Yukarı
1

Sinan Kara

Aliağa’nın Mülki Amiri, AKP İlçe Başkanı mı?

20 Ağustos, 2020

Parti devleti olmaya doğru adım adım gidiyoruz. Bunun en tipik örneklerinden birisi Aliağa’da yaşanıyor.

AKP Aliağa İlçe Başkanı Mahalle Muhtarlarıyla, adına “istişare” denilen bir toplantı düzenliyor. Güya Mahallerin sorunları masaya yatırılıyor.

Söz konusu toplantıya İlçe Belediye Başkanı, İlçe Emniyet, Milli Eğitim, İlçe Sağlık, İlçe Tarım, Nüfus ve PTT Müdürü ile birlikte Devlet Hastanesi Başhekimi de katılıyor.

Sanırsınız ki İlçe Kaymakamı, İlçenin resmi kurumlarındaki müdürleri topluyor.

İddialara göre AKP ilçe başkanı bir de Muhtarlara dönerek, ‘Eğer bir sıkıntınız olur da yapmazlarsa bize haber verin’ diye, daire Müdürlerine de parmak sallamış..

O ilçe başkanına “Kimsin sen ve görevin nedir?” diye sormak gerekmez mi?!

Bir siyasi partinin ilçe başkanı partisinin propagandasını yapmak için, resmi kurumları temsil eden müdürlerle toplantılar yapıyorsa, bu durum o ilçenin başında olması gereken Kaymakamın da eksikliğinin olduğunu gösterir. İyi bilinir ki, o birim müdürleri direkt olarak Kaymakama bağlıdır ve ita amiri olan Kaymakamdan habersiz böyle bir toplantıya katılmaz, katılamazlar.

Şayet o Kaymakam AKP’nin değil Devletin Kaymakamı ise o müdürler için derhal işlem başlatması gerekir.

Lakin böylesine bir sorumsuzluk aynı zamanda Kaymakamlık makamını da tartışmalı hale getirir. Yok eğer buna göz yumuyorsa, kendisi de bu işin içerisindedir demektir.

Etik ve ilkesel tartışmalar bir yana, ayrıca bu durum yasalara da aykırıdır.

Çünkü 657 sayılı Kanun'un 7. maddesi der ki;

“Devlet memurları siyasi partiye üye olamazlar, herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef tutan bir davranışta bulunamazlar; görevlerini yerine getirirlerken dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi ayırım yapamazlar”

Tersten düşünelim.

Benzer bir toplantıyı CHP veya İYİ Parti İlçe Başkanları yapmış olsa, Resmi birimleri temsil eden o Müdürler de o toplantıya gitse acaba ne olurdu?

Başlarına gelmeyen kalmazdı!

657 sayılı kanun başta olmak üzere, Siyasi Partinin propagandasına alet olmaktan dolayı, haklarında soruşturmalar açılır ve iş memurluktan atılmaya kadar giderdi.

Öyle ki, toplantıya katılan bazı Muhtarlar da bu yapılandan son derece rahatsız olmuşlar.

Bu ülkenin çimentosunun Cumhuriyet olduğunu bu beylere hatırlatmak gerekir. Partiler kendi kafasına göre Devlet birimlerini şekillendirmeye kalkarsa, o çimento yıkılır ve altında herkes kalır.

Yasalara uyması gerekenlerin yasaları yok sayması açıkça suçtur. Bu konular ciddidir ve en başta uyması, örnek olması gereken İktidar Partisi temsilcileridir. Partizanlık devlet dairelerinden uzak tutulmadığı takdirde,  diğer partilere de hak verilmiş olunur. Böyle bir durumda ortada Devlet ciddiyeti diye bir şey kalmaz. Benden söylemesi..



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

O gün hayatım değişti

“Bir gün sinemada, film öncesi yayınlanan reklamlarda Utku’yu gördüm. ‘Ne kadar yakışıklı bir kemancı’ dedim. Aradan 3 ay geçti. Orkestrama kemancı arıyorken Utku’nun adı geldi ama ne gel...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

E-sigara pıhtılaşmaya neden oluyor

Özellikle gençler arasında yaygınlaşan elektronik sigaraların normal sigara kadar tehlikeli olduğunu belirten Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Yürütme Kurulu Üyesi Doç. Dr. Seyhan Us Dülger "Bu cihazlar kalpte ritim bozukluğundan pıhtılaşmaya kadar pek çok ciddi sağlık sorununa yol açıyor" dedi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR