DİSK Kendi İşçisini Kapı Önüne Koydu
Ege'nin Sesi-Ulaş Üstündağ/DİSK-Genel-İş yönetimi tarafından işten çıkartılan Oya Baydak DİSK Genel Merkezi önünde bir basın açıklaması yaparak yaşadığı durumu protesto etti. Oya Baydak'ın basın açıklamasına direnişte olan Sarıyer Belediyesi İşçileri de destek verdi. Basın açıklaması sırasında 'Kahrolsun Patron Sendikacılığı; Oya Baydak Yalnız Değildir; Direne Direne Kazanacağız; Sendikalar İşçilerindir; Patron Sendikacıları İstifa Etmelidir.”sloganları atıldı.

Oya Baydak basın açıklamasından sonra da DİSK binası önünde direniş çadırı kurdu. Oya Baydak yaptığı açıklamada işini geri istediğini belirterek: Düzenin yasalarını bir kenara bırakalım; işçilerin işten atılmasının koşullarını işçi sınıfının mücadelesi belirlemiştir. ihbarcılık,ahlaksızlık, muhbirlik, işbirlikçilik bunların dışında hiçbir nedenle işçi işten atılamaz. Ama, sendikacı olduğunu iddia eden Kani Beko ve sendika yöneticileri, bir emekçiyi işten attılar.' dedi.

OYA BAYDAK’IN BASIN AÇIKLAMASI METNİ:
İŞİMİ İSTİYORUM.
İŞİM VE EKMEĞİM İÇİN DİRENİYORUM.
GENEL – İŞ VE DİSK BAŞKANI KANİ BEKO İŞÇİ SINIFINDAN
ÖZÜR DİLEMELİ VE İSTİFA ETMELİDİR!
Ben Oya BAYDAK. Genel – İş Avrupa Yakası Bölgesinde çay ve temizlik işlerinde çalışmaktaydım. Ancak 1 hafta önce Genel – İş Genel Başkanı ve DİSK Başkanı Kani Beko ve Genel-İş Genel Sekreteri Remzi Çalışkan’ın imzaladığı yazıyla işten atıldığım bildirildi. Gösterilen bir gerekçe yoktu. Elime çıkış kağıdım tutuşturuldu. Bu bir utanç belgesidir. Devrimciler Kani Beko’ya ve diğer Genel – İş yöneticilerine PATRON SENDİKACISI dediklerinde kızıyorlardı. Neden kızıyorlar? Sanki bir şirketin yöneticileri işçisini işten atıyor? Bu sendikacılar kendini ne sanıyor?
Düzenin yasalarını bir kenara bırakalım; işçilerin işten atılmasının koşullarını işçi sınıfının mücadelesi belirlemiştir… ihbarcılık,ahlaksızlık, muhbirlik, işbirlikçilik… Bunların dışında hiçbir nedenle işçi işten atılamaz. Ama, sendikacı olduğunu iddia eden Kani Beko ve sendika yöneticileri, bir emekçiyi işten attılar.
Soruyorum;
Çalışan işçisini işten atan biri nasıl sendikacıdır? İşçisini işten atan biri başka işçilerin haklarını nasıl savunacak? Nasıl koruyacak? Nasıl işçilerin hakları için mücadele edecek?

İşçileri işten patronlar atar. Kani Beko ve yönetim kurulu arkadaşları PATRONDUR.
Benim işten atılma nedenim: Bu patronlar itiraf edemeseler bile ben söyleyeyim; kendilerini eleştirmiş olmamdır. Kendilerini eleştirdiğim için işten atıldım. Tekrar soruyorum; bunlar sendikacı mı patron mu, padişah mı? Eleştiriden muaf olduklarını mı düşünüyorlar? Kendilerini eleştirilemez olarak mı görüyorlar? Tabi ki eleştireceğiz, eleştireceğim. Gördüğüm her yanlışı söyleyeceğim. Eleştiri olmazsa yanlış görülemez. Herkesin demokrasi gereği düşüncelerini açıklama hakkı vardır.
