Yukarı
417153

Yaşlılıkta susuzluk tehlikesi: Beyin neden uyarı vermiyor?

12 Aralık 2024 12:50

Yaşlı bireylerde susuzluk hissinin azalması ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Prof. Dr. Mehtap Kaçar, yaşlılıkta su tüketiminin azalmasının nedenlerini ve bunun olası sonuçlarını açıkladı.

Prof. Dr. Mehtap Kaçar, yaşlılıkta su tüketiminin önemine ilişkin bilgi verdi.

‘SU VÜCUDUN DÜZGÜN ÇALIŞMASINI SAĞLAR’

“Su yaşamın kaynağıdır. Bu nedenle su tüketimini diğer bütün gıdalardan ayrı bir yerde konumlandırmak gerekir” diyen Prof. Dr. Kaçar, “Vücudumuzun yüzde 60’ı sudan oluşmaktadır. Su vücudumuzdaki hücrelere besin ulaştırmaya yardımcı olur, vücut sıcaklığını ve kan basıncını düzenler, enfeksiyonları önler ve organların düzgün çalışmasını sağlar. Bu nedenle, iyi su içen yetişkinlerin daha sağlıklı görünmesi ve daha az kronik rahatsızlık geliştirmesi şaşırtıcı değildir” ifadelerini kullandı.

‘YAŞLILIKTA SUSUZLUK HİSSİ AZALIYOR’

Yaşlı yetişkinlerin yeterince su içmekte zorluk çektiğine değinen Prof. Dr. Kaçar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu sorunun temel nedeni, susuzluk hissinin yaşla birlikte azalmasıdır. Susuz kalmak vücutta dehidratasyona yani vücut suyunun azalmasına yol açar. Fizyolojik olarak bu durum beynimizdeki susuzluk merkezini uyararak susuzluk hissetmemize ve yine beynimizin vücudumuzun ilgili bölgelerine gönderdiği uyarılar ile su içme davranışını gerçekleştirmemize neden olur. Ancak yaşlanma ile birlikte sinir sisteminin bu işlevi de zayıflıyor ve yaşlılar susadıklarını hissettiklerinde, büyük ihtimalle zaten uzun bir süredir susuz kalmış oluyorlar. Diğer nedenler de susuzluk hissettiğinde yutak ve boğaz kaslarındaki zayıflamalar nedeniyle suyu güvenli bir biçimde içmelerinin de mümkün olmaması, demans, diyabet gibi hastalıklarının olması veya kullandıkları ilaçlar nedeniyle su atılımının artmış olmasıdır.”

‘KRONİK RAHATSIZLIKLARI KÖTÜLEŞTİREBİLİR’

 Susuzluğun belirtilerine ilişkin konuşan Prof. Dr. Kaçar, şunları söyledi:

“Susuzluğun belirtileri arasında koyu sarı renkte idrar, halsizlik, yorgunluk, düşük tansiyon, baş dönmesi, sinirlilik, gerginlik, bilinç bulanıklığı, yakın hafızada kayıplar, ağız kuruluğu, kabızlık ve kas krampları bulunur. Uzun süre susuzluk olması yaşlılarda kronik rahatsızlıkları kötüleştirebilir veya yaşlılar için daha ciddi sağlık sorunları yaratabilir. Örneğin; pıhtı oluşumu, sıcak çarpması, böbrek taşları, kan hacminde azalma, safra kesesi taşları, elektrolit dengesizliğinden kaynaklanan epilepsi nöbetleri, şok, idrar yolu enfeksiyonları.”

GÜNLÜK SU TÜKETİMİ MİKTARLARI

Günlük su tüketimi miktarlarından bahseden Prof. Dr. Kaçar, şöyle anlattı:

“Susuzluğu önlemek için, gün boyunca kademeli olarak sıvı tüketilmelidir. Erkekler günde ortalama 15 su bardağı, kadınlar ise 12 su bardağı su içmelidir. Bu miktar yaşa, cinsiyete, havanın sıcak olup olmamasına, fiziksel aktiviteye bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Yaşlılar için önerilen su tüketimi miktarı değişir, ancak genellikle vücut ağırlıklarına göre su içmeye çalışmalıdırlar. Örneğin, 67 kg ağırlığında bir yaşlı birey günde 1500-2250 mililitre su içmeyi hedeflemelidir.”

‘AİLE DESTEĞİ ÖNEMLİ’

Yaşlıların susuz kalmasını önlemede ailelerin ve profesyonel bakıcıların önemli rol oynadığını belirten Prof. Dr. Kaçar, şu önerilerde bulundu:

“Daha fazla su içmelerini sağlamak zor olsa da, meyveler, şekersiz içecekler veya dondurulmuş atıştırmalıklar gibi yeni sıvı-su kaynakları sunarak yaratıcı olabilirsiniz. Yaşlınızın yanına bir su şişesi koyun, böylece gün boyunca sık sık yudumlayabilirler ve günlük tüketilen miktarı takip etmek kolaylaşır. Eğer soğuk su içmeyi tercih ediyorsa buzdolabında bir sürahi suyu hazır bulundurun. Suya limon, taze nane yaprağı ekleyerek daha lezzetli hale getirebilirsiniz. Öğle yemeğinde veya atıştırmalık olarak ev yapımı çorbalar veya sıvı içecekler tercih edebilirsiniz.

