Aliağa adayı Güç’ten ‘Halkçı projeler’

İki dönemdir MHP’li Serkan Acar tarafından yönetilen Aliağa’da bu dönem CHP’nin adayı zaferi göğüsleyebilecek mi? CHP’nin genç adayı Çağatay Güç’e partisini yerelde iktidar taşırsa neler yapacağını sorduk. CHP’li Güç, “Aliağamızın zenginliklerinden herkesin faydalanması gerektiğini düşünüyoruz ve bu sorumlukla projelerimizi üretiyoruz. Halk ekmek, halk lokantaları, sosyal tesisler, belediye kreşleri gibi projelerimizin hepsi de bu öncelik göz önünde bulundurularak üretilmiş projeler. İnsanlarımızın hem sosyal yaşamı hem de ekonomik yaşamlarını ilerletecek, ferahlatacak projelerimizi gerçekleştireceğiz”

Adaylık belirlenmesi sürecinde geçtiğimiz yıllardaki gibi ayrışma olmadı. Sizin adaylığınızın açıklanmasıyla etrafınızda örgütü de birleştirdiniz. CHP il ve ilçe örgütüyle ilişkiniz nasıl?

Bu dönemle alakalı konuşmam gerekirse, beni Aliağa halkı içselleştirmiş durumda. İnsanlar ailesinden biri olarak görüyor. Dolayısıyla parti içerisindeki huzursuzluklar da bu güvenle giderilmiş oluyor. Parti içerisinde birleştirici güç olmamın sebebi de bu.

Cemil Tugay, İzmir projelerini açıkladı. O projelerde Aliağa’ya dair de vaatler vardı.  Cemil Tugay ile ilişkileriniz nasıl? Projeleriniz de denk giden yanlar olacak mı? Aliağa’ya nasıl yansıyacak?

Cemil başkan çok değerli bir insan. Gayet samimi ikili ilişkilerimiz var. Benim yaptığım her görüşmede her değerlendirmemi dikkate alıyor ve hayata geçireceği projelerde de yer veriyor. Aliağa’yı kendi tanıtım toplantısında da iki proje ile dile getirdi. İki defa dile getirilen tek ilçemiz de Aliağa oldu. Birincisi otopark yapacağını dile getirdi ve bize söz verdiğini belirtti. İkincisi Büyükşehir’e ait olan Eşrefpaşa Hastanesi’nin meslek hastalıklarına polikliniğini burada kuracaklarını söyledi. Aslında bu fikri beraber konuştuk. Burada hastane sorunu olduğunu kendisine iletmiş ve imkan varsa Aliağa’da yapılmasını rica etmiştik. Bu süreç bir iki hafta içerisinde olgunlaştı ve tanıtım toplantısına da yansıdı. Bu gelişmeler tabi bizim için mutluluk verici. Bazı eksiklikler, büyükşehirin yapması gereken işler dikkate alınıyor. Aliağa için çok kıymetli bir şey. Büyükşehir belediye başkanının bu kadar önem vermesi kıymetli bir durum.

Tabi ki aynı dünya görüşü belediyecilik anlayışındaki insanların ortak bir dili tutturması etkili olacaktır diye düşünüyorum. Ancak ben sadece bu durumla da gelişmenin olacağını düşünmüyorum. Kendi iletişim gücüme de inanıyorum. Diğer kamu kurumlarını da ilgilendiren sorunlarımızda iletişimle çözüleceğine inanıyorum.

Siz de projelerinizi açıkladınız. Vizyon projeniz var mı?

Şu anda ağır bir ekonomik kriz var. Vizyon projesi dediğimiz şey, itidalli olup boşa yatırım yapmamaktır. Ben Aliağa’daki insanların kalkınmasına yönelik projeler planlıyorum. Yapısal ve sosyal projelerimiz var ama sosyal projelerimiz ağırlıklı. Yapısal projelerimiz de kalkınmaya yönelik. Örneğin en çok önem verdiğim yapısal projelerimizden biri de Fuar ve Sergi alanları projemiz. İzmir’in güney bölgesinde böyle bir alan var ama kuzey bölgesinde böyle bir alan yok. Aliağa çok büyük bir sanayi kenti, bu sanayi kentinde fuar alanının açılması Aliağa’daki kalkınmaya yüzde yirmi artı katacağını düşünüyorum. Uluslararası tanınırlık, firmaların ürünleri tanıtması açısından önemli bir adım olacağını düşünüyorum.

Sosyal projeler açısından da kreşin yapılması, yaşlı bakım ve rehabilitasyon merkezlerinin yapılması gibi projelerimizi çok önemsiyorum. Aliağa halkının temel ihtiyaçlarını göz önünde bulunduruyoruz. Türkiye’de ve ilçemizde hem kreşler hem de huzurevlerinde ya yer yok ya da çok pahalı. Sosyal belediyecilik kapsamında üzerimize görevler düşüyor. Sadece yaşlı bakım merkezlerini yapacağım ama bu da yeterli gelmeyecektir. Sahada yaptığımız çalışmalarda yaşlılarımızın evde de birtakım hizmetlere ihtiyaçları olduğunu görüyoruz. Evde temizlik yapamıyorlar, yemek yapamıyorlar. Günlerini peynir ekmekle geçiren yaşlılarımız var. Bizim yaşlılarımızı takip etmemiz gerekiyor. Belediyemizin birimleri arasında yaşlı birimi kurarak, huzur birimi de diyebiliriz. Bu birim sayesinde de Aliağa’da yaşayan yaşlılarımızın takibini yapacağız. Biz bunu çok önemsiyoruz. Çocuklarımızdan başlayıp yaşlılarımıza kadar belediyemize ne görev düşüyorsa, onu yapmak için çalışacağız.

Aliağa bir sanayi merkezi bu bölgeye dair özel çalışmalarınız var mı?

Var tabi, yollarımızın düzenlenmesine dair çalışmalarımız olacak. Aliağa gelişen bir liman kenti, geriye stok sahasına ihtiyacı var. Trafiğin düzenlenmesi gerekiyor. Yeni imar planları ile yeni yollar açılması gerekiyor. Bu çalışmalarımızı tek başımıza yapamayız ama bizim öncülüğümüzde yapılacak çalışmalar çünkü Aliağa’yı biz tanıyoruz. Bizim amacımız menfaatsiz bir şekilde önlerini açmak, alt yapı sorunlarını çözmek. Amacımız sanayinin önü açılsın, onlar yatırım yapsın ki istihdam artsın bizim de gençlerimiz bu zenginlikten ticari döngüden faydalansın.

Doğa talanı, asbestli gemiye dair kamuoyu oluşmuştu. Sizin bu konudaki tavrınız nasıl olacaktır?

Bizim partimizin kültürü de benim kendi kültürüm de insan odaklıdır. Biz insana dair tüm yatırımlarda ve gelişmelerde tarafımızı insandan yana tutarız. Sanayi kuruluşlarının belli görevleri vardır. Yatırımlarını yapabilirler, önlerini açmak konusunda hiçbir sıkıntı yok hepsi yasal çerçevede ve çevreye zarar vermeyecek şekilde belirlendiği sürece. Kanun ve yönetmeliklere uymadığı zaman kamuoyunda tepki görüyor. Bir eksiklik vardır bu eksikliği düzeltmek de ilgili sanayi kuruluşlarına düşüyor. Bizim onlardan beklentimiz bizim havamızı denizimizi kirletmesinler, adımlarını atarken kanun ve yönetmeliklere uysunlar. Bizim bu konuda bir taraf olmamız gerekirse insandan ve yasalardan yana taraf oluruz.

Aliağa bir emek kenti, binlerce işçi burada yaşıyor. Bu kesimi önceleyen projeleriniz var mı?

Bu konuda aslında farklı bir düşüncemiz de var. Aliağa’nın doksanlı yıllarında bu kentte emek veren işçiler, emekçiler sosyal alanlara sahipti. Burada emek vererek kazanan ve katkı koyan insanlar öğretmen evi, petkim tesisleri, tüpraş tesisleri gibi sosyal tesislerde refah bir şekilde huzurlu bir şekilde vakitleri geçirme emeklerinin bu yönden de karşılığını almakta imkanları vardı. Sadece çalışıp, akşam evlerine yorgun argın gidip hiçbir sosyal aktiviteye zaman ve maddi olanak ayıramamaları ciddi bir sorun bizce.

Aliağalı işçiler ve emekçiler ancak iyi bir maaş ve olanaklar ile huzurlu bir yaşam sürebilirler. Ancak yine ekonomik krizin etkileri ile insanlarımızın aldıkları maaş ile hem kendileri hem de aileleri için olanaklarını artırma imkanı yok. İşte yerel yönetimler olarak tam da bu noktada ürettiğimiz projeler, kaynaklarımızın kullanımı halkın ihtiyacı olan her kesimi için geçerli olmak zorunda. Sosyal tesislerimizi artırmak, ücretsiz ya da uygun fiyatlı tesisler inşa etmeliyiz. Aliağamızın zenginliklerinden herkesin faydalanması gerektiğini düşünüyoruz ve bu sorumlukla projelerimizi üretiyoruz. Halk ekmek, halk lokantaları, sosyal tesisler, belediye kreşleri gibi projelerimizin hepsi de bu öncelik göz önünde bulundurularak üretilmiş projeler. İnsanlarımızın hem sosyal yaşamı hem de ekonomik yaşamlarını ilerletecek, ferahlatacak projelerimizi gerçekleştireceğiz.

Aliağa’nın şehir içi ulaşımına dair projeniz var mı?

Bu direkt bizim konumuz olmamasına rağmen burada yaşayan insanlarımızı ilgilendiren bir konu olduğu için büyükşehir belediye başkan adayımız Cemil başkanla yaptığımız görüşmelerde bu konuya eğildiğini gördük. Öğrencilere 180 gün boyunca indirimli ulaşım hizmeti sağlamayı planladığını biliyoruz. Biz de Aliağa’da ESHOT’un artırılması gerektiğini düşünüyoruz. Burada yaşayan dolmuş esnafını da destekleyerek, entegre sistemler kurarak ya da var olan sistemi genişleterek öğrencilerin, 65 yaş üzerinin faydalanabileceği bir ulaşım düzenlemesi gerçekleştirilmesi için çalışacağız.

ÇAĞATAY GÜÇ KİMDİR?

Ben inşaat mühendisiyim. Ankara’da doğdum. Diyarbakır’da altı yıl kaldım. Yedi yaşında Aliağa’ya geldim. Aliağa’da Şakran İlköğretim, Atatürk İlköğretim, Cumhuriyet İlköğretim, Alp Oğuz Anadolu Lisesi’nde okudum. Annem babam öğretmen. Annem sınıf öğretmeni olduğu için çokça okul gezmek durumunda kaldım.

Babam Eski Milli Eğitim Şube Müdürlüğü görevini yaptı. Ben de Mustafa Kemal Atatürk Üniversitesi’nde inşaat mühendisliğini bitirdikten sonra Aliağa’ya döndüm. On yıl belediyede çalıştım. Fen işlerinde proje kontrolmühendisliği, iş güvenliği uzmanıyım, gayri menkul değerlendirme uzmanıyım. İş güvenliği uzmanı olarak 2010’lu yıllarda belediyede raporlamalar yaptım. Gayri menkul değerlendirme uzmanı olarak da kıymet tahkik komisyonun da altı yıl görev yaptım. 2020 yılında belediyeden işçilerin çıkarılmasının ardından huzursuz bir ortam olduğu için belediyeden ayrıldım.

2018 yılından bu yana ailemle birlikte kendi işimizi yapıyoruz. Evliyim sekiz yaşında bir kızım var. Eşim ilçe tarımda çalışan bir ziraat mühendisi.