Yukarı
234668

Türkiye'de gıda fiyatları neden artıyor?

20 Ocak 2019 12:53

Uzmanlara göre, sorun yerli ürünlerde değil, üretimi tepeden tırnağa dışa bağımlı hale getiren yaklaşımda.

Türkiye'de tarım, mazot, elektrik, gübre, yem olarak kullanılan yağlı tohumlar ve mısır gibi ürünlerde dışa bağımlı hale geldi.

Kur artışları sonucu ithalat pahalılaşırken, çiftçinin maliyeti katlandı. Diğer yandan yüksek fiyatları düşürebilmek için her seferinde ithalat öne sürülüyor.

Son olarak kuru soğan ve ardından domates konservesi, buğday, arpa, mısır, pirinç ve bakliyata ithalat kapısı açıldı.

Kuru soğan ithalatında yüzde 49,5 olan gümrük vergisi Şubat sonuna kadar sıfırlandı. Domates konservesi ithalatı için de 31 Mayıs'a kadar 25 bin ton sıfır gümrük vergili tarife kontenjanı tanındı. Toprak Mahsülleri Ofisi'ne (TMO) bu yıl 1 milyon ton buğday, 700 bin ton arpa, 700 bin ton mısır, 100 bin ton pirinç ve 100 bin ton bakliyat ithalatı yetkisi verildi.

İthalat kararı, iç piyasada fiyatların aşırı derecede artmasının önüne geçmek için gerekçe gösteriliyor. Ancak bu fiyat artışlarını kökten çözecek bir önlem olarak görülmüyor. Geçen yıl enflasyon yüzde 20,3 artarken, gıda enflasyonunda artış yüzde 25,11 oldu. Fiyatı en çok artan ürün yüzde 184 ile kuru soğan olarak açıklandı. Kuru soğanı yüzde 91 ile salça, yüzde 75 ile patates izledi.

Peki fiyatlar neden artıyor? Konunun uzmanları tarımda yapısal sorunlar olduğu görüşünde.

Üretim dışarıya bağımlı

DW Türkçe'den Pelin Ünker'e konuşan ve adının gizli kalmasını isteyen bir sektör yetkilisi, bu sorunları şöyle sıralıyor:

"Birincisi sulama altyapısının tamamlanmamış olması. Altyapı eski. 8,5 milyon hektarlık sulanabilir alanın 2,15 milyon hektarı sulanamıyor. Bu nedenle yağlı tohumlar üretim açığı veriyor ve ithal ediliyor. Sulama tamamlanmadığı için 8 milyon hektar nadasa bırakılıyor. İkincisi tarım arazileri çok parselli. Türkiye'de ortalama tarım arazisi büyüklüğü 61 dekar iken Almanya'da 457, Amerika'da 1817, İngiltere'de 538, Fransa'da 521 dekar. Üstelik bu 61 dekar da 10 parçaya ayrılıyor. Bu nedenle üretim verimli olmuyor ve parseller ekilmemeye başlanıyor. Üçüncüsü ekonomik anlamda örgütlenme yok. Kooperatifler olmadığı için çiftçi üretimini planlayamıyor, ürününü düzgün bir biçimde pazarlayamıyor, dolayısıyla fiyatlar istikrar kazanmıyor. Son olarak ithalata bağımlı bir ülkeyiz. Mazotu dışarıdan almak zorundayız. Mazotta yüzde 45 civarı vergi var. Elektrik için doğalgaz ve kömür ithal ediyoruz. Gübrenin hammaddesi dışarıdan geliyor. Yağlı tohumları dışarıdan alıyoruz. Raylı ulaşım olmadığı için ulaşım maliyetleri de yüksek. Bu yapısal sorunlar çözülmeden fiyatlarda dalgalanma devam eder.”

Daha önce de denendi

Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu Kurucu Genel Başkanı Abdullah Aysu da girdi fiyatlarındaki artış ve dövizdeki yükselişin tarım ürünlerine gelen zamlarda etkili olduğu görüşünde.

Aysu, DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "Buğday, arpa, pirinç, domateste sıfır gümrüklü ithalat yerine yerli üretici desteklenmeli. Hayvan ithalatı, et ithalatı, buğday ithalatı, çeltik ithalatı içerde fiyatları bugüne dek düşürmedi. Fiyat artışları sürdü. Gümrük sıfırlamalarıyla çiftçi üretimden caydırıldı. Şu an Türkiye'de 3 milyon 200 bin hektar araziyi çiftçiler bu yanlış politikalar nedeniyle ekmiyor” diyor.

Aysu'ya göre, ithalat politikası fiyat artışlarının önüne geçmenin aksine fiyatları daha da artıracak. Ürün fiyatları tamamen ithalat ve ihracat şirketlerinin insafına kalacak.

Bunun yapılan ilk yanlış olmadığını vurgulayan Aysu, en büyük yanlışın çiftçilere girdi sağlayan KİT'lerin, tarım satış kooperatiflerinin ve çiftçiye kredi sağlayan TARİŞBANK'ın özelleştirilmesi olduğunu belirtiyor.

Abdullah Aysu, fiyat artışlarını ayrıca üretici ve tüketici arasındaki zincirin çok uzun oluşuna bağlıyor. Buna göre, üretici ürününü doğrudan tüketiciye ulaştıramadığı için tarladan sofraya fiyatlarda 6-7 kat fark oluşuyor. Yaş meyve-sebze, üreticiden, zincirin son halkası olan tüketiciye gelene kadar hal dışı tüccarlar, toptancı komisyoncular, sevkiyatçılar, perakendeciler gibi birçok halkadan geçiyor. Piyasayı regüle edecek bir kurum da yok. Bu da üreticiyi aracıya bağımlı kılıyor.

Hal Yasası eleştiriliyor

Fiyat artışlarının önüne geçmek için hükümet uzun süredir Hal Yasası hazırlığı da yapıyor. Hal Yasası ile toptancı hallerinde komisyon faaliyetlerinin önüne geçilmesi ve böylece fiyatların düşürülmesi amaçlanıyor. Ancak yasa taslağı mevcut haliyle eleştirilere neden oldu. Türkiye'de çiftçinin örgütlenme açığını komisyoncular kapatıyor. Çiftçi komisyoncuya yüzde 8 pay veriyor. Komisyoncu onun adına ürünü pazarlıyor. Komisyoncular da faturanın kendilerine kesilmesinden şikayetçi.

İstanbul Yaş Meyve-Sebze ve Bostan Komisyoncuları Derneği Başkanı Nevzat Dayan, DW Türkçe'ye yaptığı değerlendirmede, fiyat artışlarının asıl nedeninin dışa bağımlılık ve maliyetlerdeki artış olduğunu söylüyor.

Dayan, "Her devlet kendi üreticisini motive etmek için yerli üretimi desteklemeli. Hükümetimizin politikaları bu yönde değil. Üreticinin enerjisini bitiriyor” diyor.

Soğanın fiyatının halde 3,5-4 lira arasında değiştiğini belirten Dayan, ithalatın fiyatları düşürmeyeceği görüşünde. Mazotun 6 liranın üzerinde olduğunu, nakliye maliyetlerinin çok yükseldiğini vurgulayan Dayan, bu kadar maliyete fiyatların düşük bile olduğunu söylüyor.

Nevzat Dayan şöyle devam ediyor:

"Üreticinin malının değerlendirildiği yer haldir. Aracılar bize göre tüccarlardır. Halci ve üretici arasında tüccarlar var. Oradan para kazanıyorlar. Komisyonculuğu kaldıracağız, halleri özelleştireceğiz diyorlar. Yetkililere sorunların yanlış ya da eksik iletildiğini düşünüyorum. Hiçbir ülkede özelleştirilmiş hal yok. Hallerin kurulma amacı küçük işletmeciyi korumak. Biz olmazsak 5 dönümü 10 dönümü olan 3 milyon küçük üretici malını nerede pazarlayacak?”



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

ABD'de işsizlik maaşı başvuruları geçtiğimiz hafta beklentilerin altında​ kaldı

ABD Çalışma Bakanlığı'nın açıkladığı mevsim etkisinden arındırılmış verilere göre daha önce 16 Mart ile biten haftada 210 bin seviyesinde gerçekleştiği açıklanan başvuru sayısı 212 bin ol...

Asgari ücrette seçim sonrası büyük tehlike

Enflasyon hızla yükselirken hükümet 2024'te asgari ücrete ara zam yapmama kararından geri adım atmadı. Konu seçim döneminde de gündeme gelmedi. Asgari ücrette ara zam olmaması, özel sektö...


Sosyal koruma harcamalarının milli gelire oranı geriledi

Sosyal koruma harcaması 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 60,2 artış göstererek 1 trilyon 291 milyar 77 milyon TL oldu. Bu harcamanın yüzde 98,2'sini 1 trilyon 267 milyar 924 milyon...

JPMorgan'dan borsa uyarısı geldi

Banka stratejisti Dubravko Lakos-Bujas müşterilerine çarşamba günü yayımladığı notta yatırımcıları momentum trade hareketi durakladığında “yanlış tarafta sıkışıp kalabilecekleri” konusund...


Borsa güne yükselişle başladı

Bankacılık endeksi yüzde 0,59 ve holding endeksi yüzde 0,18 artış kaydetti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran yüzde 1,88 ile kimya petrol plastik olurken, en çok kaybettiren ...

TÜİK: İşgücü maliyeti 2022'de aylık 11 bin 602 TL oldu

TÜİK'in İşgücü Maliyeti İstatistikleri sonuçlarına göre 2022 yılında aylık ortalama işgücü maliyeti 11 602 TL olarak gerçekleşti. Finans ve sigorta faaliyetleri (K) sektörü, 28 bin 790 TL...


Yatırımcılar dikkat... Altın fiyatları düşüşte!

Geçen hafta Fed kararı sonrası rekor seviyeye yükselen altın haftanın dördüncü işlem gününde de düşüşünü sürdürüyor. İşte gram altın, çeyrek altın, Cumhuriyet altını, ons altın fiyatları....

Vergide 17,5 milyarlık kaçak yakalandı

Ülke genelinde 237 bin vergi incelemesi yapan vergi müfettişleri 17,5 milyar liralık kayıp ve kaçak yakaladı. Mükelleflere 37 milyarlık ceza faturası çıktı. Vergi müfettişlerinin 2023 yıl...


Pegasus, Boeing 737 kararını değiştirdi

Pegasus Havacılık CEO’su Güliz Öztürk Bloomberg’e verdiği röportajda, “Tek tip bir filo oluşturma yolunda ilerliyorduk. Ancak mevcut büyüme ve büyüklükle birlikte kendi iç analizlerimizi ...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Türkan Şoray'dan Kadir İnanır paylaşımı

Türkan Şoray, 24 Mart Pazar günü Beykoz'daki evinde beynine pıhtı atması nedeniyle fenalaşıp hastaneye kaldırılan Kadir İnanır'a geçmiş olsun dileklerinde bulundu. Geçen pazar günü Beykoz...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Uykunuzu tam alamıyor musunuz? Daha yaşlı hissetmeniz normal olabilir

Bilim insanları, 1 ay boyunca uykularını tam alan kişilerin oldukları yaştan yaklaşık 6 yaş genç hissettiklerini belirledi. İsveç'teki Karolinska Enstitüsündeki araştırmacılar yeterli uyku almanın ve uykusuzluğun, hissedilen yaşla ilişkisini inceledi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR