
Şimdi kitabın 58. Sayfasına bakıyoruz. İşte Tarık Akan’ın anlatımı:
“…… Durmadan yürüdüm. Günlerce hiç hareket etmediğim için soluk soluğa kalmış, yorulmuştum. Yanımdan geçenlerle birkaç kez çarpıştık. Başını eğ! Başımı eğiyorum. Basamak, ayağımı kaldırıyorum. (Gözleri bağlı) Sonunda durduk. Gözlerimi açtılar. Bir yazıhanedeydim. Her yer lambiri kaplıydı. Müdür yazan bir kapının önünde dikiliyorduk. İçeriye birileri girip çıkıyordu. Sonunda beni de içeriye soktular. Müdür T masada oturuyordu. Tam karşusunda Uğur Dündar duruyordu. Onu Bakırköy’den tanıyordum. Kapının yanında ayakta dikildim. Ama hiç halim yoktu. Sırtımı duvara yaslamıştım. Uğur bana döndü;
-Geçmiş olsun Tarık…
Müdür mesafeli bir yakınlık göstermeye çalışıyordu.
-Nedir bu halin Tarık perişan görünüyorsun.
-Aşağısı bit ve pire kaynıyor. Geldiğim günden beri ne sorgum yapıldı, ne de bir şey.
Müdür:
-Oğlum biraz dayanıklı ol. Bak aşağıdaki ibnelere ne kadar dirençliler.
-İnsanlık dışı koşullarda yaşayıp etkilenmemek dayanıklılık ya da dirençlilik sayılmaz ki. Hepimizin yaşamları kısıtlandı, körü körüne bir bekleyiş içindeyiz. Katlanmak her geçen gün zorlaşıyor. İnsanca tepkiler vermekten vazgeçmeye dayanıklılık diyorsanız, gerçekten de dayanıklı değilim öyleyse… Artık nereye gönderileceksem gitmek istiyorum. Hapishane ya da her neresiyse…
Müdür:
/Oğlum sana iyi davranıyorlar değil mi? Aşağıda sana sıcak yemek söyleyeyim biraz kendine gel. Senin sinirlerin bozulmuş böyle olmaz.
O sırada kapı açıldı, bir polis:
-Müdürüm çözüldü, ötmeye başladı, dedi.
Müdür hemen yerinden kalkıp hızla dışarı çıktı. Ben Uğur’la odada yalnız kaldım. Yıllar sonra ilk kez karşılaşıyorduk. Aramızda bir dostluk, arkadaşlık olmadığı gibi, gençliğimizde yumruk yumruğa kavga etmişliğimiz bile vardı. Soğuk bir hava ve yapmacık jestler aramızda dolandı:
-Tarık benden istediğin bir şey var mı?
-Yok sağ ol!
-Ben TRT Genel Müdürü olacağım. Nezaket ziyaretinde geldim. Dışarıda herhangi birisine söylemek istediğin bir şey varsa, yardımcı olabilirim.
-Yok teşekkür ederim.
Müdür içeri girdi, sinirden eli ayağı titriyor, ana avrat küfür ediyor, sol elini ovuşturuyordu. Belli ki canı yanmıştı. Kolonya döküp ovuşturmaya devam etti. Bir yandan da çocuğa sövüyordu.
-Yahu bunlar şerefsiz. Adama öt lan konuş diyorum, piç horoz gibi güüüüü-güüüü-gü diye ötüyor. Ulan suratında az daha elini kıracaktım.
Güleyim mi ağlayayım mı şaşırmıştım. Az kalsın kıkırdamaya başlayacağım diye korkuyor kendimi zor tutuyordum. Müdür sonra Uğur’la bir şeyler konuşmaya başladı. Biraz sonra da zile bastı. Bir polis geldi. Müdür bana dönerek:
-Sen şimdi bunu film yaparsın değil mi? dedi.
Yanıtlamadım. “Götürün bunu” dedi. “Bir de jilet verin traş olsun”
Polis koluma girdi, kapının önünde yine gözlerimi bağladılar aşağıya indik!”
YALAN 1: Uğur Dündar Emniyete Tarık Akan için değil, TRT Genel Müdürü beklentisi içinde nezaket ziyaretine gitmişti… (Peki ama niye Siyasi Şube Müdürüne?”
YALAN 2: Uğur Dündar, emniyette işkenceye birinci elden şahit olmuştu… (Peki ama, niye bu güne kadar hiç yazılarında yazmadı?”
YALAN 3: Demokrat İzmir’in ve Ege’nin sesinin haberi ASILSIZ değil, tam aksine gerçeğin ta kendisidir. (Acaba Tarık Akan, kendi kitabını mı yalanlıyor?”
YALAN 4: Madem haber asılsız, neden Uğur Dündar yalanlamaktan çekindi de, sadece Tarık Akan’ın açıklamasını yazısına koydu? (Acaba tenezzül mü etmedi?)
EGENİN SESİ neden bu habere sahip çıktı?
Değerli okuyucular;
Biz kurulduğumuz günden bu yana, gerçeklerin, doğruların, haksızların sesi olduk. Ekonomik zorluklara, siyasi baskılara, tehdit ve şantajlara rağmen, bu duruşumuzu bozmadık. Elin parmakları kadar az sayıda kalan gerçek gazetecilere destek vermeyi görev saydık. Toplumu ilgilendiren gerçeklerin daha çok yankılanması,duyulması için sarf ettiğimiz çaba, büyüktür.
Devrimciliği, Atatürkçülüğü, Sosyal Demokratlığı kimseye bırakmayan, panelden panele koşturan, CHP Genel Başkanı’nın anti demokratik her hareketini fedaisi gibi destekleyen popülizmin pembe dünyasına kendisini kaptırmış, herkese tepeden bakan, ama gerçekte Türkiye’nin sorunlarına sırtını dönmüş bu sözde gazetecilerin maskesini çekip yüzlerini görmenizi istedik. İşte bu yüzden, böyle bir gazetecilik olayına sahip çıktık… Saygılarımızla.
İşte O Kitaptaki Sözü Geçen Satırlar
Demokrat İzmir'den Bomba İddialar!
Uğur Dündar'dan devrimci olur mu?!
Demokrat İzmir'in Yazdığı Uğur Dündar Olayı...
Yorum Ekle
Diğer Haberler
İmamoğlu 2019'daki kırık sandalyeyi hatırlattı: Amaçları beni yıldırmak...
Çatalca'da halka hitap İmamoğlu, 5 yıl boyunca randevu taleplerine karşılık vermeyen Cumhur Erdoğan'ı ayrımcılık yapmakla suçladı. İmamoğlu Erdoğan'ın amacının kendisini yıldırmak olduğun...
Akşener: Düşman kuvvet olmaktan bıktık
Ankara'da esnafı ziyaret eden Akşener "Vallahi bıktık 'Oraya oy verirseniz o kazanır, buraya oy verirseniz bu kazanır.' Ne yani, düşman kuvvet olmaktan bıktık" diye konuştu. İYİ Parti Gen...
25 yılda tek bir tane açmamışlardı... Murat Kurum'dan şaşırtan 'kreş' vaadi!
Proje tanıtım toplantısında konuşan Cumhur İttifakı'nın adayı Murat Kurum, 1 yılda 100 kreş açacaklarını söyledi. Ancak Refah Partisi ve AKP'nin İBB'yi yönettiği 1994 yılından 2019 yıllın...
Özgür Özel'den Akbelen uyarısı: 1 Nisan'dan sonra o karar geri gelebilir
Özgür Özel, Muğla mitinginde Akbelen'de Cumhurbaşkanlığı kararıyla geri çekilen kamulaştırma kararına dair konuştu. Özel "Seçim öncesi yaratılacak infialden korkup o kararı geri çektiler....
CHP'den İYİ Parti seçmenine 'stratejik davranma' çağrısı
CHP'li Oğuz Kaan Salıcı, sandığa üç gün kala parti tabanı ile İYİ Parti ve AKP seçmenine seslendi. CHP İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, yerel seçimlere kısa bir süre kala CHP, İYİ ...
Erdoğan'dan emekli maaşlarına düzenleme mesajı: Temmuz'da masaya yatıracağız
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Bursa mitinginde açıklamalarda bulundu. Emekli maaşları için düzenleme mesajı veren Erdoğan, "Önümüzdeki Temmuz ay...
İmamoğlu: Kamuda yönetici olduğum yerde akrabam kapıdan içeri giremez
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Eş, dost, akraba işini kamuda asla sevmedim, sevmem. Akrabalık yeri değildir siyaset. Benim eşim şahit; bilir. Akrabam kapıdan içeri giremez benim kurumumda, ...
HPV ve HIV iddialarıyla gündeme gelmişti... Gözaltına alınanlar var!
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca Karabük Üniversitesi'nde yaşanan olaylarla ilgili sosyal medyada kullanılan nefret söylemlerine ilişkin "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme", "ha...
Seçimlerde en yaşlı aday 90, en genci 18 yaşında
Yerel seçimlerin en genç ve en yaşlı adayı arasında 72 yaş farkı var. En yaşlı aday 90 yaşındaki AKP'li Ali Kalınca. En genç ise Yeniden Refah Partili 18 yaşındaki Elif Nur Batur. 31 Mart...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Türkan Şoray'dan Kadir İnanır paylaşımı
Türkan Şoray, 24 Mart Pazar günü Beykoz'daki evinde beynine pıhtı atması nedeniyle fenalaşıp hastaneye kaldırılan Kadir İnanır'a geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Geçen pazar günü Beykoz...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Uykunuzu tam alamıyor musunuz? Daha yaşlı hissetmeniz normal olabilir
Bilim insanları, 1 ay boyunca uykularını tam alan kişilerin oldukları yaştan yaklaşık 6 yaş genç hissettiklerini belirledi. İsveç'teki Karolinska Enstitüsündeki araştırmacılar yeterli uyku almanın ve uykusuzluğun, hissedilen yaşla ilişkisini inceledi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.