Yukarı
237209

Karaburun'da Kurulan Res'ler, Kıl Keçilerinin Otlak Alanlarını Bitirdi

11 Şubat 2019 12:22

İzmir'in Karaburun ilçesinde, geçimini kıl keçileri ile sağlayan köylüler, dağlarda kurulan Rüzgar Enerji Santralleri'nden (RES) dert yanıyor. RES'ler yüzünden otlak kalmadığını, bu nedenle yaşadıkları yerleri terk ettiklerini söyleyen çobanlar, her yıl hayvanlarını otlatacak alanlar aradıklarını, keçilerin süt veriminin düştüğünü ve hayvanların düşük yaptığını belirtti. Köylüler, bu durumun devam etmesi halinde hayvancılığı bırakmak zorunda kalacaklarını vurgulayarak, endişelerini aktardı.

İzmir'in koyları ve dağları ile ilgi çeken ilçesi Karaburun'da yaşayanlar, Yarımada'da RES kurulması için verilen üretim lisanslarına tepkili. Karaburun Kent Konseyi'nce hazırlanan rapora göre, 415 kilometrekarelik Karaburun'un yüz ölçümünün yüzde 71'i, 6 firmaya RES proje sahası olarak tahsis edildi. Bunun da Yarımada'nın neredeyse tüm dağlık alanlarını kaplayacak ölçüde olduğu belirtiliyor. Yarımada'da RES yatırımı planlanmayan tek bölge ise yüzde 13'lük alana yayılan Bozdağ (Akdağ) kütlesi. İlçede bu kadar çok RES projesine onay verilmesi, geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayanların tepkisine neden oldu. Özellikle Karaburun Yarımadası'nın simgesi haline gelen kıl keçisinin yetiştiricileri, kurulan rüzgar türbinleri nedeniyle otlak bulma konusunda büyük sorun yaşıyor. Kıl keçilerinden elde ettikleri kopanisti, kelle ve deri tulum peynirini satarak, geçimlerini sağlayan köylüler, kurulan RES'ler yüzünden hayvanların sütünün azaldığını, gebe kalan keçilerin de çok fazla düşük yaptığını kaydetti.

'HAYVANLARI OTLATACAK MERA ARIYORUZ'

Bölgede 9 yaşından beri çobanlık yaptığını anlatan Yusuf Arıcı (60), Karaburun'un Yaylaköy Mahallesi'nde yaşadıklarını, burada hayvanlara rahatlıkla baktıklarını; ancak RES'ler kurulduktan sonra oturdukları yeri terk ederek, daha merkezi konumda olan Karareis Mahallesi'ne göç ettiklerini söyledi. 4 yıldır kış aylarında bu mahalleye, yaz aylarında ise ilçeden daha uzakta olan Bozdağ Mahallesi'ne giderek, hayvanlarını otlatabilecek meralar aradıklarını dile getiren Arıcı, "Bizim geçim kaynağımız hayvancılık. Bir taraftan birileri hazine arazilerini kiralıyor. Diğer taraftan RES'ler kuruluyor. Meralarımız kısıtlandı. Bizim köyümüz 15- 20 aile hayvancılık ile geçimini sağlıyor. 7- 8 sürü var, bu sürülere bakanların 14- 15 okuyan çocuğu var. Bu hayvanlar olmasa biz bu çocukların geleceklerini nasıl kurtaracağız? Otlak alanlar sürekli daralıyor, meralar kısıtlı. O nedenle köyü terk ettik" dedi.

Böyle devam ederse en kısa zamanda hayvancılıktan vazgeçeceklerini de belirten Yusuf Arıcı, "Zaten yem fiyatları aldı başını gitti. Mera da yok. Nerede barınacağız, ne yapacağız? Hayvanları nerede doyuracağız? Önceki yıl 760 keçi vardı, bu yıl sayı 500'lere kadar düştü. Çünkü meralar azaldı, bu nedenle bakamıyoruz. 200'ün üzerinde oğlak var ama bakamayacağımız için bunları mayıs veya haziran aylarında satacağız. Çünkü onları otlatmak için mera yok" diye konuştu. 

'AHIRIMIZIN ÖNÜNE DİREK DİKTİLER'

Yusuf Arıcı'nın amcasının eşi olan ve kıl keçisi yetiştiriciliği ile geçimini sağlayan Necla Arıcı (59) ise RES'lerden çıkan tozların otlara ve ağaçlara bulaştığını, bunu yiyen hayvanların da hastalandığını söyledi. Arıcı, "Bizim hayvanlarımız hasta oluyor. Meralar azaldı. Şimdi meraları kiralıyorlar. Bizim hayvanlarımızı otlatacak alanlarımız kalmadı. Biz de mecburen ekmek parası için evimizi, yurdumuzu terk ediyoruz. Yaylaköy'den Karareis'e geldik. RES'ler çalışıyor. Yağmur yağmadığı zaman çok fazla toz oluyor" dedi.

Yemlerin çok pahalı olduğunu ve yem alamadıklarını belirten Arıcı, "Dağlara RES'leri diktiler, ahırlarımızın önüne kadar direk diktiler. Biz nereye gidelim? Biz de isteriz evimizde, yuvamızda oturmayı. Çocuklarıma hasretim ben. Onlar okusun, diye biz burada çile çekiyoruz. Köy yerinde 500 lira kira ödüyoruz. Buradan çıkıyoruz, çadırda kalıyoruz. Bir naylonun içerisinde yaşıyoruz" diye konuştu.

'TOZ, OTA BULAŞIYOR'

Evli ve 2 çocuk babası Özgür Aynalı (32) da çocukluğundan itibaren yaptığı bu işin, şimdilerde çok zor hal aldığını, dağların bir kısmını taş ocaklarının diğer kısmını ise RES'lerin kapladığını söyledi. Yem fiyatlarının yüksek olduğunu ve yem alamadığını, bu nedenle yem yemesi gereken oğlakların henüz annelerini emdiklerini kaydeden Aynalı, "Hayvanlarımızı otlatacak yerimiz kalmadı. Devlet destek veriyor ama yem yüksek. Oğlaklara yem vermem lazım ama yem fiyatları yüksek ve alamıyorum. Böyle olunca oğlaklar annelerinden emdiği ile idare ediyor" dedi. Çevrede bulunan mermer ocağından taş kestiklerini ve oradan çıkan tozun hayvanları etkilediğini vurgulayan Aynalı, şunları söyledi:

"Toz ota bulaşıyor, hayvan bunu yiyince zehirleniyor. Eğer bunu fark etmezsek hayvan ölüyor, fark edersek ilaçlar ile kurtarıyoruz. RES'ler otlak alanları çok fazla azalttı. Gidebileceğimiz yer neredeyse kalmadı. Bulduğum yere geliyorum, burada da siteler var. O sitelerde yaşayanlar rahatsız oluyor, şikayet ediyor. Çok sıkıntıdayız. İzmir dışından geliyorlar, dağlara RES kuruyorlar, taş ocağı açıyorlar. Bu nedenle hayvanlarımızdan gerekli verimi alamıyoruz. Sütleri çekiliyor, gebelikte azalmalar oluyor."



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Eski AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık tahliye edildi

Eski AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, cumhurbaşkanına hakaret suçundan 2 yıl 5 ay 5 gün hapis cezasına çarptırıldı. Kocabıyık tahliye edildi. “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıy...

Türk Kızılay Şube Kurultayı’nda Urla’ya Gurur Veren Büyük Başarı

Türk Kızılay Genel Merkezi tarafından, iyiliğin birleştirici gücünü vurgulayan “Birlikten İyilik Doğar” sloganıyla düzenlenen 2025 Şube Kurultayı, Türkiye’nin dört bir yanından Kızılay şu...


En uzun gece olacak, İzmirliler koşacak

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 21 Aralık’ta yılın en uzun gece koşusu düzenlenecek. İzmirliler 6 buçuk kilometrelik koşuda en uzun geceyi ışıklarıyla aydınlatacak. Kayıtlar 19 Ara...

Menemen Belediyesi binlerce fidan dikti

Menemen Belediyesi, yeni doğan bebekler için hazırladığı "İyi ki doğdun bebek" setlerini armağan ettiği bebeklerin aileleriyle birlikte Yahşelli'de fidan dikme etkinliği düzenledi. 5 bin ...


Aliağalı Yüzücüler İzmir’de Zirveye Kulaç Attı

4x50 metre Serbest Bayrak yarışında Naz Marangoz, Eflin Çelik, Sıla Küçükvardar ve Deniz Altay’dan oluşan kız takımı İzmir üçüncüsü oldu. 4x50 metre Karışık Bayrak yarışında ise Öykü Öz, ...

Airsoft Tutkunları İzmir’de Buluştu

Etkinlik kapsamında katılımcılara airsoft hobisi anlatıldı, kullanılan ekipmanlar tanıtıldı; bunun yanı sıra katılımcılar etkinlikler ve yarışmalarla hem yeteneklerini sınadı hem de keyif...


‘’Aslan; sosyal konutta bize öncülük etti’’

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil TUGAY, aralarında önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, önceki dönem Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, eski milletvekille...

“Meclis’in verdiği bütçeyi başarısız operasyonlarda harcıyorsunuz!”

Konuşmasında suça sürüklenen çocuklar, polis intiharları, uyuşturucuyla mücadele, organize suçlarla mücadele ve yasa dışı göç ve Suriyelilerle ilgili konulara değinen CHP’li Bakan, “İçind...


Fibonacci Robot Olimpiyatlarında Aliağa’dan 3 Dünya Birincisi

Aliağalı gençler, İtalya’nın başkenti Roma’da düzenlenen Fibonacci Robot Olimpiyatlarında tarihi bir başarıya imza atarak üç farklı kategoride dünya birinciliği kazandı. Aliağa Belediye B...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Aslı Bekiroğlu'ndan eleştirilere yanıt: Adamlar bana çullanmıyor!

Aslı Bekiroğlu'nun bir platform dizisindeki iç çamaşırlı görüntüleri çok konuşulmuştu. Oyuncu, gelen tepkilere cevap verdi. Sayısız projede yer alan oyuncu Aslı Bekiroğlu, bir platform di...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Organları aktif zehirleyen 4 yiyecek!

Ünlü kalp cerrahı Dr. Jeremy London dikkat etmeden tüketilen bazı gıdaların vücudu dolayısıyla organları aktif olarak zehirlendiğini söylüyor. Doktora göre bu gıdalar, düzenli tüketildiğinde organlara ciddi zarar veriyor ve alışkanlıklar acilen sorgulanmalı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR