- “Öz’e Dönüş” konseptiyle 13. Alaçatı Ot Festivali büyük bir coşkuyla başladı
- Prof. Dr. Naci Görür'den Tokat depremine ilişkin ilk açıklama: 6 Şubatı ne çabuk unuttunuz?
- Türkiye ile Tanzanya arasında 6 anlaşma imzalandı
- AFAD duyurdu: Tokat'ta 5.6 büyüklüğünde deprem!
- Tanzanya Birleşik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ankara'da
Fiyatlar indirim marketleri ile yarışıyor!
Enflasyonun etkisini azaltmak için promosyonlu satışlara ağırlık verdiklerini kaydeden Kutay Kartallıoğlu, satışlarının yarısını promosyonlu ürünlerde yaptıklarını açıkladı.
Ekonomik kriz alışveriş sepetlerindeki ürün sayısını yüzde 2 düşürürken, tüketicinin indirimli ürün peşinde koşması büyük zincir marketlerde promosyon rekabetini başlattı.
Önceki yıllarda promosyonlu satışların toplam içinde 3'te 1'lik pay alırken şimdi satışlarının yarısının promosyonlu ürünlerden oluştuğunu açıklayan Carrefoursa Genel Müdürü Kutay Kartallıoğlu, “İndirim marketleri kadar agresif fiyat uyguluyoruz. Özellikle son bir yılda mevcut ekonomik koşulların etkisi ile ayçiçek yağı, bakliyat, makarna, yumurta, tuvalet kâğıdı gibi ürünlerde müşterilerimizin marka tercihinin değiştiğini görüyoruz. Ürün adedi anlamında sepetlerde yüzde 1-2'lik bir azalma var ancak enflasyon sebebi ile sepetlerde yüzde 22-23 oranında ciro artışı sağlandı” bilgisini verdi.
4'TE 3'Ü PROMOSYONLU
Sektördeki gelişmeleri ve şirket hedeflerini dün İstanbul'da düzenlenen basın toplantısı ile açıklayan Kartallıoğlu, gıda ve gıda dışı ürünlerde enflasyon etkisini azaltmak için private label markalı ürünler ile promosyonlu satışlara ağırlık verdiklerini söyledi. Ekonomik koşulların etkisi ile tüketicilerin önemli bir promosyon ve indirim beklentisi içine girdiğini kaydeden Kartallıoğlu, yüzde 60'a varan indirimlerle son 3 ayda müşteri trafiğinin yüzde 4 arttığını dile getirdi. Gıda dışı alanında promosyonlu ürünlerin bu alandaki satışlar içindeki payının yüzde 75'e ulaştığını belirten Kartallıoğlu, bu alanda satılan her 4 üründen 3'ünün promosyonlu olarak satıldığını aktardı. Son dönemlerde market markalı ürünlerin daha fazla tercih edildiğini kaydeden Kartallıoğlu, şöyle devam etti:
SEBZE MEYVE ZARARINA
“Özel markalı ürünlerimizin ciromuzun içinde yüzde 5 payı var. Hedefimiz bunu yüzde 10'a getirmek. Önceki yıllarda bu rakam yüzde 3.5'ti. Burada yüzde 60'lık büyüme söz konusu. Private label ürünlerini ulusal markaların fabrikalarında üretiyoruz. Kendi ürünleri ile fabrikalarının kapasitesini dolduramıyorlarsa marketlere private label üretim yapmak onlar için de mali açıdan avantajlı.”
Sebze ve meyvede zincir marketlerin fiyatları domine ettiğine dönük eleştirilere Kartallıoğlu, “Perakendecinin sebze meyve satışlarındaki hakimiyeti yüzde 5 bile değil. Biz sebze meyve alımlarımızın yüzde 20'sini direk üreticiden, yüzde 20'sini halden, yüzde 60'ını ise tüccar-üreticilerden alıyoruz” yanıtını verdi. Burada ortalama yüzde 10 brüt kâr elde ettiklerini açıklayan Kartallıoğlu, marketlerin personel temizlik ve atık giderleri çıkarıldığında sebze meyvede zararına satış yaptıklarını belirtti.
AVRUPALI UCUZ ÜRÜN İÇİN TÜRKİYE’NİN KAPISINDA
Bu noktada artık Türkiye'nin tarım politikalarını yeniden ele alması gerektiğini söyleyen Kutay Kartallıoğlu, son 5 yılda Türkiye'nin tarım alanının yüzde 13'ünü kaybettiğini dile getirdi. İhracat ve bölünmüş arazilerin de büyük sorun yarattığını ve burada ciddi politikalara ihtiyaç duyulduğunu anlatan Kartallıoğlu, “Global ısınmanın Türkiye'ye yansıması olacak. Bu yıl Antalya'da seralarda kötü hava durumunun etkisi ile kapasitelere önemli yansıması olacak. Döviz kurundaki yükselmeler ihracatı da artırıyor. Döviz kuru yükselince Avrupa'daki pek çok ülke, Türkiye'den gelip ürün almak istiyor” yorumunu yaptı.
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Kur Korumalı Mevduat hesaplarında sınırlı düşüş
Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları, 9 Nisan'dan sonraki kısa iki günlük haftada 4 milyar 141 milyon dolarlık bir düşüş yaşadı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) haftal...
TCMB'nin rezervlerinde 11 hafta sonra bir ilk
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplam rezervleri üst üste 11 hafta süren düşüşünü tamamladı ve 3 milyar 745 milyon dolar artış gösterdi.
Yerlinin hisse varlığı 3,2 trilyon TL'yi aştı
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği tarafından açıklanan 2024 yılı Mart ayı “Finansal Piyasa Özet Verileri”ne göre, yerli yatırımcıların pay senedi varlıkları bu yılın ilk çeyreğinde yüzde...
Vergide ilk çeyrek yeniden değerleme oranı belli oldu
Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yapılan açıklamada, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesinin (B) fıkrasına istinaden 2024 yılı birinci geçici vergi döneminde...
4 yıl önce kurban alınıyordu! Bugün bir kilo pirzola fiyatı oldu
CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, et ve sütte yaşanan sorunların hayvancılık politikalarından kaynaklandığını söyledi. Gürer, Diyanet İ...
Borsa güne yükselişle başladı
Borsa İstanbul 100 endeksi güne yüzde 0,3 yükselişle 9564 puan seviyesinden başladı. Dolar 32,517 TL, euro 34,875 TL seviyesinde. Gram altın ise 2488 TL'den alıcı buluyor.
Şubatta süt, yumurta ve tavuk eti üretimi düştü
TÜİK verilerine göre, içme sütü üretimi şubatta aylık bazda yüzde 13,2 oranında azaldı. Tavuk eti üretimi şubat ayında yüzde 0,7 oranında azalırken tavuk yumurtası üretimi de yüzde 5,7 or...
Aselsan'dan yeni anlaşma
Aselsan ile Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı arasında Hava Savunma Sistemleri tedarikine ilişkin 36 milyon tutarında bir sözleşme imzalandı.
Şimşek, ABD'de Türkiye ekonomisini değerlendirdi
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ABD'de Türkiye ekonomisine ilişkin yaptığı değerlendirmede kısa vade en önemli zorluğun yüksek enflasyon olduğunu kaydetti. Şimşek, "Yatırımcıların ...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
İbrahim Tatlıses oğluna ‘Yok artık öyle beleşten hayat’ dedi: Mirasını açıkladı
Oğlu Ahmet Tatlıses ve torunu Mert Tatlıses ile davalık olmasıyla gündeme gelen İbrahim Tatlıses miras açıklaması yaptı. İbrahim Tatlıses ‘Aramızda Kalmasın’ isimli magazin programına gön...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Uzmanı uyarı: Grip deyip geçmeyin
Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, "Grip deyip geçmemek gerek. Hafif de olsa altta yatan, eşlik eden hastalığı olan kişilerin bir sağlık kuruluşuna başvurması ve gerekli önlemeleri zamanında alması gerekiyor" dedi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, ilkbahar gelinceye kadar sonbahar ve kış aylarında en çok influenza vakalarıyla karşılaşıldığını söyledi.
Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.