Türkiye’nin ilk Roman kökenli Milletvekili olan CHP’li Özcan Purçu: O Roman çocuk sen olabilirdin

Türkiye’nin ilk Roman kökenli Milletvekili olan CHP’li Özcan Purçu, içini Sözcü Haftasonu’na döktü: Bugün dışladığın bir Roman çocuğuna iyi bak! Senin ailen de Roman olabilirdi. Yokluk ve yoksunluk içindeki o çocuk sen olabilirdin! İnsanı yaşam koşullarıyla değerlendirmemeliyiz, insan olduğu için değer vermeliyiz.

2015 ve 2018 yıllarında yapılan genel seçimlerde CHP'den İzmir Milletvekili seçilen ve Türkiye'nin ilk Roman kökenli milletvekili olan Özcan Purçu, SözcüHaftasonu'na samimi açıklamalarda bulundu. Ülkemizdeki Romanların dünden bugüne yaşadığı sıkıntıları anlatan milletvekili Purçu, ‘Türkiye'de Roman olmak' cümlesinin derinliğini de okuyucularımızla paylaştı.

EMPATİ YAPMALIYIZ

– Türkiye'de ırkçılığın olmadığı söyleniyor. Sizce ülkemizde Roman vatandaşlara karşı ırkçı bir yaklaşım var mı?

Türkiye'de, Romanlara karşı ırkçı bir söylem yok. Ama Romanların yokluk ve yoksunluk içindeki yaşamları nedeniyle bir ayrımcılık söz konusu. Bunun olmaması için çalışıyoruz ve mücadelemizi eğitim alanında büyüterek sürdürüyoruz. Hiç kimsenin, diğer bir insana yaşam koşulları nedeniyle ayrımcı davranması doğru değil. Bugün dışladığın bir Roman çocuğuna iyi bak. Senin ailen de Roman olabilirdi. O zor şartlardaki çocuk sen olabilirdin! Empati yapmalıyız. İnsanı yaşam koşullarıyla değerlendirmemeliyiz, insan olduğu için değer vermeliyiz.

Milletvekili Purçu, corona virüsü salgını boyunca Roman mahallelerinin dertlerine derman olmaya çalıştı.

GURUR DUYUYORLAR

– Size, Romanların Cumhurbaşkanı diyenler var. İzmir Milletvekili seçildiğinizde yakınlarınızdan ve çevrenizden nasıl bir tepki aldınız?

Ülkemizdeki tüm Romanların derdine derman olmaya çalışıyorum. Küçüklüğümde yaşadığım sıkıntıları, bir Roman çocuğu yaşasın istemiyorum. Romanların şimdiye kadar temsil edildikleri bir alan olmadı. İlk defa Roman kökenli biri milletvekili oldu, ilk defa dertlerini anlatabilecekleri bir makam var. Aynı şartlarda yaşadığım ve bir temsil makamında bulunduğum için benimle gurur duyuyorlar. Ondandır bana yakıştırdıkları bu unvan. Sağ olsunlar. İnanıyorum ki ileride her makamda olacaklar, eğitim çocuklarımızın geleceğini aydınlatacak.

Purçu, pandemi nedeniyle işsiz kalan Romanların ihtiyaçlarını gidermeye çalıştıklarını söyledi.

GELECEK KAYGISI VAR

– Yıllardır Türkiye'de yanlış olarak Romanlar enstrüman çalıp eğlence düzenleyen insanlar olarak biliniyor. Romanlar gerçekten böyle mi?

Evet, ülkemizde Romanların normal bir yaşamının olmadığı, ‘sadece müzik yapıp eğleniyorlar' düşüncesi doğrudur. Oysa ki Roman vatandaşlarımız o eğlencelerden günlük kazandıkları ile evlerini geçindiriyorlar. Ayrıca Roman havasının da bir kültürün temsili olduğu hiç düşünülmez ve araştırılmaz. Yıllarca çalışıyorsunuz, insanları eğlendiriyorsunuz ama onlar eğlenirken sizin içinizde hep bir gelecek kaygısı var. Çünkü sosyal güvencesiz ve günlük işlerde çalışıyorsunuz.

Purçu: “Roman sanatına gereken değer verilse, unutulmaya yüztutmuş birçok meslek ekonomiye can verirdi.”

Partimiz çok çalışıyor

“Partimiz, dezavantajlı vatandaşların yaşam koşullarının iyileştirilmesi için çalışıyor. CHP'nin yönettiği illerde Romanlar için ‘Her şey çok şukar olacak' dedim. Bunun örneğini pandemi sürecinde belediyelerimiz başarıyla göstermiştir.”

Vaka sayısı belli değil

– Roman vatandaşlarımız, pandemi günlerinde nasıl zorluklarla karşı karşıya geliyorlar?

Roman vatandaşlarımız, sağlıklı ve insani şartlarda yaşayabilecekleri konutlardan yoksun oldukları için hijyen problemi yaşanmaktadır. Ayrıca günlük işlerden geçim sağladıkları için de işsiz kalmışlardır. Yeteri kadar beslenememekte ve gıda ihtiyaçları karşılanmamaktadır. Biz gerek parti gerek sivil toplum kuruluşlarıyla elimizden geleni yapıyoruz. Salgın sırasında hükümetin topluma yaklaşımı her alanda başarı gösteremedi. Roman vatandaşlarımız özellikle ilk günlerde sağlık kuruluşlarına ulaşamadı ve test yaptıramadı. Bu nedenle de Roman mahallelerinde vaka sayısı veya vaka yaşanıp yaşanmadığına dair bir veri oluşmamıştır.

Çadırda büyüdüğünü söyleyen Purçu, “Benim ailem hâlâ sepet ve şemsiye örüyor. Onlarla gurur duyuyorum. Geçimlerini sağlamak için ata mesleklerini unutmadılar, bizlere de unutturmadılar” dedi.

Gençlerimiz okumak istiyor

– Büyükleriniz, naylon çadırda yaşadığınız için kaymakama başvururmuş. Siz de bu nedenle çocukken kaymakam olmak istermişsiniz. Milletvekili olmanız Romanların hayatında neleri değiştirdi?

Çocukluğumda yardımları kaymakamın yaptığını düşünürdüm. Bu nedenle kaymakam olursam ihtiyaç sahibi Romanların tüm sorunlarını çözerim diye düşünmüştüm! Tüm olumsuz şartlara rağmen üniversiteyi bitirdim. Sonra gördüm ki kaymakam olmakla Romanların sorunlarına kalıcı çözümler üretemeyeceğim. İşte o zaman milletvekili olarak ‘Dezavantajlı gruplara içlerinden gelen biri olarak çözüm üretmeliyim' diye yolumu çizdim. Romanlar, Türkiye Cumhuriyeti'nin asli unsurları, kültürü ve rengidir. Milletvekili seçildiğim günden beri çok yol alındı. Artık gençlerimiz okumak istiyor. En büyük değişim de budur.