Belediye Başkanlarına çok iş düşüyor..

   Seçim sürecine giriyoruz. Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı yüksek ihtimal önümüzdeki ay açıklanacak. Ardından seçim kampanyaları başlamış olacak.

   Kamuoyunda Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olacağı sıkça konuşulsa da son kararı Millet İttifakı paydaşları, yani Altılı Masa verecek.

   Her açıdan bu seçim diğerlerinden çok önemli ve çok farklı olacak.

   Çünkü Cumhurbaşkanlığı, Milletvekiliği ve hemen ardından Belediye Başkanlığı seçimleri var. Yani üç seçimi peş peşe yaşayacağız.

   Ama en önemlisi, tabii ki Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimleri olacak. Çünkü Genel Seçimlerden zaferle çıkamadıktan sonra, Belediye Seçimleri Millet İttifakı için çöp olacak.

   Neden mi?

   Geçmişten günümüze AKP İktidarı tarafından CHP’li Belediyelere ne tür baskılar yapıldığına ve engeller çıkarıldığına hepimiz tanık olduk.

   Özetle, Cumhur İttifakının kazanacağı bir Genel seçim sonrasında yapılacak olan Yerel Seçimlerde, alınacak başarının hiçbir önemi ve geçerliliği kalmıyor desek yeridir. Öyle ki; kazanmaları halinde, CHP’li ve diğer muhalefet Belediyelerini bırakın çalıştırmayı, tamamen işlevsiz bırakmalarını beklemek sürpriz olmamalı. Zaten geçmişte benzer yöntemler yaşandı ve görüldü.

   İşte bu nedenle önümüzdeki Genel Seçimlerde Milletvekilleri, meclis üyeleri, normal parti üyeleri ve Parti örgütlerinin yanı sıra, özellikle mevcut Belediye Başkanlarına çok iş ve büyük sorumluluklar düşüyor.

   Başta Büyükşehir Belediyeleri olmak üzere; her bir Belediye Başkanı sanki yerel seçimlerde yarışıyor ve kendisi seçilecek gibi çalışmalı. Yani, Başkanlar öncelikli olarak ülke genelinde alınacak başarıya odaklanmalı.

   Böylece her Belediye Başkanının ortaya koyacağı samimiyet ve göstereceği performans, kendi hanesine de not edilecek ve günü geldiğinde yeniden adaylığı söz konusu olduğunda, yerel seçimler öncesinde mutlaka bir şekilde karşısına çıkacak, çıkarılacaktır.

   O nedenle Belediye Başkanlarının izlemesi gereken en önemli yol ve yöntemlerden birisi de; külfeti ağır, yüksek rakamlı proje ve yatırımlardan ziyade Sosyal Belediyeciliği öne çıkarıp, vatandaşların sorunlarına yerinde ve bire bir dokunmaları olmalıdır.

   Unutulmamalı ki bir taraftan tüm olağanüstü güç ve emrindeki kurumlarıyla İktidar, bir taraftan da İktidar olanaklarını arkasına alan AKP’li Belediyeler bunu fazlasıyla yapıyor..

   Bu Genel seçimlerin, geçmiş seçimlerden katbekat daha önemli ve çok daha zorlu geçeceğini birçoğumuz biliyoruz. Ancak asıl bilinmesi gereken; seçimlerin tetikleyici, belirleyici neferlerinin Belediye Başkanlarının olması gerektiğidir. Aksi halde olası bir başarısızlık, partisiyle birlikte kendisine de yansır. Benden söylemesi…