Yukarı
4

Aydan Tuncayengin

Caretta Caretta saldırısına uğradım!

24 Temmuz, 2017

Aaa olur mu öyle şey demeyin!

Bildiğiniz deniz kaplumbağası işte…

Arkadaşlarımın tavsiyesiyle Sarsala koyuna doğru hareket ettik. Dalaman’a yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta bulunan bu koy, yalnızca kendi doğasıyla değil, yol üzerinde bulunan Koca Göl’ün görkemli görüntüsüyle de göz alıyor. Çevresini saran yemyeşil doğa ve içerisinde berrak suları ile bozulmamış bir yapıya sahip olan Sarsala Koyu, güzelliğiyle kendine hayran bırakan bir konuma sahip. Manzarayı gördüğümde nefes kesen görüntüsüne zorlu bir virajlı yolun sonunda ulaşabildik. Bizi doğa harikası çamlık ve makilikle beraber görkemli bir su birikintisi ve koy boyunca uzanan plaj karşıladı. Çarşaf gibi dalgasız ve aniden derinleşmeyen suları ile hem çocuklu aileler hem de yüzmeyi sevenler için Sarsala eşsiz güzelliğiyle sığınılacak bir koy.

Sarsala’nın sakin denizi yalnızca insanların değil, Caretta Carettaların da çok sevdiği yerlerden biriymiş. Meğer bu berrak sularda Caretta Carettalar insanlarla beraber yakın yakın yüzüyormuş.

Meğer yüzerken ayaklarınızın altında sevimli sandığımız bu kocaman kaplumbağalar ara sıra yaramazlıklar yapıp insanlara saldırıyormuş.

Bu sefer saldırıları bana ve arkadaşıma oldu!.. Denizde sınır ipinin yakınında yüzerken önce arkadaşım ayağını çelik gibi bir şeye çarptığını ve çok acıdığını söyleyerek bana doğru yüzmeye başladı. Arkadaşıma yardım etmek için kolundan yakaladım “Semra Hanımcım çeliğin denizde ne işi var?” dememe kalmadan sağ bacağımın iç kısmına bir şey yapıştı ve vantuzlandığını hissettim. Ayağımı hızla geri çektim ve kıyıya doğru can havliyle yüzmeye başladım. Tabi o an kaplumbağa olabileceği hiç aklıma gelmedi. Ne köpekbalıkları, ne piranalar, ne ahtapotlar düşündüm. Film şeridi gibi kafamın içinde bütün olasılıklar sıralandı. “Bacağımdan parça koptu mu?” acaba dedim!.. Endişe içinde kıyıya vardığımda bacağımın iç kısmı bir karış büyüklüğünde içten kanlanmıştı. Vantuzlanan yere kan oturmuştu. Allahtan açıkta kan ve diş izi yoktu.

Ben hızla kaçarken denizde bize doğru yüzen adam “bana mırmır balığıdır o” diye laf yetiştirirken adamın ayağına da saldırınca kaplumbağayı hepimiz görmüş olduk.

Arkadaşımın ayağını çarptığı ve çelik olarak düşündüğü şeyin kaplumbağanın kabuğu olduğunu anladık. Ayak tarak kemiğine denk gelen çarpmadan dolayı, ayağının üstü şişmişti. İkimize de kaplumbağa kazazedeleri olarak kıyıda buzla ilk yardım uygulaması yapıldı. Saldırıya uğrayınca ve plajda yardıma koşanların “daha öncede saldırıya uğrayanlar oldu” demesi üzerine konuyla alakalı biraz araştırma yapayım dedim.

Caretta saldırıları hakkındaki haberler oldukça fazlaydı.  “Mersin sahilde yüzenlere Caretta saldırdı”, “Orak Adası’nda, son bir haftadır caretta carettalar, denize giren turistlere saldırmaya başladı”, “Kaş'ta korkuya neden olan erkek caretta caretta, son üç günde caretta carettaların 9 ayrı saldırısı yaşandı”,  “5 kişi çeşitli yerlerinden yaralanarak, hastaneye kaldırıldı”, “yüzmek için tekneden suya atlayan 1’i çocuk 4 kişinin caretta carettaların saldırısına uğradı”, şeklindeydi.

Durum Deniz Kaplumbağaları Araştırma Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi (DEKAMER) bildirilmiş. DEKAMER yetkililerinin konuyla ilgili yaptığı açıklama, "Doğal ortamda yaşayan ve vahşi olarak nitelendireceğimiz bu hayvanlar insanların elle beslemesi sonucu sürekli beklenti içinde oluyorlar. Karnı acıkan deniz kaplumbağaları insanlara yaklaşıp yiyecek beklentisi içine giriyor. Umduklarını bulamayınca ise saldırıyorlar. Saldırı yapan Carettaları Carettaları yakalayıp, merkezimize getirip rehabilite ettikten sonra tekrar doğal ortamlarına bırakacağız. Caretta Carettaların ısırmasından çok önemli bir şey olmaz. Isırılan yere biraz buz konulup, bir doktora başvurulabilir” şeklinde…

Yetkililer ayrıca Caretta Carettalar için “Savunmaya geçmelerinin normal” olduğunu, milyonlarca yıldır bu sularda yaşayan deniz kaplumbağalarının saldırgan olmasalar da onların bir ev hayvanı olmadıklarını hiçbir zaman unutmamamız gerektiğini belirtiyorlar. Kendilerini tehdit altında hissettiklerinde saldırı sandığımız tepki aslında onlar için bir savunmadır. İnsanlar kaplumbağaları beslememeli ve dikkat etmemiz gereken temel noktalar, deniz kaplumbağalarını dışarıdan verdiğimiz balık, tavuk parçaları gibi besinlerle doğal olmayan şekilde beslenmeye alıştırmamak. Doğal ortamda yaşayan ve vahşi olarak nitelendireceğimiz bu hayvanlar insanların elle beslemesi sonucu sürekli beklenti içinde oluyorlar. Karnı acıkan deniz kaplumbağaları insanlara yaklaşıp yiyecek beklentisi içine giriyor.

Ayrıca yetkililer deniz kaplumbağalarının  "insanlar besleyince göç etmediklerini ifade ediyor. Kaş’ta korkuya neden olan Caretta Carettanın 50-55 yaşlarında olan erkek olduğu ve insanlara saldırma nedeninin belirli bir bölgede insanlar tarafından beslenen kaplumbağanın göç zamanı geldiği halde besin bulabileceği güdüsüyle göç etmediğini, besin bulamayınca da insanlara saldırabileceğini dile getiriyorlar. İnsan eliyle beslenen kaplumbağaların göç etmemesinin çiftleşme sorunlarını da ortaya çıkardığını vurgulayan yetkililer, bu durumun canlının hormonal seviyelerinde dengesizlikler yarattığına da dikkat çekiyor.

Bu ilginç haberlerde dikkatimi çeken saldırı nedeninin çiftleşme dönemlerinde eş bulamayan erkeklerin, aşırı hormon yüklü olduklarından agresif tavırlar sergilemesi oldu!..

Demek ki zararsız olarak nitelendirdiğimiz  Caretta Carettanın yaşadığı alanda isek, fazla haşır neşir olmadan özellikle onların çiftleşme dönemlerinde daha dikkatli ve tetikte olmalıyız!!!

Caretta Caretta türü deniz kaplumbağasının, çiftleşme döneminde olduğu ve henüz çiftleşemediği için saldırganlaştığını da öğrenince “acaba bana saldıranın sebebinin bacağımı tavuk eti sanması mıydı yoksa çiftleşme dönemi miydi? diye düşünmeden de edemedim!..



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

O gün hayatım değişti

“Bir gün sinemada, film öncesi yayınlanan reklamlarda Utku’yu gördüm. ‘Ne kadar yakışıklı bir kemancı’ dedim. Aradan 3 ay geçti. Orkestrama kemancı arıyorken Utku’nun adı geldi ama ne gel...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

E-sigara pıhtılaşmaya neden oluyor

Özellikle gençler arasında yaygınlaşan elektronik sigaraların normal sigara kadar tehlikeli olduğunu belirten Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Yürütme Kurulu Üyesi Doç. Dr. Seyhan Us Dülger "Bu cihazlar kalpte ritim bozukluğundan pıhtılaşmaya kadar pek çok ciddi sağlık sorununa yol açıyor" dedi.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR