Yukarı
288878

Gıda zehirlenmelerine karşı öneriler

29 Haziran 2020 08:48

Yaz aylarında artan gıda zehirlenmelerine engel olmak adına tavsiyelerde bulunan Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Arş. Gör. Kübra Şahin, gıda zehirlenmesinde ilk belirtilerin 72 saat sonra bile ortaya çıkabileceğine dikkat çekti.

Şahin, hava sıcaklığının artmasıyla birlikte, gıdaların daha kolay bozulduğunu hatırlatarak, gıda kaynaklı zehirlenmelere karşı tavsiyelerini sıraladı.Şahin, ''İnsanların sağlıklarını koruyabilmeleri için sadece yeterli ve dengeli beslenmeleri kafi olmamakta, alınan gıdaların insan sağlığını tehdit etmemesi ve güvenli olması da şart'' dedi ve ekledi:

''Bu bağlamda, gıda güvenliği ve hijyen gibi konuların önemi günümüzde giderek artmaktadır. Yaz aylarında sıcaklığın artmasıyla birlikte besin zehirlenmeleri görülme sıklığı da artabiliyor. Dünya Sağlık Örgütüne göre besinler aracılığı ile insan organizmasına taşınan bakteri, virüs, parazit, toksin ve kimyasal maddeler gibi kirleticilerden kaynaklanan besin zehirlenmelerine bağlı hastalıklar, her yıl dünyada yaklaşık 600 milyon kişiyi yani her 10 kişiden birini etkiliyor.''

Bakterilerin yüksek sıcaklıklarda daha çabuk çoğaldığına ve bu nedenle uygun sıcaklıklarda saklanmayan besinlerin daha çabuk bozulduğuna dikkat çeken Şahin, ''İyi pişmemiş veya hijyen kurallarına uyulmadan hazırlanmış besinleri tüketmek ve pişmiş yiyecekleri buzdolabı dışında uzun süre bekletmek, besinlerde meydana gelen bozulmaların en yaygın nedenleri arasında sayılabilir. Protein içeriği yüksek, et, tavuk, balık, süt ve süt ürünleri ile yumurta gibi besinler güvenli bir şekilde saklanmaz ve hazırlanmazsa, bakteriyel bozulmalar gelişebilir.'' uyarısında bulundu.

Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Şahin, besin zehirlenmelerinin genellikle bulantı, kusma, karın ağrısı, kramp ve ishal gibi belirtilerle kendini gösterdiğini hatırlatarak, ''Bu belirtiler, zehirlenmeye yol açan etmene, besinin tüketim miktarına ve bireyin duyarlılığına bağlı olarak değişebiliyor. İlk belirtiler ise tüketimin hemen sonrasında aniden veya 72 saat sonrasında bile ortaya çıkabilir.'' dedi.

Beslenme ve Diyetetik Bölümü Arş. Gör. Kübra Şahin, gıda zehirlenmesinin bebek ve yaşlılarda ölümle dahi sonuçlanabildiğinin altını çizerek, ''Gıda kökenli hastalık risklerini önemli ölçüde azaltmak ve aile ve toplum sağlığını korumak açısından DSÖ tarafından “Altın Kurallar” olarak tanımlanan bazı basit önlemlerin tüketiciler tarafından uygulanması önerilmektedir.'' diye konuştu.

DSÖ'nün gıda zehirlenmelerine karşı ‘Altın Kuralları’ ise şöyle sıralandı: "Güvenli tüketim için işlenmiş gıdalar seçilmelidir. Meyve sebze gibi gıdaların doğal hali ile tüketilmesi önerilirken, sütün seçiminde çiğ süt yerine pastörize sütün tercih edilmesi ürün güvenilirliği açısından önemlidir.

Pişirilecek gıdalarda pişirme işlemi tam ve kusursuz uygulanmalıdır. Çiğ et, çiğ tavuk ve çiğ süt gibi gıdalar, pek çok patojen mikroorganizmanın bulaşı sonucu rahatlıkla üreyebileceği gıda grubudur. Besinlerinizin iyi piştiğinden emin olun. Yeterli süre ve sıcaklıkta pişmeyen yiyecekler zararlı bakterilerin sindirim sistemine taşınmasına yol açabilir. Bu nedenle bu tip gıdaların en az 70℃’ye ulaşan homojen bir sıcaklıkta pişirilmesi gereklidir. Dondurulmuş et, tavuk ve balığın ise pişirilmeden önce tamamen çözünmesi sağlanmalıdır.

Pişirme sonrası gıdalar bekletilmeden tüketilmelidir. Pişirilmiş gıda oda sıcaklığında bekletildiğinde mevcut mikroorganizma sayısı artmaya başlar. Uzun süre beklemelerde risk daha da artar. Güvenli tüketimi sağlamak açısından gıda pişirme sonrası yenilebilecek sıcaklığa geldiğinde hemen tüketilmelidir. Pişmiş yiyecekleri kritik sıcaklıklar olan 5-63℃ arasında bekletmeyin. Yiyecekler piştikten sonra buz veya soğuk su ile dolu bir kapta soğumasını sağlayarak buzdolabında muhafaza edin.

Pişirilmiş gıdaların korunmasına özen gösterilmelidir. Pişirme sonrası gıdalar hemen tüketilmeyecekse, ya 60℃’nin üzerinde ya da 10℃’nin altındaki koşullarda tutulmalıdır. Bebek gıdalarının pişirme sonrası hiç bekletilmemesi tercih edilmelidir. Sıklıkla yapılan bir hata da, fazla miktarda hazırlanan gıdanın sıcakken buzdolabına konmasıdır. Böylelikle gıda hızla soğutulamaz ve mikroorganizmalar için uygun üreme koşulları oluşur.

Gıdaların yeniden ısıtılması tam ve kusursuz uygulanmalıdır. Gıdanın muhafazası sırasında hızla artan mikrobiyal yük, gıdanın 70℃’nin üzerinde homojen olarak ısıtılması ile azaltılabilir. Buzdolabından çıkararak ısıttığınız bir yiyeceği, yeniden buzdolabına geri koyup tekrar ısıtmayın.

Çiğ ve pişmiş gıdaların birbiriyle temasından sakınılmalıdır. Pişirilmiş bir gıda çiğ gıda ile temas ederse, çiğ gıdada bulunan mikroorganizmalar pişmiş gıdaya bulaşarak “çapraz bulaşa neden olur. Çapraz bulaşmanın engellenebilmesi için çiğ gıda ile temas eden yüzeyler, bıçak ve diğer yardımcı ekipmanlar yıkanıp temizlendikten sonra pişmiş gıda için kullanılmalıdır. Çiğ etler ve sebzeleri buzdolabında onlar için uygun olan farklı raflarda saklayın. Et, tavuk ve balıkları buzdolabında iyi paketlenmiş bir şekilde saklayın. İyi paketlenmeyen paketlerden sızacak et suları, diğer besinlere bulaşmalara ve bozulmalara yol açabilir.

Besinlerin hazırlanmasında kullanılan parçalama tahtaları, bıçak gibi araç ve gereçleri kullanırken çok dikkatli olun. Et, balık ve tavuk gibi besinlerin hazırlanmasında kullanılan bu tür araç ve gereçleri çok iyi yıkamadan sebze ve diğer besinlerin hazırlanmasında kesinlikle kullanmayın. Aksi takdirde besinlerden birbirine bulaş yani çapraz bulaşma söz konusu olabilir, bu da önemli olabilecek besin zehirlenmelerine yol açabilir.

l temizliği kesinlikle ihmal edilmemelidir. Kişisel hijyeninize dikkat edin. Gıda hazırlama işlemine başlamadan önce, çiğ gıda ile çalışıldıktan sonra ve özellikle tuvalet sonrası eller mutlaka yıkanmalıdır. Besin hazırlığını yapan sağlıklı bireylerin ellerini mutlaka sabunla en az 2 dakika olacak şekilde yıkamaları besin zehirlenmelerini önlemek açısından önemlidir.

Mutfaktaki yüzeyler temiz tutulmalıdır. Gıda hazırlamada kullanılan yüzeyler, gıda artık ve kırıntıları, tabak ve diğer mutfak gereçleriyle temas eden bezler sürekli bulaş kaynağı olabileceğinden sıklıkla yıkanarak temizlenmelidir. Gıdalar kemirgen ve haşerelerden korunmalıdır. Bu hayvanlar sıklıkla gıda kökenli hastalık etmeni patojenleri taşıyabilmektedirler. Gıdaların ağzı kapalı kaplarda muhafaza edilmesi en iyi koruma yoludur. Tahıllar ve kuru baklagilleri kuru ortamlarda ve 15°C -20°C arasındaki sıcaklıklarda muhafaza edin. Temiz su kullanımı gerekliliği unutulmamalıdır. Gıda hazırlamada içme suyu niteliğinde su kullanılmalıdır.

Market alışverişlerinde et, süt ve süt ürünleri ile dondurulmuş besinleri alışverişinizin sonunda alın. Bu besinleri market sepetinde uzun süre bekletmek bakterilerin üremesine ve bozulmalara yol açar. Dondurulmuş besinleri, çözdürmek için bir gün öncesinden buzdolabına alarak 0-4°C aralığında veya mikrodalga fırınlarda çözdürün ve çözdürdüğünüz besinleri tekrar dondurmayın. Özellikle yaz aylarında açıkta satılan yiyeceklerin tüketiminden kaçının." SÖZCÜ



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Uzmanı uyarı: Grip deyip geçmeyin

Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, "Grip deyip geçmemek gerek. Hafif de olsa altta yatan, eşlik eden hastalığı olan kişilerin bir sağlık kuruluşuna başvurması ve gerekli önlemeleri zamanında alması...

Ağız kanseri teşhisinde lolipop yöntemi

Araştırmacılar lolipopun ağız kanseri teşhisini hızlandırabileceğini, hatta sigara içen veya çok miktarda alkol tüketen kişiler gibi en fazla risk altında olan kişilerde tümör taraması iç...


Gece açlığının faydaları..

‘’Akşamları geç yemek yiyor hatta uyuyana kadar atıştırıyorsanız bu alışkanlığınızdan bir an önce vazgeçin’’ tavsiyesinde bulunan Buket Ertaş Sefer, gece boş mideyle yatağa girmenin sağlı...

Beyninize yapabileceğiniz 12 iyilik...

Unutkanlık çağın yaygın sorunlarından biri… Masum bir nedenden kaynaklanabileceği gibi demans yani bunama işareti de olabiliyor. Prof. Dr. Uludüz, işte bu riske karşı beyni her daim çalış...


Kadınlar daha çok uykusuzluk yaşıyor...

Yapılan bir araştırma, kadınların erkeklerden daha kötü uyuduğunu gösterirken bilim insanları da bunun, vücut saatlerinin yaklaşık altı dakika daha hızlı çalışmasından kaynaklandığını düş...

Bağırsaklardaki gizli tehlike...

‘’Kan testlerinizin temiz, bağırsak alışkanlığınızın düzenli olması bağırsaklarınızın sağlıklı olduğunu göstermez. Çünkü polipler belirti vermez’’ diyen Prof. Dr. Meltem Ergün, kolon kans...


Gözden kaçan unutkanlık

Son yıllarda aktör Bruce Willis’in hastalığı olarak gündeme gelen Frontotemporal Demans’ın erken yaşlarda fark edilmediğini ve ileri yaşlarda ise Alzheimer ile karıştırıldığını belirten P...

Alzheimer için yeni umut

İngiltere'de, Alzheimer'ın daha ucuz ve hızlı teşhis edilmesini sağlamak amacıyla kan testi deneyleri yapılacağı açıklandı. University Collage London (UCL) ve Oxford Üniversitesinden eki...


Covid-19’dan 100 kat daha kötü bir virüs yayılıyor

Uzmanlar, kuş gribi salgınının Covid-19’dan 100 kat daha kötü olabileceği ve bulaştığı insanların yarısını öldürebileceği konusunda uyardı. 2019 sonlarında başlayan ve tüm dünyayı etkisi ...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

İbrahim Tatlıses oğluna ‘Yok artık öyle beleşten hayat’ dedi: Mirasını açıkladı

Oğlu Ahmet Tatlıses ve torunu Mert Tatlıses ile davalık olmasıyla gündeme gelen İbrahim Tatlıses miras açıklaması yaptı. İbrahim Tatlıses ‘Aramızda Kalmasın’ isimli magazin programına gön...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Uzmanı uyarı: Grip deyip geçmeyin

Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, "Grip deyip geçmemek gerek. Hafif de olsa altta yatan, eşlik eden hastalığı olan kişilerin bir sağlık kuruluşuna başvurması ve gerekli önlemeleri zamanında alması gerekiyor" dedi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, ilkbahar gelinceye kadar sonbahar ve kış aylarında en çok influenza vakalarıyla karşılaşıldığını söyledi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR