CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, NATO tatbikatındaki skandala ilişkin, “Milletin aklıyla da çok alay etmemek lazım. ‘Özür dilediler, tamam mesele bitti’ diyorsa Erdoğan, bu işin peşini Türkiye Cumhuriyeti olarak biz bırakıyorsak bu bir tezgahtır. Değilse bu teknisyen, tekniker her neyse iki kişinin bütün sicillerini bütün ilişkilerinin açıklanması lazım” dedi.

Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında bugünün Dünya Çocuk Hakları Günü olduğunu hatırlatarak, “Türkiye’de 1 milyon 973 bin 873 çocuk okul dışında.  Bir kısmı sokaklarda bir kısmı fabrikalarda çocuk işçi olarak çalışıyor. Bugün Türkiye’de çocuklara yönelik cinsel istismar resmi verilere göre, son 10 yılda 7 kat artmış. Her 4 saatte bir çocuk cinsel istismara maruz kalıyor” dedi.

“SGK İŞİNDEN AKP PARTİ’YE EKMEK ÇIKMAZ”

SGK tartışmasına da değinen Altay, şunları ifade etti:

“12 milyon 301 bin dolar olan bu zarar bugünkü parayla 47 milyon. AK Parti’nin 8 yıllık döneminin zararı 246 milyon dolardır. AK Parti’nin tümünde toplam 15 yıllık döneminde ise SGK’nın zararı dolar bazında 471 milyon tutuyor. Şimdi sormak lazım Erdoğan’ın hesaplarıyla 47 milyonsa 47 milyon ile 471 milyonu mukayese edecek kafa Sayın Cumhurbaşkanı’nda var mı, yok mu, merak ediyorum. Bir konuda paranın bir tarafına bakıp paranın arka yüzünü göstermeden millete yanlış bilgi vermenin siyasetteki karşılığının adı yalancılıktır. SGK işinden AKP Parti’ye ekmek çıkmaz.”

“ACABA YIPRANMIŞ, TÜKENMİŞ ERDOĞAN’A BİR CAN SUYU MU LAZIMDI DA BÖYLE NATO TARİHİNDE GÖRÜLMEMİŞ BİR OLAYLA KARŞILAŞTIK”

NATO tatbikatı skandalanı da değerlendiren Altay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ‘orada Atatürk resmi olmasaydı belki bu kadar tepki vermeyeceklerdi’ dediğini belirterek, şunları kaydetti: 

“Bizim de derdimiz zaten Erdoğan değil. Erdoğan Türkiye’nin cumhurbaşkanı olduğu için Türkiye Cumhuriyeti Erdoğan’dan daha büyük, kıymetli olduğu için biz bu konuda AK Parti’den daha yüksek bir refleks gösterdik. Bunu göstermeye de devam ederiz, hiç merak etmesin. Ama bu olayın bir özürle geçiştirilmesi ve kapanması halinde aklımıza şu gelir; acaba yıpranmış, tükenmiş Erdoğan’a bir can suyu mu lazımdı da böyle NATO tarihinde görülmemiş bir olayla karşılaştık. Bu işi yapan teknisyenlerin, teknikerlerinin durumlarının pozisyonlarının ve ilişkilerinin açıklanması lazım. Erdoğan her sıkıştığında bir uluslararası komployla tezgahla baş başayım diyerek milletten güven tazeleyeceğini zannediyorsa büyük yanılgı içindedir. Milletin aklıyla da çok alay etmemek lazım. Şimdi ‘Özür dilediler, tamam mesele bitti’ diyorsa Erdoğan bu işin peşini Türkiye Cumhuriyeti olarak biz bırakıyorsak bu bir tezgahtır. Değilse bu teknisyen, tekniker her neyse iki kişinin bütün sicillerini bütün ilişkilerinin açıklanması lazım. Türkiye Cumhuriyeti ve aziz milletimiz bütün kişilerden bütün diğer kurumlardan bütün siyasi değerlendirmelerden daha yüksektir, daha önemlidir. Ama bu anlayışımız üzerinden kimse kendine can suyu sağlamaya çalışmasın.”

“BU ERDOĞAN’A YÖNELİK BİR OPERASYON DEĞİL”

Rıza Zarrab konusuna değinen Altay, “Düne kadar Zarrab’a sahiplenen, bizim vatandaşımızdır, kayda değer kıymetli bir işadamımızdır diyen AK Parti yöneticilerinin dünden beri Zarrab konusunda çark ettiğini görüyoruz. Zarrab ile ilgili olarak AK Parti’nin derdinin Zarrab değil de bildikleri olduğu artık çok açık. Bir karın ağrın var, her şey ortaya saçılmadan benim tavsiyem çık bunları adam gibi millete anlat. Bu kirli işi Erdoğan’a yönelik bir operasyon gibi algılayıp pazarlamaktan herkes uzak duracak. Bu Erdoğan’a yönelik bir operasyon değil. Bu kirli bir iş, pis bir iş. Buradan AK Parti’ye ekmek çıkmaz. Sen bir kirli işe bulaşmışsan, senin bulaştığın kirli işin 80 milyon tarafından yıkanmasına yönelik talebine de ‘evet’ diyemeyiz. Sen kirlet 80 milyon temizlesin, böyle bir şey olamaz, bunu kabul etmiyoruz” diye konuştu. 

“BU AHLAKSIZ BİR TEKLİF”

Altay, seçim barajı ve ittifak tartışmalarını ise “Bugünler de MHP Genel Başkanı'nın seçim barajı düşsün diye başlattığı ve AK Parti’nin de ‘gel kardeşim barajı düşürmeyelim, ben seni kurtarırım seçim sisteminde bir değişiklik yaparız, siyasi partilerin seçimlere güç birliği, işbirliği ile girmelerine imkan sağlayacak bir yasal düzenlemeyi hayata geçiririz seni de Meclis’te tutarız’ teklifi. Bu ahlaksız bir teklif. Seçim barajının düşürülmesi noktasında baştan beri söylediğimiz bir şey var, buyurun hodri meydan yüzde 7, 5, 3, 1 hepsi olabilir. Belki mümkünse barajı tümüyle kaldırmaktır” ifadeleri ile değerlendirdi. 

Bir soru üzerine Altay, “Sadece hülle ile şu olabilir, M partisi adaylarını genel başkanı dahil milletvekili adaylarını A partisinin listesinden gösterir. M partisi de derki bu sefer A partisine oy veriyoruz, der. Böyle bir formül bulunabilir ama bunların arzu ettiği bu değil, yasal olarak bu işi düzenlemek” yanıtını verdi.

“İttifak ile ilgili bir düzenleme getirilirse parti olarak tavrınız ne olur?” sorusuna Altay, “Görmeden bir şey söylemek mümkün değil. Ama bir bakmak lazım tabii, demokratik normlara uygunsa elbette biz de evet deriz, bizi ilgilendiren bir konu yok ama demokratik normlara uygun olması lazım” dedi.

“NATO’daki teknisyenlerle ilgili bir takım şüphelerden bahsettiniz, elinizde bilgi var mı?” sorusuna Altay, “Duyum var. Teknisyenlerin bir tanesinin Türk kökenli olduğundan bahsediliyor, bunlara bir bakmak lazım. Ben bir şey var demiyorum. Yapılan iş edepsizliktir, ahlaksızlıktır, saygısızlıktır. Yapılan iş Erdoğan’a değil Türkiye Cumhuriyetine Türk Milletine yapılmıştır. Orada Atatürk’ün resmi olmayıp sadece Erdoğan olsaydı biz aynı tepkiyi gösterirdik” dedi.