Ailesinde meme kanseri olan erkeklere önemli uyarı

Prostat kanserinde aile öyküsünün göz ardı edilmemesi gerektiğini belirten Türk Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Cenk Yücel Bilen, ‘’Ailesindeki kadınlarda meme kanseri öyküsü olan bir erkeğin de prostat kanserine yakalanma riski artar. Dolayısıyla böyle bir risk taşıyanların 40 yaşından itibaren kontrole gitmesi gerekir’’ dedi.

Türk Üroonkoloji Derneği tarafından düzenlenen 16. Üroonkoloji Kongresi, Antalya'da gerçekleştirildi. Yurt içi ve yurt dışından 600'e yakın katılımcının takip ettiği kongrede Türk Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Cenk Yücel Bilen, prostat kanseriyle ilgili önemli açıklamalar yaptı. Türkiye'de prostat kanseri görülme sıklığının yüz binde 36 civarında olduğunun altını çizen Bilen, bu konuda bilinmesi gereken noktaları şöyle sıraladı:

SIK GÖRÜLEN BİR KANSER TÜRÜ

Prostat kanseri Türkiye'de ilk 3 sırada görülen kanser türlerinden biri. Ülkemizde de akciğer kanserinden sonra ikinci sırada, yurt dışında birinci sırada yer alan kanser ama ölüm oranları açısından aynı değiller. Akciğer kanserindeki ölüm oranı bundan 5 yıl önce yaklaşık yüzde 60'ları buluyordu, şimdi yüzde 40'lara çekildi. Ancak prostat kanserinden ölüm oranları neredeyse yüzde 8-9'larda. Çok sık görülen ama çok ölümcül bir kanserle karşı karşıya değiliz. İkisini aynı kefeye koymayalım. Aile öykünüz, genetik durumunuz varsa 40 yaşından sonra doktor kontrolünüzde ve araştırılmanızda fayda var. Hiç aile öykünüz yok, risksiz birisiyseniz 50 yaşından sonra üroloğa gitmelisiniz. Büyük şehirlerdeki erkeklerin prostat kanseri konusundaki bilinçleri yüksek. Dolayısıyla kontrollerini ihmal etmiyorlar.

GENETİK DURUM ÖNEMLİ

Prostat kanserinde en önemlisi aile öyküsüdür. Eğer ailenizdeki erkeklerde prostat kanseri veya kadınlarda meme kanseri varsa, bu durum endokrin organlarınızda sorun olduğu ve sizde prostat kanseri riskinin yüksek olabileceği anlamına gelir. ‘'Prostat ile memenin ne alakası var'' denilebilir. Bunun ortak genetik sorunlardan kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu nedenle erkekler, ‘ailemde neler oluyor' diye düşünmelidir. Sadece kanser için değil her hastalığın erken yakalanması halinde tedavisi kolaylaşır. Her hastalık ne kadar erken yaşta olursa, yaşlanana kadar sizi öldürme etkisi o kadar fazla olur. 80 yaşında prostat kanseri olan bir kişinin, bundan ölme ihtimali çok düşüktür. Ama 40 yaşında prostat kanseri olan birinin iyi tedavi edilmediği takdirde bu hastalıktan ölüm riski çok yüksektir.

Doktora başvurmakta gecikmeyin

16. Üroonkoloji Kongresi Bilimsel Kurul Başkanı Prof. Dr. Levent Türkeri de prostat kanserinin erkeklerde en sık görülen ikinci kanser olduğunu ve bu hasta gruplarının yüzde 15'inde bir genetik mutasyon oluştuğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:

Bu kalıtsal özelliklerin ortaya çıkarılması erken teşhis bakımından son derece önemli. Kadınlarda görülen meme kanserinde saptanan bazı genler, prostat kanseri için de geçerlidir. Bu kongrede ortaya çıkan önemli mesajlardan biri, erkeklerin ailelerindeki kadınlarda ya da erkeklerden birden fazla kişide, meme ve prostat kanseri varlığında, bir sonraki kuşakta bu hastalıkların ortaya çıkma riski artar. Bu türden aile bireylerine sahip kişilerin daha dikkatli olması ve hekimleriyle bu konuları tartışmalıdır. Halasında, teyzesinde meme kanseri olan bir erkeğin prostat kanseri olma riski artar. Hiç alakası yok gibi görünmekle birlikte birbiriyle çok alakalı genetik değişikliğe sahip bu hastalıklar. Onun için aile öyküsü son derece önemlidir. Meme kanserinde olduğu gibi prostat kanserinde de bunun ciddi bir riski beraberinde getirebileceğinin toplum tarafından bilinmesi gerekir. Erkeklerin şöyle bir tavrı var: ‘Bir sıkıntım yok, bana bir şey olmaz.' Genetik riski yüksek bireyler şikayet ya da başka bir durum olmadan bu konuda bilgi almak için hekime başvurmalıdır.

Sözcü