Yukarı
217590

"Washington’da dostu kalmadı"

03 Ağustos 2018 12:21

Washington’daki düşünce kuruluşu Amerikan İlerleme Merkezi’nde (Center for American Progress-CAP) Türkiye uzmanı Max Hoffman, Türk-Amerikan ilişkilerinin 1974’teki Kıbrıs silah ambargosundan bu yana en büyük krizini yaşadığını söyledi. İlişkilerin siyasi boyutunda yaşanan krizden askeri ilişkilerin etkilenmesini önlemenin gittikçe daha zor hale geldiğini belirten Hoffman, iki tarafta da “duygusal liderlerin” olmasının krizi daha da tırmandırdığı görüşünü dile getirdi.

Türk-Amerikan ilişkileri, S-400 meselesi, Kongre'deki Türkiye karşıtı girişimler, FETÖ elebaşı Gülen'in iade talebi, ABD’nin YPG'ye desteği, Türkiye'de hapisteki Amerikan vatandaşları gibi pek çok sorun nedeniyle oldukça gerilimli bir dönemden geçiyor.

İlişkilerdeki bu gerilim, Başkan Donald Trump yönetiminin rahip Andrew Brunson'ın hala serbest bırakılmamasına tepki göstererek Türkiye'ye yaptırım uygulamaya başlaması ve Türk yetkililerden gelen sert açıklamalarla yıllardır eşine rastlanmayan bir krize dönüşmüş durumda.

Hoffman, ilişkilerin geldiği nokta, ABD’nin Türkiye politikası ve bundan sonrasında olabileceklere ilişkin olarak Amerika'nın Sesi’ne konuştu. Hoffman ilişkilerin mevcut durumunu şu sözlerle değerlendirdi:

“Kuşkusuz Türk-Amerikan ilişkilerinde Kıbrıs silah ambargosundan bu yana 1970’lerden bu yana en kötü dönem yaşanıyor. Bu elbette bir birikimin sonucu. Özellikle Suriye konusundaki görüş ayrılıkları ve darbe girişimiyle birlikte gerilim de tırmandı, ABD’nin Fethullah Gülen’i iade etmemesi ve şimdi de Türkiye’de Amerikan vatandaşlarının gözaltına alınması ve tutuklanması sebebiyle de Amerika bir tavır ortaya koymayı tercih etti.”

‘Trump dengesiz duruş sergiliyor’

ABD’nin Türkiye'yle yaşadığı sorunları perde arkası diplomasiyle çözmek yerine kamuoyunda yaptırım açıklamasında bulunmasını değerlendiren Hoffman, “Bence üç sebep var bu konuda; ABD’nin yaklaşımının çarpıcı biçimde değişmesinin sebeplerinden bir tanesi, bir kere başta Başkan Trump var, yani biraz daha zorlayıcı, zaman zaman dengesiz bir duruş sergiliyor. Müzakere konusunda karşı tarafa baskı uygulama yönünde bir tarzı var. Obama’dan biraz daha yaklaşımı farklı. Obama daha hesaplı, daha rasyonel şekilde ilerliyordu. Bir diğer sebep de sessiz bir şekilde diplomasiyi yürütmek çok işe yaramamış gibi görünüyor. Dışişleri Bakanı Türkiye’ye uzun süre baskı uyguladı ancak bunun sonucunu alamadı ve Başkan Trump da böyle bir adım attı” dedi.


‘Duygusal liderler’

Hoffman, Türkiye'nin son yıllarda özellikle bir yandan İran, Rusya, Çin gibi ülkelere yaklaştığını ama diğer yandan da savunma teknolojisi alanı başta olmak üzere NATO'ya üye olmanın avantajlarından fayda sağladığını öne sürdü.

ABD’deki politika yapıcıların da Türkiye konusunda farklı düşünmeye başladığını ifade eden Hoffman, ABD’nin, Türkiye'nin Suriye'de attığı adımların Washington ya da NATO'nun çıkarlarına uyuşmadığı düşüncesiyle Ankara'ya, “ikisine de sahip olamazsınız, bağımsız bir dış politika fikrini anlayabiliriz ama bir yandan da güvenilir bir NATO müttefiki olacaksanız Rusya'yla bu kadar yakınlaşmamanız gerekiyor” mesajını verdiğini belirtti.

Trump ve Erdoğan'ın karakterlerinin de sorunların bugünkü noktaya ulaşmasında rol oynadığı görüşünü dile getiren Hoffman, “Yani iki tarafta da duygusal liderlerin olmasıyla kriz biraz daha tırmanıyor” dedi.


ABD neden bekledi?

Brunson, Türkiye'de iki yıla yakın süredir hapiste olmasına rağmen Amerikan yönetimi neden bu kadar süre geçtikten sonra Türkiye'yi cezalandırma yoluna gitti? Hoffman iki sürecin bunda rol oynadığı görüşünde:

“Öncelikle Amerikan hükümeti, Dışişleri Bakanlığı bu sorunu perde arkasından çözme yolunda çaba gösterdi ama başarılı olamadılar. Ve burada da gazetelerde, Amerikan medyasında Brunson davası yer almaya başladıkça Trump da dedi ki ‘ben bu konudan faydalanabilirim’. Dolayısıyla Dışişleri Bakanlığı’nın elinden bir anlamda bunu alıp büyük bir konuya dönüştürdü.”

Hoffman, hem Başkan Trump hem de Başkan Yardımcısı Mike Pence'in Brunson'ın sürekli din adamlığına vurgu yapmasını eleştirdi ve Amerikan hükümeti açısından önemli olanın Brunson'ın Hıristiyanlığı ya da inanç adamlığı değil, Amerikan vatandaşlığı olması gerektiğini söyledi.

‘Kısa vadede çözülemeyecek kadar derin'

Hoffman, Türkiye ve ABD arasındaki sorunların fazlalığına dikkati çekerek, arada derin bir krizin olduğunu, kısa vadede de çözülmesini beklemediğini söyledi.

Hoffman, “O kadar çok sorun var ki birinde ya da birkaçında anlaşsanız bile hepsinde bir uzlaşıya varamazsınız. Hükümetler arasında güven eksikliği var. Türk toplumunda derin bir öfke ve Amerikan karşıtlığı var. Türkiye’nin Washington'da dostu kalmadı. Kongre de bundan sonra da yaptırımlar için bastırmaya devam edecek” diye konuştu.


‘Askeri ilişkileri korumak zorlaşabilir’

Hoffman, Trump yönetiminde diğer pek çok dış politika konusunda olduğu gibi Türkiye konusunda da iki farklı pozisyonun bulunduğuna işaret ederek, “Yani bir yandan Amerikan hükümetinin pozisyonu var, Dışişleri, Savunma Bakanlıkları'ndaki meslek memurların pozisyonu, bir de Trump’ın kişisel pozisyonu. Her zaman bunlar örtüşmeyebiliyor ve diğer ülkeler açısından bu durum kafa karışıklığı yaratabiliyor” dedi.

Savunma Bakanı Mattis'in de Türk-Amerikan askeri ilişkilerini siyasi ilişkilerde yaşanan kargaşadan ayırmak istediğini kaydeden Hoffman, ancak bunun gittikçe zorlaştığını söyledi.

Hoffman, “Siyaset o kadar düşmanca bir hale geldi ki, o kadar iki taraf arasındaki güven azaldı ki tek bir yanlış anlaşılma veya üçüncü bir tarafın devreye girmesiyle durum daha da kötüleşebilir” diye konuştu.

SÖZCÜ



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Ay’ın karanlık yüzeyine bir cisim çarptı!

Astronomlar, Ay’ın karanlık yüzünde aniden beliren güçlü bir ışık patlaması tespit etti. Olayın nedeni hâlâ araştırılıyor ancak uzmanlara göre çarpışma, bilinen en tuhaf uzay cisimlerinde...

'Kadın bedenine yazılan mesajların sırrı'

ABD Temsilciler Meclisi Denetim Komitesi tarafından yayımlanan Jeffrey Epstein’a ait yeni fotoğraflar, kamuoyunda büyük tepki yarattı. Görüntülerde, genç bir kadının çıplak bedenine yazıl...


ABD iki tekneyi daha vurdu: 5 ölü

Elde edilen istihbaratın teknelerin bilinen bir kaçakçılık rotası üzerinde uyuşturucu taşıdığını doğruladığı aktarıldı. Açıklamada, "Bu operasyonlar sırasında 3’ü ilk teknede, 2’si ikinci...

Green Card programı süresiz olarak askıya alındı!

ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem, Green Card programın uygulanmasının durdurulmasına yönelik bir kararname imzalayarak, DV-1 Green Card çekilişinin yürütülmesini askıya aldı. Amerikalı ...


Rusya: ‘Bu yıl Ukrayna'da 300'ü aşkın yerleşim yerini ele geçirdik’

Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov, Ukrayna'da bu yıl 300'den fazla yerleşim birimini ele geçirdiklerini belirterek "Bu yıl kontrolümüze 6 bin 300 kilometrekareden fazla alan geç...

Harediler, İsrail polisiyle karşı karşıya geldi: 10 kişi yaralandı

İsrail polisi ile Ultra-Ortodoks (Haredi) Yahudiler arasında Batı Kudüs'te çıkan olaylarda 10 polisin yaralandığı bildirildi. Polisin Haredi göstericileri dağıtmak için cop kullandığı kay...


'Mısır Güzeli' hakkında soruşturma başlatıldı

Mısır Oyunculuk Meslek Sendikası, 2025 Mısır Güzeli unvanını taşıyan genç oyuncu Erina Yousri hakkında, gerekli çalışma izni olmadan oyunculuk yaptığı gerekçesiyle yasal işlem başlatıldığ...

AB'den iltica başvurularının reddini kolaylaştırıcı adım

Avrupa Birliği (AB) Konseyi ile Avrupa Parlamentosu, iltica başvurularının daha geniş koşullarda "kabul edilemez" sayılmasına olanak tanıyan ve "güvenli üçüncü ülke" kavramını revize eden...


Hindistan'da filler köye saldırdı: 4 kişi öldü

Hindistan'ın Jharkhand eyaletine bağlı Ramgarh'da 42 filden oluşan bir sürünün bölgedeki bir köye girdiği bildirildi. Fillerin köylülere saldırması sonucu 4 kişi hayatını kaybetti.

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Feyza Civelek harekete geçti.. Dava açıyor

'Kızılcık Şerbeti' dizisinde 'Nilay' karakterini canlandıran Feyza Civelek, son dönemde şahsına yönelik artan iddialar üzerine sessizliğini bozdu. 'Kızılcık Şerbeti' dizisinde 'Nilay' kar...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Osteoporoz sessiz ilerliyor: İlk belirti çoğu zaman kırık

Kemik erimesi (osteoporoz), çoğu zaman belirti vermeden ilerliyor. Hastalık fark edilmediğinde ilk işaret bir kırıkla ortaya çıkabiliyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Özlem Cemeroğlu, kemik kırıklarının hafife alınmaması gerektiğini vurgulayarak erken farkındalığın önemine dikkat çekti.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR