Yukarı
341361

Vatandaşlar zamlara ve geçim sıkıntısına isyan etti

26 Kasım 2021 14:39

 

Yılbaşından beri döviz kuru yüzde 61 yükseldi. Aynı dönemde temel gıda ürünleri olan un, yağ, şeker ve pirinç fiyatları neredeyse yüzde 50’nin üzerinde zamlandı. Zamlara, Türk Lirası'nın da gün geçtikçe değer kaybetmesi eklenince vatandaşların maaşları adeta eridi. Geçinmekte zorlanan vatandaşlar isyan etme noktasına geldi. SÖZCÜ muhabirleri Türkiye'nin dört bir yanındaki vatandaşların geçim sıkıntısını ve zamlara olan tepkisini dinledi.

Türk Lirası’nda görülen tarihi değer kaybı sonrası her şeye zam geldi. Vatandaşların iktidarın ekonomi politikalarının ardından TL’deki şiddetlenen erime ve  yağmur gibi zamlara karşı düşünceleri şu şekilde:

AY SONUNU GETİRMEKTE ZORLANIYORUM

Hüseyin Özmen (işçi): Sadece temel ihtiyaç malzemelerine değil her şeye üst üste zamlar geliyor. Durum çok kötü. Yağ, şeker, dolar, euro, altın ve akaryakıt fiyatları arttı. Bu durumda artık geçinmek çok zorlaştı. Hele ki tek maaş ile geçinmek neredeyse imkansız. Ben evin tek çalışanıyım, ay sonunu getirmekte zorlanıyorum.

MÜŞTERİ YARIM ÇORBA İÇİP GİDİYOR

Ahmet Aktürk (lokanta işletmecisi): Tüm maliyetlerimiz arttı. 60 liraya aldığımız çiçek yağı 90 liraya çıktı. Ekmek 1,5 liradan 2,5 liraya çıktı. Haliyle bu bizi sarsıyor. Yapacak bir şeyimiz yok. Bekliyoruz, kur ne kadar yükselecek diye… Ona göre biz de fiyatlarımızı yükselteceğiz. Bunun zorlukları var. Hem işletmeci olarak hem de müşteri olarak bu zorlukları çekiyoruz. Şu anda fiyat arttıramıyoruz. Odanın belirlediği fiyat listeleri var. Bunun altında satış yapıyoruz. Zaten listeye uysak müşteri içeri girmeyecek, satış yapamayacağız.

Maliyetlerin yükseldiğini söyleyip durumu açıklamaya çalışıyoruz ama müşteriye anlatamıyoruz. Son dönemde müşteri sayısı büyük ölçüde azaldı. Yüzde 40 müşteri kaybı yaşıyoruz. İnsanlar artık dışarıda yemek yiyemiyor. Millet ekmek alamayacak duruma geldi. Fiyat 2,5 lira  deyince kaçıyor millet… Bir çorba bile içmeye mecali yok milletin. Yarım çorba içiyor 1 ekmek 1,5 ekmek yiyip öyle gidiyor. Son zamanlarda bu durum çok sık olmaya başladı. Adam geliyor çorbanın fiyatını soruyor cebinde parası yok. Yarım çorba içip gidiyor.

GAYRİ RESMİ DEVALÜASYON

Halil Değişmen (emekli-esnaf): Ülkemizde yaşanan bu zamların ardında gayri resmi devalüasyon oluşmuştur. Yapılan zamlar artık sade vatandaşın kaldırabileceği boyutu geçmiştir. Bir ülkede simit tezgahlarında ‘Yarım simit satılır’ yazılarını görmeye başladıysanız konunun vahametini anlamanız için yeterlidir. Öyle sanıyorum ki, başka bir şey söylemeye gerek kalmıyor.

KİMİN CEBİNE GİRİYOR BU PARALAR?

Akın Sehap (turizmci): Üretimin yok, yüksek faizle borçlanmışsın, millete caka satmak için sık sık yüksek faizle borç alıyorsun. Bu halkı 25 yıl borçlandırıyorsun. Yaptığın projeleri on misli beş misli fazlasına mal ediyorsun. Kimin cebine giriyor bu paralar. Kamu harcamaları çok yüksek, hiçbir kısıtlama yapmıyorsun.

Pandemi girdi araya zaten halk sıkıntıda, bir çok vergi mükellefi iflas noktasında. Ekonomide belirsizlik var, sistemde belirsizlik var.  Dolar arttıkça ürün maliyetleri de artıyor. Ekonomi daralıyor. Bu mantıkla bu ekonomi düzelmez. Adamın etrafında bir sürü danışman var ya uyuyorlar, ya da bir şey söylemeye korkuyorlar. Böyle bir ortamda nasıl mutlu oluruz?

BU ZAMLAR PSİKOLOJİMİZİ BOZDU

Ali Öztürk (emekli): Son birkaç aydır yaşadığımız zamları hayatımda hiç yaşamadım. Her haftayı bırakın her gün zam geliyor. Bugün aldığınızı ertesi gün aynı fiyata almanız mümkün değil. Bu zamlar psikolojimizi bozdu. Uykularımız kaçıyor. Aldığımız maaş zaten yetmiyordu. Şimdi ise hiç yetmiyor. Maaşlar yerinde dururken zamlar aldı başını gitti. Son akaryakıta gelen zammın faturası daha diğer ürünlere yansımadı. Önümüzdeki günlerde yeniden iğneden ipliğe zam gelecek. Tüm alışverişlerimizde bir şeylerimizi kısmaya çalışıyoruz. Ama nereye kadar kısalım, önümüz kış ve giderlerimiz daha da artacak.

EVLENMEK HAYAL OLDU

Fatih Kandemir (garson): Zamlar nedeniyle herkes gibi işverenim de etkilendi. Her zam oranında müşterilerin eksildiğini söyleyebilirim. Tek dileğim işsiz kalmamak. Bekar olduğum halde aldığım maaş benim ihtiyaçlarımı karşılamıyor. Patronumun halini görüp zam da isteyemiyorum. Eskiden vatani görevimi yaptıktan sonra evlenmeyi düşünüyordum. Evlenmek hayal oldu. Bu zamların arkası kesilmeyecek. Önümüzdeki günlerde işsizliğin de daha da artacağını düşünüyorum. Kredi kartları ile ay sonunu zor getiriyorum.

İNSANLAR İFLASIN EŞİĞİNE GELECEK

Şerife Çapandemir (Satış elemanı): Bu dönemde insanların ihtiyaçlarını karşılamaları kısıtlandı ve birçok aile sadece fatura ödemekten mutfak alışverişi yapmakta zorlanıyorlar. Bu artışlara karşılık maaşlarda da artış olursa denge olabilir. Bu durum devam ederse insanlar iflasın eşiğine gelirler. En kısa sürede bu duruma bir çözüm üretilmelidir.

TEMEL İHTİYAÇ MADDELERİ KARABORSA OLACAK

Volkan Şen (otomotiv satış müdürü): Bu ekonominin gidişatı bizi korkutuyor. Türk lirasının değer kaybı Türkiye’nin prestijini zedelemekte ve alım gücünü gün gün düşürmektedir. Yağ, şeker gibi temel ihtiyaçların satışında kota sınırlama konmaya başlanması önümüzde çok kötü günlerin bizi beklediğini göstermektedir. Bu gidişle temel ihtiyaç maddelerinin karaborsa misali yok satacağı ve insanların bu ürünleri bulamayacağına inanıyorum.

KURU EKMEK BİLE BULAMAYACAĞIZ

Cahit Utku (emlakçı): Doların yükselmesiyle birlikte işlerimiz bitme noktasına geldi. Bu sebeple ev sahipleri de ne yapacağını bilemez bir durumda birçoğu evlerini fiyatı yükselecek diye satmaktan vazgeçiyor. Bunun yanında doların yükselmesi her şeyimize yansıdı. Her gün her şeye zam geliyor. Önümüzü göremiyoruz, korkarım ki kuru ekmeği bile bulamayacağız. Birisinin bu gidişata dur demesi lazım.

BİRÇOK İNŞAAT DURDU

İsmail Satılmış (inşaat ustası): Kış aylarının gelmesiyle birlikte inşaat işlerimiz hafifledi. İnşaat sektörü de krizden çok etkilendi. Birçok inşaat durdu, demir ve diğer girdiler çok artınca müteahhitler işi durduruyor. İş durunca biz de çalışamıyoruz. Bu da yetmezmiş gibi her şeye zam geliyor. Alım gücümüz bitmiş durumda. Markete gitmeye korkar olduk. Böyle nereye kadar sürer bilmiyorum.

YAŞAM STANDARDIMIZ DİBE VURDU

Nebi Dinç (sanayi esnafı): Ben 2022'nin 2021'i aratacağını düşünüyorum. Bunlar iyi günlerimiz bence. Görünen köy kılavuz istemiyor. Ekonomistler, dövizin daha da artacağını söylüyor. Bu da daha fazla zam, daha çok fakirleşmemiz demek. Bugünlerde 2022 asgari ücreti konuşuyoruz. Asgari ücrete yapılan zam şimdiden hiçbir şeyi karşılamaz oldu. 3 bin 500 lira seviyelerinde zam konuşuluyor, maaşı açlık sınırının altında olan birine yapılacak bu zam hiçbir şeyi karşılamayacak.

Bence asgari ücret en az 4 bin 500 lira olmalı. Ancak bu zamlar ancak böyle ucu ucuna karşılanır. Bugün insanlar boğulmuş durumda, borç batağında ve önünü göremiyor. Ay sonunu getirme derdi geride kaldı. İnsanlar artık yarını getirebilir miyim diye düşünüyor. Alışverişleri kısmak zorunda kaldık. Üçten ikiye ikiden bire hatta yarıma düşürdük. Sosyal hayat desen o da kalmadı. Yaşam standardımız dibe vurdu.

EVLERE HACİZ GELİYOR

Erkan Şirin (34): Döviz kurundaki dalgalanma alım gücümüzü etkiledi. Alım gücümüz çok düştü. Tek maaşla çalışan aileler hayatlarını idame ettiremiyor. İnsanla borçlanmaya başladı. Borçlar ödenemeyince evlere haciz gelecek ki geliyor da. Her kaleme gelen zamlar herkesin belini büktü.

Ben aracımın deposunu 350 liraya dolduruyordum bir ay yetiyordu. Bu ay 450-500 liraya dolacak. Gıda ürünlerine çok fazla zam geldi, pahalılık karşısında çaresiz kalındı. Bu da mecburen insanları borçlanmaya itti. Çaresizlik var çünkü yarın karanlık, yarını göremiyor kimse. 2022 çok daha kötü olacak. Ancak 2022 asgari ücreti için 5000 lira olmalı ki 2022'nin olumsu etkisini daha az hissedelim. SÖZCÜ



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Şubatta süt, yumurta ve tavuk eti üretimi düştü

TÜİK verilerine göre, içme sütü üretimi şubatta aylık bazda yüzde 13,2 oranında azaldı. Tavuk eti üretimi şubat ayında yüzde 0,7 oranında azalırken tavuk yumurtası üretimi de yüzde 5,7 or...

Aselsan'dan yeni anlaşma

Aselsan ile Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı arasında Hava Savunma Sistemleri tedarikine ilişkin 36 milyon tutarında bir sözleşme imzalandı.


Şimşek, ABD'de Türkiye ekonomisini değerlendirdi

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ABD'de Türkiye ekonomisine ilişkin yaptığı değerlendirmede kısa vade en önemli zorluğun yüksek enflasyon olduğunu kaydetti. Şimşek, "Yatırımcıların ...

Küresel piyasalarda 'Yellen' etkisi

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen'ın Japon ve Güney Koreli meslektaşlarıyla ortak açıklaması sonrasında Asya'da piyasalar olumlu etkilendi. ABD vadeli endeksleri de artıda.


Toshiba 5 bin personelini işten çıkaracak

Kyodo ajansının, firma kaynaklarına dayandırdığı haberine göre Toshiba, yeniden yapılanmaya giderek personel sayısını düşürmeyi planlıyor. Öz kaynaklarını altyapı, enerji ve dijitalleşme ...

Petrolde karışık seyir hakim

Petrol fiyatlarında hareketlilik devam ediyor. İran'ın İsrail'e saldırı düzenlemesiyle birlikte petrol fiyatları yükselişe geçmişti.


Asgari ücrete tek, müteahhitlere dört zam

Enflasyon hızla yükselirken asgari ücrete ara zam yapılmayacağını ilan eden hükümet, müteahhitlerin garanti ödemelerine yılda dört kez kur farkı kadar zam yapıyor. Çalışma ve Sosyal Güven...

Fitch'ten Türk bankalarına 'kredi' uyarısı

Fitch Ratings, kredi koşullarının daha da sıkılaşması veya ekonomik büyümenin yavaşlaması halinde Türk bankalarının bireysel kredi kartı kredilerinde son dönemde görülen hızlı artış neden...


Bakan Işıkhan: Temmuzda asgari ücret zammı gündemde yok

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan Işıkhan, asgari ücretliye ara zam olmayacağını belirterek 'öyle bir şey gündemimizde yok' dedi. Geçtiğimiz Ocak ayında yapılan zamla birlik...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Zeynep Bastık ameliyat olacak

Zeynep Bastık, Instagram hesabından yaptığı paylaşımda ameliyat olacağını açıkladı. Bastık, kulak-burun-boğaz doktoruna göründüğünü ve bunun sonucunda burnundan operasyon geçirmesi gerekt...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Uzmanı uyarı: Grip deyip geçmeyin

Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, "Grip deyip geçmemek gerek. Hafif de olsa altta yatan, eşlik eden hastalığı olan kişilerin bir sağlık kuruluşuna başvurması ve gerekli önlemeleri zamanında alması gerekiyor" dedi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gürdal Yılmaz, ilkbahar gelinceye kadar sonbahar ve kış aylarında en çok influenza vakalarıyla karşılaşıldığını söyledi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR