CHP’de oyun kurucular!

   16 yıldır Gazeteci - kadın siyasetçi olarak yazarım, konuşurum! Siyasi arenada kadın/erkek aday ve aday adayı birçok siyasetçiyle danışman pozisyonunda çalıştım. Her geçen gün İzmir siyasetinde seviyenin giderek düştüğüne şahit oluyorum.

   Kirli bilgilerle, linç girişimleri, rakiplerini yok etmeye yönelen kötü niyetli insanlar, yürütülen karalama kampanyaları!

   Saldırıyı yapanlara bakıyorum,  yorumlarını okuyorum onları kötülük peşinde ve çıkarlarına göre şekil alan insanlar olarak görüyorum…

   CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan örgüte “Biriz, beraberiz, birlikte çalışacağız. Dedikodulara, bizi ayrıştırmak isteyenlere kulak asmayın... Biz birlikte güçlüyüz yerel seçimlerinde büyük bir zaferle çıkacağız” diye seslendi ve polemiklerden uzak durulması konusunda uyarıda bulundu.

   Karşılıklı eleştirilerle partiye zarar vermeye çalışan siyasiler bu uyarıları dikkate almıyor. Partiye zarar vermeye çalışan siyasiler konusu bende "koltuk" her şeyden önce geliyor” düşüncesini oluşturdu! Demek ki parti onlar için sadece bir araçtan ibaret…

   Kulislerde yapılan kavgalar, siparişle yazılan yazılarla yaratılan iddialar ortalıkta dolaşmaya devam ediyor.

   CHP’lilerin amacı partiyi büyütmek mi? Partiyi çökertmek mi?

   Yalakalık yapanlarla, yapmayanlar ayırt edilecek mi?

   Tuncay Özkan İzmir’in ilçelerinin kaybedilme nedenlerini tespit etmek ve hataların tekrarlanmamasını sağlayıcı önlemler almak için hazır yola çıkmışken örgüt içindeki ilişki ve düşünce kirliliğine de son vermelidir.

   İzmir de aday belirleyecek güçlü figür kim?

   Seyit Torun’un yönetiminde bir siyasi konsey ile üç ayrı çalışma ekibi ile sahaya inip nabız yoklamaya devam ediyor.

   Aday açıklamaları en geç Aralık ayının 15’ine kadar yapılmalıdır. Ne kadar çok aday açıklama sürecini bekletirse adayın kendisini tanıtma süreci aleyhine işler! Siyasette 24 saat çok önemlidir…

   İzmir de aday adayı olarak sahaya çok isim çıktı. Bazıları sahaya inip ilçe ziyaretlerine başlarken, her dönem olduğu gibi bazıları da isim çalışmalarını nedense “Genel Merkez” nezdinde yapıyor! Hatta bazı ilçe aday adayları bile saha yerine Genel Merkez hedefli çalışmalarına öncelik veriyor. İzmir'de geçtiğimiz dönem de adayları belirleyen kişilerin maddi-manevi öncelikli gücü olan adayları göstermeleri.

   CHP Belediye başkan adaylarını belirlerken “uzlaşmacı” bir politika izlemeyi planlıyor. Umarım planına uyar!

   CHP halkın derdine derman olmak istiyorsa, akçeli işlerden uzak, mesleki liyakati yüksek, halk tarafından kabul gören adaylarla yürümelidir.

   Kılıçdaroğlu ise yerel seçimde parlamento içinden aday göstermeyeceğini söyleyerek bu talepleri dizginlemeye çalışıyor olsa da CHP lideri 2014 yerel seçimleri öncesinde de aynı söylemi dile getirmişti. Ancak daha sonra milletvekilleri Özgür Özel'i Manisa'dan, Mehmet Kesimoğlu'nu Kırklareli'nden Kazım Kurt'u ise Eskişehir Odunpazarı'ndan aday göstermişti.

   İlçelerde mevcut başkanların çoğu yeni dönemde de aynı göreve talip oldu. Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, Karaburun Belediye Başkanı Ahmet Çakır, Tire Belediye Başkanı Tayfur Çiçek, Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer ise başvuru yapmadı.

   Adaylık yarışına girmeyen başkanlar topu genel merkeze atıyor. Birilerine göre her şey genel başkan ve genel merkez takdirine bırakılmış durumda... 

   Belediye başkanları atama usulü yapılacaksa yeni kırgınlıklar partiye zarar vermez mi?

   CHP son dakika gollerinden vazgeçmelidir…

   Makas git gide daralıyor. İzmir’e 380 bin iç göç getirildi. Bu demektir ki AK Parti arasında oy farkı yakın olan CHP’li ilçelerine  “seçmene taşımalı hizmet modeliyle!” her seçimde olduğu gibi sonuçlara by pass yaparak müdahale etmeyi planlıyor!

   Doğru aday ve doğru strateji gerekiyor. "Vizyonu olan ve proje odaklı belediye başkanları lazım… Tabana güven verecek donanımlı insanlara ihtiyacımız var. Özellikle de adamcı siyaset yapmayanlara…

   CHP Genel Merkezi Aralık ayının ikinci haftası adaylarını açıklayacağını belirtiyor.

   İzmir’in oyun kurucuları, örgüt tarafından yeşil ışık yakılan aday adaylarından, vizyon sahibi, bilgi ve birikimiyle belediyeyi yönetebilecek isimleri belirlemeyi hedefliyor…

   Ardından yetkili kurullar toplanarak adayları belirleyecek. Bilgisi, birikimi olan vizyon sahibi kişileri belediye başkanı adayı olarak gösterilecek.

   Türkiye'nin 3'üncü büyük kenti olan İzmir CHP’nin elindeki en büyük belediyedir.

   Belediye başkan adaylarının belirlenmesinde “katılımcı” bir politika izleyen CHP'nin Türkiye geneline örnek model olarak sunduğu İzmir kenti için aynı zamanda seçmenin tamamını ciddiye alan hedef ve strateji ile adaylarını belirlemesi gerekiyor…