Yukarı
1

Sinan Kara

Amaç, CHP’li Belediyelere el koymak mı?

19 Ocak, 2018

   AKP Hükümetinin önce kendi Belediye Başkanlarını “bırakın çekilin” diyerek zorla istifa ettirmesinin ardından “Sıra da CHP’li Belediyeler mi var?” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Bir süre sonra CHP’li Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi ve ardından yine CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar görevlerinden alındılar. AKP’li Belediye Başkanlarına sadece “çekilin” demekle yetinen AKP, görevden aldıkları kendi Belediye Başkanlarını hiçbir gerekçe göstermeden, Bakanlık soruşturması veya yargıdan muaf tutarak bu yöntemi izlemişti.

   Ancak gelin görün ki Muhalefetteki Belediye Başkanlarının üzerinde ise her türlü yetkiyi kullanmayı da ihmal etmediler, etmiyorlar. Güneydoğu Bölgesinde neredeyse HDP’li Belediye Başkanı bırakmayan AKP Hükümeti, son zamanlarda hedefine CHP’li Belediyeleri almış durumda. Bunun en yaygın uygulaması İzmir’de olacak gibi.

   Edindiğim bilgilere göre İçişleri Bakanlığı talimatı ile İzmir’de 3 Belediye hakkında önce rapor yazıldığı, devamında inceleme ve ön inceleme yapılıp soruşturma aşamasına geçildiği, 9 Belediye ile ilgili olarak ise talimat verildiği ve her an inceleme başlatılacağı konuşuluyor.

   İddialar aynen şu şekilde.

   MHP’li Aliağa ve CHP’li Karabağlar ve Karşıyaka Belediyesi için (Valilik tarafından atanan muhakkikler (soruşturmacılar) vasıtasıyla, 4438 Sayılı Yasa hükümlerinde aykırı olarak, inceleme yaptırılıp ve ilgili Yasa’da yer almayan, “Araştırma Raporu” düzenlenip, incelenen ve ön inceleme izni alınması için, Raporların Bakanlığa gönderildiği) ön inceleme yapıldığı ve soruşturma aşamasına geçildiği belirtiliyor. Bu arada, Aliağa Belediyesi ile ilgili daha önce alınmış iki soruşturma izni varken, bu yeni ön inceleme sonrası bir soruşturma izni daha alındığı iddia ediliyor.

   Öte yandan talimat gereği inceleme için harekete geçildiği belirtilen diğer Belediyeler içerisinde; AKP’li Kemalpaşa Belediyesi ve CHP’li Bayraklı, Balçova, Çeşme, Dikili, Güzelbahçe, Konak ve Urla Belediyelerinin de olduğu ifade ediliyor. Dikili Belediyesinde ise ön incelemenin tamamlandığı ve soruşturma aşamasına gelindiği kaydediliyor.

   Peki, suçlamalar nedir?

   Birçok Belediyede incelemeye gerekçe olarak İmar ve İhale yasalarının ihlali gösteriliyor. Bazılarında bu ihlallerle ilgili somut bilgiye ulaşıldığı belirtiliyor. Akabinde Yolsuzluk iddiaları üzerinde duruluyor. Bu yöntem içerisinde Başkanların mal varlıklarının araştırıldığı, içlerinde bazılarının görevden alınabileceği ihtimalinin de olacağı, ayrıca bu iddialar arasında yer alıyor. Bir başka ayrıntı da bu soruşturmalar içerisine, Belediye Meclisi Üyeleri ve çok sayıda partililerin de dâhil edildiği yönünde.

   Burada önemli bir noktaya da ayrıca dikkat çekmek gerekir. Yürütülen inceleme, ön inceleme ve soruşturmaların hukuki olup olmadığı. Bakanlık talimatının 3628 ( Rüşvet ve Yolsuzluk) sayılı yasa kapsamına girdiği, bu yasa gereği önce Savcılık izni alınması ancak bu iznin alınmadığı da ( 4438 Sayılı Yasa hükümlerine, bir başka ifadeyle usul hükümlerine uyulmadan yapılan bu inceleme- araştırma çalışmalarında, 3628 Sayılı Yasada istenilen emarelerin de araştırıldığı ) iddialar arasında.

   AKP Hükümetinin kendi Belediyesi olan Kemalpaşa Belediyesinin de bu kapsam içerisinde olması, ilk bakışta şaşırtabilir ama önceki yıl buraya FETÖ operasyonu yapıldığını da ayrıca bir yere not düşmek gerekir.

   Bunlarla sınırlı kalınacak mı?

   Aldığım bilgiler kalınmayacağı yönünde. Yine Bakanlık talimatı gereği, içlerinde diğer İllerdeki CHP’li Belediyeler olmak üzere, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İlçe Belediyelerinin de olduğu, tüm CHP’li Belediyelerin üzerine gidileceği.

   Özetle AKP’nin yine o bildik, klasikleşen operasyonları devreye girmişe benziyor. Ayrıca; Süreç sinsice, yasa hükümlerine aykırı yönetiliyor. Şu ana kadar yapılan araştırma- inceleme süreci, kanunda olmadığı için bir süreye de tabi olmadığından  -istediği zaman devreye sokmak amacıyla- şartlar olgunlaştırıldığında sürecin, inceleme ve ön incelemeye dönüştürülüp gerekli tasarruflarda bulunulacağına dair bir yöntem burada söz konusu.

   Sözün özü

   Sağlam bir kaynaktan edindiğim bu iddialar umarım ki yanlış çıkar. Ama doğru çıkarsa, bunun partizanlık gözetilmeden hukuksal zemine uygun biçimde yapılması gerekir.

   Hangi partinin Belediyesi olursa olsun, elbette suç işleyen hesabını da sonuna kadar vermeli ama dediğim gibi bu işler yasaların arkasından dolanarak yapılırsa, geçmişte olduğu gibi yine geri teper. Çünkü bu daha önce İzmir’de denendi ve tutmadı. Aksi halde özellikle İzmir’de ve EGE’de kaybeden yine AKP olur. Benden söylemesi… 



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

'Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin'

Ünlü oyuncu Aslı Enver ile eşi Berkin Gökbudak tatile çıktı. Bir mekanda çekildiği kareleri sosyal medyadan paylaşan Aslı Enver, pozuna "Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin" not...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Doğada vakit geçirmek cilde olumlu etki ediyor

Araştırmacılar, doğada vakit geçirmenin bağırsak ve cilt sağlığı ile yakından ilişkisini inceleyerek, yeşil alanların insan mikrobiyotasını artırdığı sonucuna ulaştı."Environmental International" isimli dergide yayımlanan makalede, araştırmacılar, ABD ve Avrupa'da kaleme alınan 20 çalışmayı inceleyerek doğa ile insan sağlığı arasındaki yakın bağı ele aldı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR