Yukarı
4

Aydan Tuncayengin

“Kadınsal Hareketler Bunlar”

23 Mart, 2019

   37 yaşında 2 çocuktan sonra hayatı tekrar başa saran “Kadınsal Hareketler Bunlar” grubunun kurucusu Filiz Akın ile kuruluş hikâyesindeki iyilik zincirini, tesadüfleri, mucizeleri ve biz olma yolundaki yolculuklarını konuştuk…

   Uyumayan 3. bir çocuk, sabahlara kadar uyumayan bir anne ve ürettiği işten geri kalan bir kadının, üretim aşkının mucizevî öyküsü!

Aydan Tuncayengin; “Kadınsal Hareketler Bunlar” grubunuz nasıl doğdu?

   Filiz Akın; İzmir’de 15 binden fazla üyesiyle sosyal medyada bir gönüllü ordusu haline gelen “Kadınsal Hareketler Bunlar” grubumuz kapalı bir Facebook grubu olarak 5 Mayıs 2016 yılında kuruldu. Kendi işimiz olduğu için doğum nedeniyle patron izin verdi ve ben bütün gün çocukla içimdeki üretme duygusuyla sabahladım. Eşim destek olsa da kendimi o süreçte yalnız ve hiçbir şey yapmıyor hissettim çünkü işimi takip edemiyordum. Güncel konulardan uzaklaştım. Sadece çocuğumla ilgilendim. Belli bir zamandan sonra neler yapabilirimi düşünmeye başladım.

   Kız kardeşim “abla bak çocuk grupları var anne-çocuk grupları var herkes iletişim halinde sosyal medyada” dedi. Ben bu gruplara girdim ve orada yazılar yazmaya başladım. Farklı gruplar vardı. Birkaç denemem olsa da tam anlamıyla beni yansıtan bir grubun içine dahil olamadım. Oğlumla beraber uykusuz geçen gecelerimizin sonucuydu Facebook grupları. Bir ay sürdü sonra iletişim dili bozulmaya başladı.

   Ufak ufak etrafımda aynı fikirde olan insanlar da toplanmaya başladı. Aklıma gurup kurma fikri geldi. Facebook da çok iyi değilim baktım nasıl kurulur diye…

   Belki bir gün 100 kişi bile oluruz dedim, ortak kafa yapısındaki insanları mutlu ederek, ortak sohbetlerimiz olabilir diye düşündüm.

   Aydan Tuncayengin; “Kadınsal Hareketler Bunlar” grubu projeniz miydi?

   Filiz Akın; Kısaca “KHB” proje olarak çıkmadı. Altyapısı çok organik bu yüzden birbirine bağlı ve herkes birbirini seviyor. Yazı dilimin etkisi, sorunları çözme becerisi, abla/kardeşlik yaklaşımları da birbirine eklenince 1,5, 2 ay içinde birbirimize destek çıkmak adına bir dönem önce bir Güzin abla modunda oldum… Üzerine benim baş edemeyeceğim sorular gelmeye başladı. Psikolojisi bozuk olanlar, avukata ihtiyacı olanlar destek çıkmak istiyorsunuz ancak bu konulara vakıf değilsiniz. Yapmamız gereken en doğru şey nedir diye düşünürken gurupta çağrı yaptım cv’lerinizi gönderin bana dedim. Değerlendirelim ve gönüllü bir uzman kadrosu yaratalım istedim. Birbirimize destek olmak, bizim çıkış noktamız oldu. Doktor, mühendis, hemşire, avukat vb. meslek sahibi, işletme sahibi arkadaşlarımızla buluştuk.

   Hiç görmediğim insanlara ulaşma imkânı buldum. Ve biz 1000’ler olduk. İnceleme tespitler sonucunda gurupta bir disiplin kendi içinde bir dizayn oluşturduk.

   Bir süre sonra Messenger’dan sorunlarını yazanlar oldu. Sırdaş olduk, rumuzlarla cevapladığım zaman ise, işin şekli değişti. “Gönüllü Uzman Kadrosu” kurarak, işinin ehli kişileri bir etiketle birbiriyle buluşturduk. Ücretsiz yaptığımız bu hareket sonrası “İyilik bulaşıcıdır” cümlesi sloganımız oldu.

   Başarılı bütün projelerimiz kurallarımızı oluşturdu. Bu kurallarda yardım ettiğimiz hiçbir kimsenin çocuk veya yetişkin fotoğrafı açık adresi adı verilmedi. Eğer büyük bir proje ise onun için gizli bir gurup açıldı taşın altına elini sokanlar sadece her şeyi bildi.

   Ve nezaket öyle güzel işledi ki hiç kimse o kişiye birebir ulaşmadı. Onunla bağlantı kurmadı. Yalnız bir kadına yardım ediliyorsa “biliyor musun ben de sana yardımcı olmuştum” demedi. Ve o kadında hiç kimseye teşekkür etmek zorunda kalmadı. Her  şeyimiz belgeli düzgün ve takipli oluştu.

   İşler giderek büyüdü. Atıl olanları ayırdık, katılımcı insanlarla yola devam ettik.

   İnstagram hesabını afiş niteliğinde kullanıyoruz.  Beğenilerin yüksek olduğu hiç yorum yapılmadığı bir yer oldu… Esas olayın kaynağı kapalı facebook gurubumuzdur. Bütün kadınların bir arada olduğu yer.

   Aydan Tuncayengin; Diğer kadın gruplarından farkınız nedir?

   Filiz Akın; Bizim diğer guruplardan, bu tür sistemlerden farkımız her gelir seviyesi ve her meslek seviyesinden aynı pencereden bakıp farklı farklı yönlere baktığı halde birbirinin elini bırakmayan kadınların olmasıdır. Birbirlerini yermeden, ayrıştırmadan yorum yapabilen ve çözüm üretmeye çalışan kadınlar olmamızdır.

   İyilik bulaşıcıdır lafı zaman içinde kendiliğinden ortaya çıktı.

   Biz bizi biliriz biz bize yeteriz, Çünkü biliriz ki iyilik bulaşıcıdır.

   “İnsan kendi tesadüflerini ve mucizelerini kendi yaratır.” Bütün olgumuz bunun üzerine kurulu.

   Referanslı üye alımı sayesinde din ve siyasetin konuşulmadığı, ötekileştirmenin olmadığı, aynı pencereden farklı yönlere baktığı halde elleri sımsıkı birbirine kenetli, tek yürek kadınlardan oluşan bir topluluğa dönüştük. Üslubumuzdaki saygı ve nezaket ise empati gücümüzü arttırdı.

   Gazetelere haber olan projeler yapan ödüller ve teşvikler alan bir grup haline dönüştük. Yardımlar konusunda kimseden sponsorluk desteği istemedik.

   Grupta herkes polis gibi çalışır. Nerde ne görürler bana bilgi verirler. Kimsenin kapısını çalmadan kendi yağımızla kavrulduk. İşler bir süre sonra olduğundan daha fazla büyüdü bir gün bir öğretmenimiz bize geldi elinde bilgilerle. Bu çıkış noktamız oldu. Okul kütüphanesi için boya istiyordu. Bir boya firmasına talepte bulunmuşlar verilen boyalar alan için yeterli değildi. Yapabilir miyiz dedik ve başardık.

   Türkiye'deki ilk online kermeste satış yapan üyelerimizin bağışlarıyla hazırlanan kütüphane, çocukların katılımıyla açıldı. Van’da bir teyzenin yaptığı banyo lifine İstanbul’dan müşteri çıktı. Elimizi paraya sürmüyoruz kural olarak. Biz böyle 10000 lira para topladık. Türkiye de ilk online kermes yapıldığını da gazeteden öğrendik. Bu başarı bizi kamçıladı.

   Ve anı panosu yaptık bütün bağışçıların adını yazdık. Ve biz ufak ufak daha büyük daha çok ses getirecek daha çok insanın faydalanabileceği projelere girdik.

   Aydan Tuncayengin; Proje hedefleriniz nelerdir?

   Filiz Akın; Önce evde kalan, evinden dışarı çıkamayan, çocuğu olan kadına iş-ekonomi sağlamak, kadının ayakları üzerinde durduğu süreci hayata geçirdiğimizde kadının daha mutlu olacağını düşünüyorum. Bu böyle olunca ücretsiz kurslara başladık. Alışveriş merkezleri ile irtibat halindeyiz onlardan yerler alıyoruz. Sosyal medya kullanım eğitimleri veriyoruz. Her şeyin ücretsiz olmasına çabalıyoruz. Ticaret yok, aksine kazandırmak var.

   Güven oluşturduk diğer kurumlardan farklı olarak yaptığımız şey yaptığımız yardımların doğru yere ulaşmasını sağlıyoruz. Reklamını yapmamıza gerek yok. Çocukların ve mağdur insanların üzerinden reklam yapılmaz. Anne şefkati ve anne empatisi ile yaklaşıyoruz insanlara. Köy okulundaki çocuklara öğretmenin çığlığı ile ulaştık sadece çocukları değil köydeki yaşlıları da giydirdik.

   Aydan Tuncayengin; Grubunuzu kıskananlar, kötülük yapmaya çalışanlar oldu mu?

   Filiz Akın; Çalışmalarımızla ilgili pürüz yaşamadık. Aynı zamanda içimizde görünmeyen,  iyilik peşinde olan erkekler var. Bizi amacımız çözüm üretmek. Kim nedir gibi kişilerle alakamız yok. Birbirimize plaketler verelim, kutlamalar yapalım gibi dertlerimiz hiçbir zaman olmadı, olmayacak.

   Aydan Tuncayengin; Grubun kurucu alt yapısı kaç kişiden oluşuyor?

   Filiz Akın; Yurt genelinde yaklaşık 30 kadar farklı alanda görev alan adminimiz var. Gönüllük esaslı yapılıyor. Hiç art niyet yok. İçimizde her yaştan kadın var. İyi insanlarla yol alıyoruz. Hepimizin özünde iyilik var. “Sizin grubunuza girdikten sonra iyilik duygularımız kabardı. Birilerine iyilik yapmaktan keyif alır olduk” dediler.

   İnsanlar zaman içinde kötü olmayı öğreniyor. Ben hep derim ki “Birine iyilik yapın arkanızı dönün gidin seyredin hayat size neler getiriyor!”

   Kadının gücü ile neler yapılacağını gösteriyoruz. Tiyatro yapalım dedik. Oyunun altından kalkalım dedik. Aktivistlerin yaşadıklarını anlatan bir oyundu. “Başka Bir Dünya İçin Manifesto” adlı oyunda arkada gerçek kişiler, biz onların sesi olduk. İyi şeyler yaptığınız zaman karşılığı da iyi oluyor. Kerry Kenedy oyunun yazarı. Oyun haline getiren Amerikalı Prof. Ariel Dorfman’a ulaştık ve bize teşekkür eden bir mektup gönderdiler. Bizi şaşırttılar ve mutlu olduk. Oyuncular gökkuşağı gibiydi. Ev hanımları da vardı, yönetici kadınlar vardı… Kutlamalarımızı herkesin gelebileceği şekilde yaparız. Gelme imkânı olamayanları getirtiriz. Bir kadın başka ne konuşuyorsa grubumuzda hepsi var. Gerekli olan ortak dildir. Kadınların her sorununa çözüm var bizde.

   Aydan Tuncayengin; Yardımları nasıl planlıyorsunuz?

   Filiz Akın; Sürekli yardımlar yapan bir grup değiliz. Koruyucu ailelik üzerine çalışıyoruz.     Bu konuyu çok önemsiyoruz. Koruyucu aile nasıl olmalı konusunda çok hassasız. Artık çalışmalarımızı Sosyal projelere dönüştürmeyi planladık.

   Eşim beni hep destekledi hep yanımda oldu. Eşimle birlikte mutlu profilim güven verdi. Bende sizler gibiyim dedim hep. Yaşadığım her şey gibi… Hiçbir şey vazgeçilmez değil, çok kafaya takılası değil yaşam…

   İyileri çekmekle güzel oluyor hayat!

   Aydan Tuncayengin; Bu hareketi nereye götürmek istiyorsunuz?

   Filiz Akın; Bir proje olarak başlamadığı gibi bir proje olarak devam etmeyecek. Çünkü kapılar bize kendiliğinden açılıyor.  Bunun için çaba sarf etmiyoruz sadece iyilik yapmaya devam ediyoruz. Yurt içi yurt dışı onlar bizi buluyor.

   Aydan Tuncayengin; Yarattığınız hareketin ışığı birçok yere ulaşıyorsa dikkat çekiyorsunuz demektir!

   Filiz Akın; Biz çok hızlı koşmak istemiyoruz. Kendimizi yeterli görmemiz gerekiyor bir adım öteye zıplamak için. Yalan üzerine yaşam kurulmaz ben herkes gibiyim herkes ben gibi… Doğal olmak olduğum gibi bir kadınım ben. Kendim gibi, Filiz Akın gibi… Herkesin hayatında ne oluyorsa bende de o var. Yaptığımız hareket büyük artık ulaştığımız yerler çözümlere hızla ilerliyor. Fikir birliği halindeyiz. Amacımıza ulaşmak için yasal olan yol ne ise onu uyguluyoruz.

   KHB olarak, sıradan olaylar içindeki mucizeyi yakalıyoruz.

   ****

“Kadınsal Hareketler Bunlar” grubu kimi zaman sonu acı biten, kimi zaman sonu mutlu eden iyilik zincirinin birlikteliğinde güçlü kadınlarından oluşuyor.

   Faydalı projeler sosyal sorumluluk bilinci gelişmiş insanlar aracılığı ile iyiliğe dönüşüyor. Duyarlı insanlarla tanışmak, bağışçılar sayesinde iyilik yapmanın mutluluğunu yaşamak için sosyal sorumluluğun harmanlandığı, iyiliğin karşılığının mutlulukla taçlandığı herkesin kazandığı toplumsal iyiliğe el uzattılar. Uzaklarda bir yerlerde, hiç tanımadıkları birisinin hiç tanımayacakları kahramanı oldular.

 

 

 

   Demek ki “İyilik yapan, iyilik bulur!” Hikâyeler de, iyilikler de burada bitmez!

C:\Documents and Settings\USER\Belgelerim\Downloads\20190322_221411.jpg

 

 



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

'Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin'

Ünlü oyuncu Aslı Enver ile eşi Berkin Gökbudak tatile çıktı. Bir mekanda çekildiği kareleri sosyal medyadan paylaşan Aslı Enver, pozuna "Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin" not...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Doğada vakit geçirmek cilde olumlu etki ediyor

Araştırmacılar, doğada vakit geçirmenin bağırsak ve cilt sağlığı ile yakından ilişkisini inceleyerek, yeşil alanların insan mikrobiyotasını artırdığı sonucuna ulaştı."Environmental International" isimli dergide yayımlanan makalede, araştırmacılar, ABD ve Avrupa'da kaleme alınan 20 çalışmayı inceleyerek doğa ile insan sağlığı arasındaki yakın bağı ele aldı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR