'Ruh Sağlığı Yasası’na ihtiyaç var’

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay SÖZCÜ’ye konuştu. Akçay, toplumda artan şiddet olaylarının önlenmesi için hazırladıkları teklifin Sağlık Komisyonu’nun gündeminde görüşülmeyi beklediğini söyledi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, partisinin geçen Salı günü yapılan grup toplantısında gündeme getirdiği toplumda artan şiddet olaylarının önlenmesi için “Ruh Sağlığı Yasa Tasarısı”na neden ihtiyaç duyulduğunu Grup Başkanvekili Erkan Akçay anlattı. Akçay, hazırladıkları yasa teklifinin TBMM'de bir an önce görüşülüp yasalaşmasını önerdi. Ruh sağlığı hizmeti alan ve veren insanların ağırlaşan problemleri olduğuna dikkat çeken Akçay, TBMM'ye sunulan teklifin, Sağlık Komisyonu'nun gündeminde görüşülmeyi beklediğini belirtti. Akçay, teklifle ilgili SÖZCÜ'ye şunları söyledi:

‘SİYASİ POLEMİK KONUSU'

“Milletvekilliği döneminde, Genel Başkan Yardımcımız Deniz Depboylu, konunun uzmanları, sivil toplum kuruluşlarıyla uzun soluklu ciddi bir çalışmanın ürünü olarak temel kanun tasarısını hazırladılar. 27. Dönem ve Grup Başkanvekili olarak kanun teklifini yeniledik. Genel Başkanımız da konuyu gündeme getirdi. Toplumun ruh sağlığı yasasına ihtiyacı var. Ruh sağlığı gibi önemli bir konu asla siyasi polemik konusu yapılmamalı. Binlerce yıldır insanlığın ortak konularından birisi. Bunu sadece iktidar eleştirilerine odaklamak kadar yanlış bir şey olamaz. Akıl hastaneleri Osmanlı'dan kalmadır. Ruh sağlığı konusunda çağdaş, modern, bilimsel ve kurumsal yapı oluşturmaya yönelik teklifimizi siyasi polemik ve demagoji konusu yapmak o kişiler için akıl sağlığı konusunda iyiye işaret sayılmaz.”

TEKLİFİN GEREKÇESİ

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, yasa teklifinin gerekçesinde, “Karmaşıklaşan ve gittikçe de zorlaşan yaşam şartları karşısında bireyler fiziksel ve maddi sorunların yanı sıra ruhsal olarak da zorlanıyor. Ruh sağlığı hizmetleri alanındaki hizmet alan ve hizmet verenlerin sorunları da buna paralel olarak artmaktadır. Ruh Sağlığı Yasası'na acilen ihtiyacımız var” dedi.

Gelişmiş ülkelerin tamamında, gelişmekte olan ülkelerin ise çoğunda “Ruh Sağlığı Yasası” bulunduğunu  ülkemizde ise bu alanda boşluk olduğunu hatırlatan Akçay şöyle konuştu: “Günlük yaşamın beraberinde getirdiği sorunlar, stres, kaygı, travma ve ruh hastalıkları sebebiyle yardım alma ihtiyacı duyan bireylerin sayısı hızla artıyor. Ülkemizde tüm toplumu temsil eden Türkiye Ruh Sağlığı Profili çalışmasında da 12 aylık yaygınlık yüzde 17'i buldu.  Bu oran toplumda 6 kişiden birinde tanı konacak düzeyde ruhsal hastalık bulunduğunu gösteriyor.”

Ülkemizdeki intihar edenlerin oranının son 40 yılda yüzde 50 oranında arttığına kaydeden Erkan Akçay, yasa teklifinin gerekçesini şöyle açıkladı:

“Son 10 yılda yaklaşık 29 bin kişi intihar etti. Bu sayının yüzde 27'sini kadınlar, yüzde 73'ünü erkekler oluşturdu. 2015 yılında; ölümle sonuçlanan intihar sayısı bir önceki yıla göre yüzde 1.3 artarak 3 bin 211 kişiye yükseldi. İntihar edenlerin yüzde 34'ünü 15-29 yaş grubundaki bireyler oluşturuyor. İntihara eğilimi olan kişilerin ruh sağlığı hizmetlerine kolay ulaşabilmesi ve profesyonel yardım almasıyla, intihar olaylarının önlenebilmesi mümkün olabilir.”

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Ankara temsilcimiz Saygı Öztürk'ün sorularını yanıtladı. Akçay, yasanın çıkarılması konusunda zaman kaybedilmemesi gerektiğini söyledi.

İLAÇ KULLANIMI ARTTI

Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2014 yılında 8 milyon 179 bin kişinin antidepresan kullandığı belirlendi.  Verilere göre antidepresan kullanan kadınların sayısı erkeklerin iki katına ulaşıyor. Türkiye'de antidepresan kullanım oranı da son 5 yılda yüzde 56 arttı. Antipsikotik tüketimi son 5 yılda 7 milyon 201 bin kutudan, 12 milyon 158 bin kutuya çıktı. Uyuşturucu madde kullanım yaşı 10'a kadar indiğine dikkat çeken MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, 2017 yılının ilk altı ayında 26 bin 812 bağımlının İstanbul AMATEM'e başvurduğunu kaydetti. Akçay sözlerini şöyle sürdürdü:

HAKLARI KORUNACAK

“Ruhsal sorunu olanların yalnızca  yüzde 14'ü bir uzmana başvuruyor. Teklifimizin asıl hedefi psiko-sosyal engellilik koşullarını karşılayan bireylerin zorunlu tedavisinin düzenlenmesidir. Ruh sağlığı alanında çalışanların da hakları korunacaktır.”