ANKARA (ANKA) - Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, birilerinin Osmanlı’dan, başörtüden, dinden bahsedildiği zaman kırmızı görmüş boğa gibi saldırıya geçtiğini belirterek, “Osmanlı bizim ecdadımız. Osmanlı bizim dedelerimiz. Biz dedelerimizle gurur duyuyoruz. Harf inkılabı ile koparılmış olan köprünün yeniden kurulmasını istiyoruz” dedi.
7. Üniversite Teşkilatları toplantısı Ankara’da gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Gündoğdu, Üniversitelerde örgütlenmede bakanlıklar ile kıyasladığında biraz geri kaldıklarını belirten, ifade “Sendikacılığın en önemli güç boyutu örgütlenme boyutudur. ‘Gidemediğin yer senin değildir’ ilkesi gereği her iş yerinde örgütlü olmak zorundayız. Her iş yerinde örgütlü olmak, bir sendikanın örgütlenmesi adına ve camiamızın aldığı kararların medeniyet davamızın taşıyıcısı olmak adına önemlidir. Onun için her yerde olmamız ve genel başkan sorumluluğuyla hareket etmemiz lazımdır” diye konuştu.
-“VESAYETÇİ ANLAYIŞTAN KURTULUŞ 2010 REFERANDUMUYLA OLMUŞTUR”-
28 Şubat sürecinde üye sayılarının az olduğunu vurgulayan Gündoğdu, “Ama yüreğimiz üye sayımızın çok ötesinde post modern darbecilerin karşısında alanlardaydık. O günlerde sağımızdaki sendika yetkilisi apoletlilerin postallarını yalıyorken biz alanlarda ortak akıl mitinglerindeydik. Türk demokrasisinde şeytan taşlamanın en önemli kanıtı ortak akıl mitingleriydi. Bunun da öncüsü bizdik. Birinci meclisle bu millet hep gurur duydu. Ama tek parti diktatörlüğü, 18 yıl ezanın Arapça zannedilerek Türkçe okutulduğu, camilerin ahıra döndürüldüğü o kirli dönemlerden çok partili ortama geçiş ve Menderes’in ezanı orijinaline döndürerek yapmış olduğu iyiliğin korkusu 60 darbesidir. Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir. Bu meclis eliyle yürütülür’ sözü 1961 Anayasasında bu belli kurullar eliyle yürütülür anlayışına döndürülmüştür. Darbe ürünü kurullar oluşturarak bu milleti 10 yılda bir dövme yetkisini anayasaya vermişlerdir. İşte bu vesayetçi anlayıştan kurtuluş 2010 referandumuyla olmuştur” dedi.
-“KİRLİ BİR YASAKTAN KURTULMANIN ÖNCÜSÜ OLDUK”-
Başörtü özgürlüğünün Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen’in projesi olduğunu belirten Gündoğdu, şunları kaydetti: “Ana muhalefetin bile oyunun 12 milyon oyunun olduğu bir ülkede 12 milyon 300 bin imza ile önce yasakçılara ‘oturun oturduğunuz yerde’ diye durduran, sonra sivil itaatsizlik eylemiyle yasağı kamu dairelerinden kaldıran sonra da Sayın Başbakan’ın bu dilekçelere olumlu bakmasıyla tarihi kirli bir yasaktan kurtulmanın öncüsü olduk. Karşı çıktığımız projelerden biri de Gezi Olayları’ydı. Kimsenin gezmesine, Taksim’e çıkmasına karşı değiliz. Ağaçta kâinatta insan için yaratılmıştır. İnsana hizmet edecekse ağaç kesilebilir. Ama Taksim’de 9 ağacın yerinden sökülerek başka yere götürülmesine ve 2 ağacın kesilmesine gösterilen tepki ‘Ağaç bizim onurumuzdur’ oldu. Bunu diyenlerin Yalova’daki 148 ağaç kesilirken onurlarının nerede olduğunu soruyorum. Meselenin ağaç meselesi olmadığını Siyonizmin, emperyalizmin Türkiye’de ameliyat yapmasının payandası olduğunu bugün çok daha iyi anlıyoruz. Türkiye’nin referandumdan sonra en çılgın projesi çözüm sürecidir. 30 yıllık terör bataklığını kurutma sürecidir. Irkta kalite arama anlayışından vazgeçme anlayışıdır. Bunun adı, eşit yurttaşlık, kardeşlik projesidir. Devletin kategorisinden beyaz Türk tanımına girmeyen herkes beriki olmak ve eşit yurttaşlık istiyordu. Çünkü JİTEM eliyle doğuda ve derin devlet eliyle Mamak Cezaevi’nde yapılanlar ortadaydı. Eşit yurttaşlık demek beyaz Türklüğü de beyaz Kürtlüğü de müsaade etmemek demektir. Ülkemizde barıştan söz ediyorsak PKK’nın da IŞİD’in de silah bırakmasını aynı yüksek sesle haykırmak zorundayız.”
-“DAYATMANIN SON BULMASINI İSTİYORUZ”-
Hazırladıkları raporlar ile her zaman hükümetin bir adım önünde olmaya gayret ettiklerini söyleyen Gündoğdu, “19. Milli Eğitim Şurası’na 4 raporla gittik. Şurada karma eğitim mecburiyeti terk edilmelidir önerisini sunduk. Bu konu bizdenmiş gibi görünenler tarafından dahi çarpıtıldı. Cumhuriyet tarihinde kız ve erkek liseleri mevcuttu. 75 yıl bu böyle devam etti. Ama 28 Şubat aktörlerinin verdiği emirleri yerine getiren Metin Bostancıoğlu, dikiş kurslarını dahi kız-erkek karması olmadan açmayarak bir dayatma başlatmıştır. Biz bu dayatmanın son bulmasını istiyoruz. Karma eğitimin terk edilmesini değil, mecburiyetin kalkması için mücadele ediyoruz. Bu böyle anlaşılsın, yanlış anlamakta direnler, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu dahil her mecrada tartışmaya açığız” diye konuştu.
-“OSMANLI BİZİM ECDADIMIZ”-
Gündoğdu, birilerinin Osmanlı’dan, başörtüden, dinden bahsedildiği zaman kırmızı görmüş boğa gibi saldırıya geçtiğini “Osmanlı bizim ecdadımız. Osmanlı bizim dedelerimiz. Biz dedelerimizle gurur duyuyoruz. Harf inkılabı ile koparılmış olan köprünün yeniden kurulmasını istiyoruz. Şimdi Osmanlıcayı kim öğretecek diyorlar. Latin alfabesi öğretecek kaç kişi vardı. İki ülke harf inkılabı yapmış, birisi Türkiye diğeri İsrail. Biz atalarımızın dilinden Latinceye geçmişiz, İsrail Latinceden atalarının diline geçmiş. Harf inkılabı ile bu millet geçmişinde koparılmıştır diyoruz, birlerinden cılız ses çıkıyor. Nerde bu harf devrimi diye soranlara camilerin ahıra dönüştürüldüğü, ezanın Türkçeye döndürüldüğü yerlere baksınlar. Kimse bu milletin aklıyla alay etmesin. Buna asla fırsat vermeyiz” ifadelerini kullandı.
-“BİZDE İSE MUHALEFET BOŞLUĞU VAR”-
Gündoğdu, Memur-Sen’e rakip sendikaların üretkenlikten uzak olduğunu, sendikalar yerine CHP’nin Memur-Sen ve Eğitim-bir-Sen muhalefet yaptığını vurgulayarak, “Kılıçdaroğlu’nu ‘lider değil, siyasetçiliği de tartışılır’ diyen sanatçıya havale ediyorum. Dünyanın birçok ülkesinde iktidar boşluğu bizde ise muhalefet boşluğu var. Ana muhalefetin iktidara gelmesi için bize değil iktidara karşı mücadele etmesi gerekiyor. Eğer bunu yapmıyorsa gizli AK Parti’lidir" dedi.
-“ASIL YEZİDELERE OPERASYON YAPILIYOR”-
Son zamanlarda “paralel” adı altında yapılan operasyonlara da değinen Gündoğdu, “Operasyon hangi gerekçe ile yapıldı bunu bilmiyoruz. Ama şunu herkes bilsin ki kim hangi koltukta oturursa otursun hukuk önünde eşittir. İslami cemaatlerin görevi küresel operasyonların içerisinde oluyormuş, terörist devlet İsrail’in yapamadığını yapanların kendisine eleştir yapması gerekiyor. Bu operasyonları şova dönüştürüp slogan atıyorlar. Şimdi Yezid’e boyun eğemeyeceğiz diyen paralel yapı üyelerine soruyorum terörist devlet ne yaparsa sizin için Yezid olacak? Millete hizmet için çalışanların Yezid olduğu bir yerde otoriteye boyun eğeceksin diyerek övdüğünüz siyonist İsrail daha hangi katliamları yapmalı ki sizin için yezid kabul edilecek? Asıl yezidelere operasyon yapılıyor. Almanya’dan ve ABD’den eleştiri geliyor. Ey Almaya Hamburg’da yapılan faili meçhul cinayetleri ne zaman aydınlatacaksın. Ey ABD elinde çakı bile olmayan bir siyahinin öldürülmesi ile başlayan eylemlerin yüzde biri Türkiye’de olsa ne yapardınız? Bizim Almanya’dan, ABD’den, Avrupa’dan alınacak dersimiz yok. Keser demokrasisine karşıyız. Mesele yolsuzluksa paralel yapı KPSS, ÖSS, Polis Okulları sorularını çalmanın hesabını versin. Benden olan hırsız değildir anlayışına karşıyız” diye konuştu.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.