Kani Beko ve arkadaşlarının suç tarihi ciltler dolusudur. Tarihleri işçi sınıfına düşmanlık tarihidir.
Şişli Belediyesinde işçileri belediye başkanına sattılar. İşçiler kendilerine karşı direnmek ve açlık grevi yapmak zorunda kaldı. Bu utanç onlara aittir.
DİSK ve Genel – İş Sendikasının eski başkanı Erol Ekici’yi “illegal örgüt üyesi” diye mahkemeye ihbar ettiler.
İzmir Büyükşehir Belediyesinde işçilerin taşerona devredilmesini izlediler.
İzmir Büyükşehir Belediyesinde işçiler grev kararı aldıkları halde grevi, direnişi sattılar. Hakem Kurulunun kararını işçilerden saklayarak tam grev başlarken işçileri sattılar. Bundan dolayıdır ki işçiler tarafından dövüldüler.
İstanbul Avrupa Yakası bölge başkanının işine son verdiler. Bölge başkanı kapılarının önünde açlık grevi yapmak zorunda kaldı. Bölge başkanının 80 gün süren açlık grevini seyretme onursuzluğu onlara aittir.
Genel kurullarında devrimcilere saldırmışlardır.
Devrimcilerin karşısına genel kurul salonlarında polis çağırmışlardır.
Beşiktaş Belediyesinde taşerona geçmemek için direnen işçileri satıp belediye ile anlaşarak işçileri taşerona devrettirdiler. Avuntuları işçilerin kazanılmış haklarıyla taşerona devredilmesi oldu.
Sarıyer Belediyesinde Genel – İş üyesi işçilerin belediye başkanı baskısıyla istifa ettirilmelerini örgütlediler.
Sendikadaki devrimcileri sürdüler, pasif görevlere atadılar.
DİSK’in dinlenme tesislerini devrimcilere kapattılar.
1 Mayısta çatışan işçileri, devrimcileri, halkı bırakıp kaçtılar.
Portakal gazı kanser yapıyor diye eylem alanlarından kaçmışlardır.
GREİF fabrikasında direnen işçileri sattılar. Patronla işbirliği yaptılar.
Sendikaya üye olmak isteyen işçilerin üyelik taleplerini ret ettiler.
Metal işçilerinin grevini devlet ve patronla anlaşarak sattılar. İşçiler ölümüne direnmeye hazır olduklarını söyledikleri halde masa başı oyunlarıyla işçileri sattılar ve direnişi söndürerek bitirdiler.
Genel – İş yöneticileri ve DİSK yönetimi çürümüştür. İşçi düşmanı patron olmuşlardır. Binlerce liralık maaşları, makam arabaları, lojmanlar çürümenin sonucudur. İşçileri için asgari ücret düzeyinde toplu sözleşmeler yaparken kendileri 6-8 bn lira maaş alıyorlar. Makam arabaları her geçen sene daha lüks hale geldi. Bu çürümenin sonucudur. İşçileri satmanın ödülüdür. O kadar çürüdüler ki her sene anmasına katıldıkları Kemal Türkler’in fotoğrafını tuvaletlerinin kapısına astılar. Faşizmin katlettiği bir sendika önderinin fotoğrafını asabilecekleri bir yer bulamadılar mı? Ayıptır, ayıp. UTANIN. Mezarına gittiğiniz Kemal TÜRKLER’den utanın.
Ama işçi sınıfı bu asalakları daha fazla taşımayacak. Bursa’dan başlayıp diğer kentlere yayılan işçi direnişleri bunu göstermiştir. İşçiler artık patrona, devlete ve sendikaya karşı direnmektedir.
Ben de patrona, patron sendikacılarına karşı direniyorum. İşimi istiyorum.
Talebim;
- Kazanılmış haklarım korunarak işime iade edilmem,
- Kani Beko ve diğer yönetim kurulu üyelerinin işçi sınıfından yedikleri tüm haltlar için özür dilemeleri VE İSTİFA ETMELERİ.
Bu direniş sadece işe dönüş direnişi değildir. Onur direnişidir. Bu nedenle talebim hem işe iade edilmem hem de patron sendikacılarının haklarını çaldıkları işçilerden özür dilemeleridir. Biliyorum ki direniş uzun sürecek. Ben kararlıyım.
Bu direniş hesap sorma direnişidir. Bizi sömüren, satan patron sendikacılarından hesap sorma direnişidir. Tarih tanıktır ki kazanacağım. Biliyoruz ki direnenler kazanır. Yaşasın direniş, yaşasın zafer.
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Yeni yıla sayılı günler kala Körfez’de blues gecesi
İzmir Büyükşehir Belediyesi, yeni yıla sayılı günler kala kentin kültür ve sanat yaşamına renk katan etkinliklerine devam ediyor. 27 Aralık’ta düzenlenecek “Blues on Blues” etkinliği, İzm...
İzmir Uluslararası Mizah Festivali Efes Selçuk’ta Başlıyor
Festival, 20 Aralık Cumartesi günü saat 18.00’de Selçuk Efes Kent Belleği’nde yapılacak açılış töreni ile başlayacak. Açılışta Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Kültürl...
Eski AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık tahliye edildi
Eski AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, cumhurbaşkanına hakaret suçundan 2 yıl 5 ay 5 gün hapis cezasına çarptırıldı. Kocabıyık tahliye edildi. “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıy...
Türk Kızılay Şube Kurultayı’nda Urla’ya Gurur Veren Büyük Başarı
Türk Kızılay Genel Merkezi tarafından, iyiliğin birleştirici gücünü vurgulayan “Birlikten İyilik Doğar” sloganıyla düzenlenen 2025 Şube Kurultayı, Türkiye’nin dört bir yanından Kızılay şu...
En uzun gece olacak, İzmirliler koşacak
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 21 Aralık’ta yılın en uzun gece koşusu düzenlenecek. İzmirliler 6 buçuk kilometrelik koşuda en uzun geceyi ışıklarıyla aydınlatacak. Kayıtlar 19 Ara...
Menemen Belediyesi binlerce fidan dikti
Menemen Belediyesi, yeni doğan bebekler için hazırladığı "İyi ki doğdun bebek" setlerini armağan ettiği bebeklerin aileleriyle birlikte Yahşelli'de fidan dikme etkinliği düzenledi. 5 bin ...
Aliağalı Yüzücüler İzmir’de Zirveye Kulaç Attı
4x50 metre Serbest Bayrak yarışında Naz Marangoz, Eflin Çelik, Sıla Küçükvardar ve Deniz Altay’dan oluşan kız takımı İzmir üçüncüsü oldu. 4x50 metre Karışık Bayrak yarışında ise Öykü Öz, ...
Airsoft Tutkunları İzmir’de Buluştu
Etkinlik kapsamında katılımcılara airsoft hobisi anlatıldı, kullanılan ekipmanlar tanıtıldı; bunun yanı sıra katılımcılar etkinlikler ve yarışmalarla hem yeteneklerini sınadı hem de keyif...
‘’Aslan; sosyal konutta bize öncülük etti’’
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil TUGAY, aralarında önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, önceki dönem Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, eski milletvekille...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Nesrin Cavadzade pencere önünde bornozuyla şov yaptı
Oyuncu Nesrin Cavadzade, önceki gün Instagram'da paylaştığı fotoğraflarla ortalığı sarstı. Pencere önünde bornozuyla şov yapan Cavadzade'nin "İlaçtır" notuyla paylaştığı fotoğraf binlerce...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
En uzun boylular bu şehirde yaşıyormuş
Erkeklerde ortalama 1.74, kadınlarda 1.60 metre. Bunun sebebi ise genetik, beslenme ve coğrafya... İşte en uzun ve en kısa boyluların yaşadığı şehirler... Türkiye’de yapılan yeni bir araştırmayla şehirlerin boy ortalamaları ölçüldü. Detaylı incelemede Türkiye’de erkeklerin ortalama boyu 1.74, kadınların ortalama boyu ise 1.60 metre olarak belirlendi.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.