Özellikle sıcak havalarda hem suyu hem de meyveyi birleştiren smoothie’ler, limonata veya kompostolar yapılabilir. Yaşlı kişinin ilaçla birlikte bir bardak su içmesini sağlayın. Şekerli içecekleri suyla değiştirin. En sevdiği içeceği bulun. Kavun, çilek, turunçgiller, marul, domates, biber ve salatalık gibi su içeriği yüksek meyve ve sebzeleri tüketin. Kadınlar için günde bir, erkekler içinse iki içkiyle alkolü sınırlayın. Çay-kahve tüketimini günde 1-2 fincan ile sınırlayın. Saatinizi saatlik su molası için ayarlayabilirsiniz ve yemeklerle veya atıştırmalıklarla her zaman su için. Bir su içme rutini oluşturun.”

‘ASPİRASYON İÇİN ÖNLEM ALIN’

Yaşlı bireylerde aspirasyon (gıdaların soluk borusuna ve akciğere kaçması) riskinin dişlerin kaybı, yaşlanma ile ilişkili olarak çiğneme ve yutak kaslarında güç ve koordinasyon kayıpları, sinir iletiminde bozulmalar ve var olan diğer kronik hastalıkları nedeniyle arttığını, aspirasyonun belirtilerini takip etmenin ve önlem almanın da önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kaçar, sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Eğer kişi yeme içme sırasında öksürük, boğulma hissi, öğürme, kusma gibi belirtiler gösteriyorsa ve sık sık boğazını temizleme ihtiyacı duyuyorsa büyük ihtimalle gıdaları aspire ediyordur. Yemek yerken ve özellikle su içerken aspirasyon riskini en aza indirmek için şu önlemler alınabilir:

Su içerken pipet kullanmak, su içerken başı hafifçe öne eğmek, genel olarak yavaş yemek ve içmek, yemek yerken ya da su içerken konuşmamak ve başı çevirmemek, yemek yiyip içerken telefonla konuşmak veya televizyon izlemek gibi dikkat dağıtıcı şeylerden kaçınmak gibi bazı davranış değişiklikleri kazandırılmalıdır. Diğer yandan yemeği küçük, lokma büyüklüğünde parçalara bölerek yemek, yutmadan önce iyice çiğnemek, yemek yedikten veya bir şeyler içtikten sonra en az 1 saat dik pozisyonda durmak, ince çorbalar yerine daha yoğun kıvamlı çorbalar tercih etmek de faydalı olacaktır.”

Sözcü



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Kas gücü ile ilgili çarpıcı araştırma! Riski yarı yarıya indiriyor

Yeni bir araştırmaya göre, fiziksel zindelik ve kas gücü, kanser hastalarının ölüm riskini neredeyse yarıya indirebilir. Bu bulgular, hastalara özel egzersiz planlarının hayatta kalma ora...

Erkekler kadınlara göre neden fazla uzadı?

İngiltere'de yapılan bilimsel bir araştırma, erkeklerin geçen yüzyıldaki boy artışının kadınlarınkinden iki kat fazla olduğunu ortaya koydu. Peki, bu farkın arkasında hangi faktörler var?...


Pandemi sonrası bilimsel güven sarsıldı mı?

Pandemi sonrasında dünya bilime ne kadar güveniyor? Zürih Üniversitesi ve ETH Zürih'in ortaklaşa yürüttüğü kapsamlı bir araştırma, 68 ülkeden 72 bine yakın katılımcıyla pandemi sonrasında...

Göğsünüzü soğuktan koruyun

Kış aylarında kalp ve akciğer hastalıklarına bağlı hastane başvuruları ve yatışları artıyor. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ali Vefa Öztürk, ‘‘Ani kalp krizine ya da kalp krizini taklit ed...


Bağışıklığı güçlendiren reçeteler

Bugünlerde grip ve diğer solunum yolu enfeksiyonlarına karşı bağışıklığı güçlü tutmak önemli. Bunun en etkili yolunun dengeli beslenme olduğunu hatırlatan Diyetisyen Büşra Deniz Kizir, sa...

Covid-19 aşıları bunama yapar mı?

Covid aşılarının beyin sağlığına etkilerinin vatandaşların kafasını meşgul eden, sosyal medyada sıkça tartışılan ve bilimsel araştırmaların da dikkatle incelediği bir konu olduğunu belirt...


Kışın haftada kaç kez banyo yapılmalı?

Düşük sıcaklıklar, duş alma sıklığı ve suyun sıcaklığı konusunda değişiklikler yapmamıza yol açar. Ancak, soğuk mevsimlerde duş almak yalnızca hijyen değil, sağlık açısından da dikkat edi...

Sağlıklı beslenme alışkanlıkları için üç pratik yöntem

Doktor ve yazar Dr. Chris van Tulleken, çocuklara sağlıklı beslenmeyi öğretmenin üç basit yolunu paylaştı. Özellikle çocuklarda artan obezite oranları karşısında endişe duyan van Tulleken...


Kış depresyonuyla nasıl başa çıkabilirsiniz?

Kış mevsiminde güneş ışığının azalması, melatonin ve serotonin gibi beyin kimyasallarını etkileyerek depresyona yol açabilir. Ayrıca D vitamini eksikliği, bu belirtileri daha da kötüleşti...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Murat Boz yatırımlarını açıkladı

“İlk önce oturduğum evi aldım, 2008 senesiydi. Sonra yatırım için ev almaya başladım. Konserlerin dışında pasif gelirim var. Ben sadece Bitcoin’ciyim. Herhangi bir altcoin’e yatırım yapmı...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Kas gücü ile ilgili çarpıcı araştırma! Riski yarı yarıya indiriyor

Yeni bir araştırmaya göre, fiziksel zindelik ve kas gücü, kanser hastalarının ölüm riskini neredeyse yarıya indirebilir. Bu bulgular, hastalara özel egzersiz planlarının hayatta kalma oranlarını artırabileceğini öne sürüyor. Araştırma, özellikle ileri evre kanser hastalarında yaşam beklentisini artırmaya yönelik önemli ipuçları sunuyor.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR