Yukarı
4

Aydan Tuncayengin

Sefiller!

18 Mart, 2017

 

Çoğumuzun okuduğunu düşündüğüm 1862 tarihli bir başyapıt olan Fransız edebiyatının en önemli romanlarından ‘Sefiller’, Victor Hugo'nun romantik akımın etkilerini taşıyan hala en fazla okunan eserlerinden biridir. 
Hugo, Sefiller adlı dev romanının önsözünü şöyle bitirir: "Yeryüzünde yoksulluk ve bilgisizliğin egemenliği sürdükçe, böylesi kitaplar gereksiz sayılmayabilir." 
Hayatın içinde yoksulluk ve çaresizlikle savrulanların, toplumun en alt kesimlerinde yaşayanların romanıdır...
Sefiller romanı özünde; yoksulluğu, toplumsal adaleti ve dayanışmayı anlatıyor. 
Sefiller bir merhamet kitabıdır, kendisine fazlasıyla sevdalı ve ölümsüz kardeşlik yasasını pek az dert eden bir topluma sersemletici bir hizaya gelme çağrısıdır ve yoksulların savunusudur.
****
Gelelim 21.yüzyılın “SEFİLLER” romanına!

Güncel romanımızın baş aktörleri Devletin yönetiminde olanlardır(!)..

“Toplumsal adaleti ve dayanışmayı sağlayabildiler mi?

Yoksulluğu giderebildiler mi?

“Yoksulluğu bitirmek hayır işi değildir. Bir adalettir” diyen Nelson Mandelanın bu sözlerinden, başkalarının hayatında yarattığımız farkın, yaşattığımız hayatın değeri ile ölçüldüğünü anlamak mümkün…
İhtiyaçlarımızın her geçen gün fazlalaştığı yaşadığımız yüzyılda, kaynaklarımızın sınırlarını zorlamaya doğru itiliyoruz. 
Hepimiz yüzyıllardır değişmeyen, iş ve ücret, yiyecek ve barınma ihtiyaçlarımız için mücadele veriyoruz.
Bütün bu mücadelemizin yanında cesaretli, iyi niyetli ve umutlu olmaya çalışıyoruz.
Karanlıkların yüreğimizi doldurmayacağı bir geleceği hedefliyoruz.
Çünkü bu karanlık, insanın içindeki zayıflığı ele geçirir ve onu utanç verici işlere zorlar. 
Artık hiçbir dehşet veya korku dışlanmaz olur. 
Ümitsizlik ve çaresizlikle herkes kötülük ve suça yönelir... 
İşte o zaman hepimiz SEFİLLEŞİRİZ!
****
Yüzyıl ilerledikçe dünyanın ve varoluşun merkezine akıl, bilim, sağduyuyu koyamayanlar;
Kendi sefil hayatından yola çıkarak, yaşamı boyunca kurban psikolojisinde savaşmayı marifet bilerek, başka insanların onların hayatına etkileri bahanesi ile nefret duygusuyla intikama yönelenlerdir.
Suçu yine evrenin onun yanında olmamasına atanlardır...
Kendini hayatın gerçeklerinden uzak tutabildiği ölçüde makul davranandır!
Kalabalıklar içinde en yalnız olan en SEFİLDİR!
Fakat o denli alçalmış kişiler vardır ki, zavallı, talihsiz, kimliksiz insanlardır bunlar.
Bunlar insanlığı kendi çıkarları için karanlığa zorlayanlardır.
Bunlar toplumu sürekli sersemleten, siyasi kavgaların içine gömülmüş SEFİLLERDİR...
İşte esas SEFİL bunlardır!
Topluma bilgisizliğin egemenliğinde hâkim olmaya çalışanlardır.
Adaletin hizasını öğrenememiş cahillerdir.
Merhametsiz, vicdansız, hakkaniyetsiz geçmişini inkâr eden, geleceğini satanlardır. 
Eşitlik, kardeşlik, adalet ile yola çıkıyorlar, ahlaksızlığın en sefilini sergilemekten çekinmiyorlar, buna da ‘hürriyet’ diyorlar.
Yoksulluğa, Bilgisizliğin Egemenliğine, Toplumsal Adaletsizliğe HAYIR!



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle