Bahçeli\'nin 30 Ağustos Kutlamalarına İtirazı Var

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 30 Ağustos'taki kutlamaları kimin kabul edeceği tartışmasının kutlu zafere gölge düşürdüğünü ileri sürerek bunu "sivilleşme" değil "Türk ordusuna karşı yürütülen psikolojik operasyonun bir ayağı" olarak nitelendirdi.

MHP lideri 30 Ağustos dolayısıyla yazılı bir mesaj yayımladı. Kutlamalardan 4 gün önce çıkartılan “Ulusal ve Resmi Bayram törenlerine Cumhurbaşkanının katılması halinde, tebrikatı Cumhurbaşkanı kabul eder” yönündeki düzenlemeyi hatırlatan Bahçeli şunları söyledi:

"Tebrikatı kimin kabul edeceği hususunun, 30 Ağustos Zaferi’nin önüne geçmesi yakışıksız olduğu kadar art niyetli bir durumu ortaya çıkarmıştır."

Kutlu zafere gölge düşüren tartışma 29 Ağustos 2011 Pazartesi 16:01 MHP lideri Bahçeli 30 Ağustos mesajında kutlama makamının değişmesine sert tepki gösterdi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 30 Ağustos'taki kutlamaları kimin kabul edeceği tartışmasının kutlu zafere gölge düşürdüğünü ileri sürerek bunu "sivilleşme" değil "Türk ordusuna karşı yürütülen psikolojik operasyonun bir ayağı" olarak nitelendirdi.

MHP lideri 30 Ağustos dolayısıyla yazılı bir mesaj yayımladı. Kutlamalardan 4 gün önce çıkartılan “Ulusal ve Resmi Bayram törenlerine Cumhurbaşkanının katılması halinde, tebrikatı Cumhurbaşkanı kabul eder” yönündeki düzenlemeyi hatırlatan Bahçeli şunları söyledi: "Tebrikatı kimin kabul edeceği hususunun, 30 Ağustos Zaferi’nin önüne geçmesi yakışıksız olduğu kadar art niyetli bir durumu ortaya çıkarmıştır."

30 AĞUSTOS ASKERLE ÖZDEŞLEŞTİ
Türk milletinin 30 Ağustos Zaferi'nin manevi itibarı, temsilciliği ve onurunu düşmanı İzmir'de denize döken Türk ordusuna verdiğini savunan Bahçeli şöyle devam etti: "Nasıl ki, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı TBMM’nin hükmü şahsıyla veya 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Cumhurbaşkanlığı makamıyla bütünleşmişse, 30 Ağustos Zafer kutlaması da Genel Kurmay Başkanlığıyla özdeşleşmiştir. Unutulmamalıdır ki, Zafer Bayramı’ndaki tebrikat kabul makamının değişmesi ne demokrasiye, ne de sivilleşmeye hiçbir katkı sağlamayacak, üstelik Türk ordusuna karşı yürütülen psikolojik operasyonun bir ayağı olmaktan öte bir anlam taşımayacaktır. Dönemsel güçlerinden dolayı şuurları kapanarak milletimizin anlam kaynaklarını heba eden gafiller, elbette er ya da geç haklarında verilen milli hükümden kurtulamayacaklardır."