Yukarı
289127

İşçilerin 'kıdem tazminatı' tepkisi sürüyor

01 Temmuz 2020 10:19

Beyaz ya da mavi yakalı, genç ya da yaşlı, kadın ya da erkek, sendikalı ya da sendikasız… Hükümetin kıdem tazminatı hakkının gaspına yönelik hamleleri, her kesimden işçinin gündemine oturmuş durumda.

BirGün’e konuşan farklı sektörlerden işçiler, “Kıdem tazminatı tek güvencemiz. Bu hakkı elimizden almalarına asla izin veremeyiz” diyor.

YALANLARA KARNIMIZ TOK

Meltem A. 38 yaşında, Bursa’da bir metal fabrikasında çalışıyor. Kıdem tazminatının kendisi ve tüm işçiler için önemini şu sözlerle anlatıyor: “Kıdem tazminatı bizim en büyük güvencemiz. Bu da olmazsa hiçbir güvencemiz kalmaz, işverenlerin insafına kalırız tamamen. Kıdem, işçi çıkarmayı düşünen işveren için caydırıcı bir unsur oluyor. İşten çıkarılan, işsiz kalan, zor durumdaki işçiye derman oluyor. Bu hakkımızdan asla vazgeçemeyiz.”

Hükümet, yapılacak fon düzenlemesiyle işçilerin hak kaybına uğramayacağını, aksine kıdem tazminatı alamayan işçilerin de tazminat almasının sağlanacağını iddia ediyor. Bu iddiaları soruyoruz Meltem A.’ya, “Yalanlara artık karnımız tok” yanıtını veriyor: “Hükümet gerçekten bizi düşünüyor olsaydı, yıllardır yapabilecekleri çok şey vardı. Emeklilik yaşını düşürebilirlerdi mesela, asgari ücreti daha yüksek tutabilirlerdi. Pandemi sürecinde bizi korumaya çalışabilirlerdi. Bunların hiçbirini yapmadılar. Şimdi de tek dertleri kıdem tazminatı hakkımızı elimizden almak.”

AKP’Lİ İŞÇİLER DE TEPKİLİ

Peki, kıdem tazminatıyla ilgili tartışmalar fabrikalara nasıl yansıyor, neler konuşuluyor? “En önemli gündemimiz bu” diyor Meltem A., “Daha önce yan yana duramadığımız, örneğin AKP’ye gönül vermiş arkadaşlarımız bile kıdem tazminatına dokunulmak istenmesine çok tepkililer. Çünkü büyük bir kandırmaca var ortada, müjdeymiş gibi sunuluyor, içeriğine baktığınızda ise açıkça görüyorsunuz, kıdem tazminatımızı ortadan kaldırmak istiyorlar. Buna asla izin veremeyiz, son gücümüze kadar direnmemiz lazım.”

Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye Meltem A.’nın sendikalara da bir çağrısı var. “Basın açıklamaları, bildiri dağıtmak vs. bunlar elbette çok değerli çabalar” diyen Meltem A. “Ama tehlike çok büyük, bunlar yeterli olmaz. Artık üretimden gelen gücümüzü kullanmamız gerekiyor. Şalteri indirirsek bu saldırıyı geri püskürtebiliriz” diye konuşuyor.

DOKUNULMAZ BİR ŞEY

27 yaşındaki İsmail B. Urfa’da bir tekstil fabrikasında çalışıyor. “Kıdem tazminatı dokunulmaz bir şey” diyen İsmail B., şöyle devam ediyor:
“Tek güvencemiz bu bizim. Zaten her şey patronlara veriliyor, teşvikler, destekler… Her şeyimizi aldılar, bize hiçbir şey bırakmadılar. İşçi sınıfı yıllardır eziliyor. Bir tek kıdem tazminatımız kalmış elimizde, şimdi de buna göz diktiler.”

Kıdem tazminatı fona devredilirse işten atmaların daha da artacağına dikkat çeken İsmail B., “Şu anda da atıyorlar, hatta tazminatımızı vermemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ama patronlar tazminat vermiyor diye tazminatımızı niye ortadan kaldırıyorsun? İşten çıkarıldığımızda ihtiyacımız var o paraya bizim, gelmişler, ‘60 yaşında alırsın’ diyorlar. Böyle bir şey yok” diyor.

İsmail B., son olarak şunları kaydediyor: “İşçilerin her şeyidir kıdem tazminatı. Bütün işçilerin örgütlenmesi lazım. Sendikalar da doğru dürüst bir şey yapmıyor. Konuşmakla olmaz, grev kararları alınmalı. Hepimizin birlik olması lazım, bilinçsiz arkadaşlarımızı bilinçlendirmemiz lazım. Ben bunun için elimden geleni yapıyorum.”

FONLARIN KULLANIM ŞEKLİ MALUM

38 yaşındaki A.C., avukat. Kıdem tazminatının 84 yıllık bir hak ve güvence olduğuna vurgu yapan A.C., ancak bu hakka erişimin belirli koşullara bağlanmasını doğru bulmadığını belirtiyor. İşçi kendi isteğiyle işten ayrıldığında ya da işverenin haklı fesih sebebinin bulunması halinde işçiye kıdem tazminatı ödenmediğine dikkat çeken A.C., “İşçi her ne sebeple olursa olsun kıdem tazminatını alabilmeli” diyor.

Ancak A.C.’ye göre, hükümetin yapmak istediği düzenlemelerin amacı bu değil. A.C., “Ülkemizdeki fonların kullanım şekilleri malum. Ayrıca yargıya intikal eden durumlarda da ödeme yapacak olan tarafın devlet olması nedeniyle yargılamada işçinin kıdem tazminatı alabilme koşullarına ilişkin ağırlaştırıcı bir teamül oluşacağını düşünüyorum” ifadelerini kullanıyor.

EN TEMEL HAKLARDAN BİRİ

E.Ö. 36 yaşında, halkla ilişkiler uzmanı. O da kıdem tazminatının en temel haklardan biri olduğunu vurguluyor. “Yeni planın öngördüğü sistemi çok yanlış buluyorum” diyen E.Ö., nedenini şöyle açıklıyor: “Bugün kesilen meblağ ile yıllar sonra sağlanacak imkân arasında çalışanlar aleyhine dengesizlik olduğunu düşünüyorum.”

E.Ö., bu kadar hayati bir düzenlemenin hazırlanması ve tartışılması sürecinde de sorun olduğu görüşünde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İşçi sendikaları, işveren sendikaları niye aralarında halletmiyor? İşçi-işveren çözmeyip kabineye bırakıyorsa art niyet vardır” şeklindeki sözlerine dikkat çeken Elif Ö., bu yaklaşımın demokrasi açısından sorunlu olduğunu belirtiyor.​



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Kur Korumalı Mevduat hesaplarında sınırlı düşüş

Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları, 9 Nisan'dan sonraki kısa iki günlük haftada 4 milyar 141 milyon dolarlık bir düşüş yaşadı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) haftal...

TCMB'nin rezervlerinde 11 hafta sonra bir ilk

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplam rezervleri üst üste 11 hafta süren düşüşünü tamamladı ve 3 milyar 745 milyon dolar artış gösterdi.


Yerlinin hisse varlığı 3,2 trilyon TL'yi aştı

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği tarafından açıklanan 2024 yılı Mart ayı “Finansal Piyasa Özet Verileri”ne göre, yerli yatırımcıların pay senedi varlıkları bu yılın ilk çeyreğinde yüzde...

Vergide ilk çeyrek yeniden değerleme oranı belli oldu

Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından yapılan açıklamada, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesinin (B) fıkrasına istinaden 2024 yılı birinci geçici vergi döneminde...


4 yıl önce kurban alınıyordu! Bugün bir kilo pirzola fiyatı oldu

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, et ve sütte yaşanan sorunların hayvancılık politikalarından kaynaklandığını söyledi. Gürer, Diyanet İ...

Borsa güne yükselişle başladı

Borsa İstanbul 100 endeksi güne yüzde 0,3 yükselişle 9564 puan seviyesinden başladı. Dolar 32,517 TL, euro 34,875 TL seviyesinde. Gram altın ise 2488 TL'den alıcı buluyor.


Şubatta süt, yumurta ve tavuk eti üretimi düştü

TÜİK verilerine göre, içme sütü üretimi şubatta aylık bazda yüzde 13,2 oranında azaldı. Tavuk eti üretimi şubat ayında yüzde 0,7 oranında azalırken tavuk yumurtası üretimi de yüzde 5,7 or...

Aselsan'dan yeni anlaşma

Aselsan ile Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı arasında Hava Savunma Sistemleri tedarikine ilişkin 36 milyon tutarında bir sözleşme imzalandı.


Şimşek, ABD'de Türkiye ekonomisini değerlendirdi

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ABD'de Türkiye ekonomisine ilişkin yaptığı değerlendirmede kısa vade en önemli zorluğun yüksek enflasyon olduğunu kaydetti. Şimşek, "Yatırımcıların ...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

İbrahim Tatlıses oğluna ‘Yok artık öyle beleşten hayat’ dedi: Mirasını açıkladı

Oğlu Ahmet Tatlıses ve torunu Mert Tatlıses ile davalık olmasıyla gündeme gelen İbrahim Tatlıses miras açıklaması yaptı. İbrahim Tatlıses ‘Aramızda Kalmasın’ isimli magazin programına gön...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Uzmanı uyarı: Grip deyip geçmeyin

Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, "Grip deyip geçmemek gerek. Hafif de olsa altta yatan, eşlik eden hastalığı olan kişilerin bir sağlık kuruluşuna başvurması ve gerekli önlemeleri zamanında alması gerekiyor" dedi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, ilkbahar gelinceye kadar sonbahar ve kış aylarında en çok influenza vakalarıyla karşılaşıldığını söyledi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR