Yukarı
414739

Ali Koç'tan açıklama: Fenerbahçe’nin hakkı pervasızca yendi!

06 Kasım 2024 13:29

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, görev süresi boyunca sarı-lacivertli takımın haklarının gasp edildiğini belirterek, "Türk futbolundaki adaletsizlik ve haksız rekabetin boyutları artık herkesin gözleri önünde" ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker ile sohbet etti. İşte Murat Ülker'in soruları ve Ali Koç'un samimi cevapları...

'BİR GÜN PİŞMANLIK DUYMADIM'

Murat Ülker: Bugün itibariyle Ali Koç’un Fenerbahçeli imajından memnun musun? Yoksa 2018’de başlayan Başkanlık sürecini “keşke hiç yaşamasaydım” dediğin oluyor mu? Futbolun bu kadar içine girdiğinize pişman mısın? Fenerbahçe Başkanlığı sana neler kattı, neye mal oldu?

Ali Koç: Hayat, keşke diyecek kadar uzun değil. Fenerbahçe için yaptıklarımdan bir gün pişmanlık duymadım. Allah bana Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanlık makamını nasip etti; bu makamda oturuyorsanız “keşke” değil “iyi ki” dersiniz.

'PERVASIZCA HAKKI YENDİ'

Ali Koç: Fenerbahçe Başkanı iseniz, zaten futbolun içine sonuna kadar girmek zorundasınız. Bu konuda pişmanlığım değil, üzgünlüğüm var. Üzgünüm; zira Türk futbol iklimi ne yazık ki hem daha kötüye gidiyor hem de kutuplaşan bir toplumun daha da kutuplaşmasına sebep oluyor. Üzgünüm, çünkü başkanlık dönemimde göz göre göre pervasızca Fenerbahçe’nin hakkı yendi. Türk futbolundaki adaletsizlik ve haksız rekabetin boyutu artık herkes için aşikar. Fenerbahçe Başkanlığı bana hem pek çok şey kattı hem de pek çok şeye mal oldu, detayları bu röportaja sığmaz!

'SÖZCÜMÜZ ARTIK ACUN BEY'

Murat Ülker: Bir süredir Fenerbahçe maçlarında görünmüyorsun, sözcü olarak da ortalarda yoksun. Bu yeni bir strateji mi, yoksa…?

Ali Koç: Bu sezon tüm maçları izliyorum. Bazen işlerimin yoğunluğu sebebiyle katılamadığım maçlar oluyor, fakat bu sezon mümkün olduğunca içerideki ve dışarıdaki maçlara katılım sağlıyorum. Artık bu sezon Acun Bey, futboldan sorumlu yönetici olarak sözcülüğümüzü üstlendi. Medya sektöründeki deneyimiyle bu anlamda bize oldukça faydalı oluyor ve daha çok onu görüyorsunuz. Yeri geldiği ve gerektiği zaman tabii ki ben de konuşacağım.

'FUTBOLDA BAŞARILIYSANIZ YETERLİ'

Murat Ülker: Fenerbahçe sizin başkanlığınız sırasında başta Basketbol olmak üzere sporun nerdeyse her dalında başarıdan başarıya koştu. Bu başarılar bize yetiyor mu? Amaç tabii futbolda şampiyonluk. Bu bir tür takıntımız mı? Yoksa bunu kaşıyan spor kamuoyu mu? Başarıyı sadece futbol ligi şampiyonluğu olarak mı görüyorlar?

Ali Koç: Biz Fenerbahçe Spor Kulübü olarak, “Dünyanın en büyük spor kulübü” mottosunu kullanıyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz tüm branşlarda, olması gerektiği gibi, şampiyonluğu hedefliyor ve bunda da çoğu zaman muvaffak oluyoruz. Dünyada bizim kadar çok amatör branşı ve bu branşlarda istikrarlı bir şekilde üst düzey başarısı olan bir spor kulübü daha olduğunu düşünmüyorum. Ülkemiz adına son üç olimpiyata en çok sporcu yollayan kulübüz. Futbolda başarı olmadığı zaman ne yazık ki diğer branşlardaki başarımız yeterince değer görmüyor. Diğer bir deyişle, hiçbir branşta olmayan, olimpiyatlara çok sınırlı katkı sağlayan bir kulüp futbolda başarı sağladığı zaman çok başarılı kabul edilebiliyor. Kısacası, ülkemizde futbolda başarılı iseniz yeterli oluyor. Aslında, futbolumuzdaki son 5 ve 10 sezon istatistiklerine baktığınız zaman Fenerbahçe gayet başarılı ve bu istatistiklere rağmen şampiyonluğu yoksa işte bu durum bahsettiğim haksız rekabetin diz boyu olduğu futbol iklimimizden kaynaklanıyor.

'BİZLER MİLYONLARA HESAP VERİYORUZ'

Murat Ülker: Daha önce de Fenerbahçe’de Yönetim Kurulu’nda yer aldınız ama son 7 yıldır Avrupa’nın sayılı büyük kulüplerinden, büyük bir tarihe sahip Fenerbahçe’nin başkanlığını yapıyorsunuz. Spor kulübü liderliği ile iş dünyası liderliği arasındaki büyük farklar ve benzerlikler nelerdir? Hangi alanda daha fazla duygusal zeka hangisinde ise stratejik akıl gerekiyor?

Ali Koç: Spor Kulübü ve iş dünyası liderliği arasında pek çok benzerlik olduğu gibi siyah-beyaz kadar farklılıklar da vardır. Futbol dünyası iş dünyasına nazaran çok daha dinamik ve günlük anlamda değişken. Bununla beraber ülke nüfusunun çoğunluğunun ilgi ve dolayısıyla takibinde olduğu için büyük taraftar kitlelerine sahip kulüplerin başkanları ve yöneticileri siyasette bile görülmeyen bir baskı altındadır. Milyonlar ile ifade edilecek eşsiz bir taraftar gücüne sahip olmanın büyük avantajları olmakla beraber yanında çok büyük sorumluluklar barındırmaktadır. Yani şirketler sadece hissedarlarına hesap verirken bizler milyonlara hesap veriyoruz. İstikrarlı ve sürdürülebilir başarı için her iki alanda da sağlam ve sağlıklı finansal yapıya sahip olmak ve efektif marka yönetimi bence en önemli benzerliklerdir. Duygusal zeka bence son derece önemli ve değerli bir kişilik özelliğidir ve hayatın her alanında doğru kullanımı çok büyük fayda ve avantaj sağlar.

'HESAPSIZ KİTAPSIZ BORÇLANMALAR'

Murat Ülker: Futbol kulüplerinin gelirleri ile giderleri arasında büyük farklar var. İnanılmaz derecede hesapsız kitapsız borçlanma var. Normal bir işletme böyle borçlansa iki güne batar. Siz bu mali disiplini nasıl sağladınız? Zor oldu mu? Bu konuda tüm kulüpler için yapılması gerekenler nelerdir?

Ali Koç: Mevcut durumda, Fenerbahçe’nin futbol operasyonlarının gelir gider dengesi aslında çok sağlıksız değildir. Faaliyet karı seviyesinde kesinlikle denge vardır. Fakat, geçmişten gelen ağır finansal borçların yarattığı faiz yükü eklenince vergi öncesi kar seviyesinde büyük zararlar söz konusudur. Sağ olsun devletimiz kulüplerimize yardımcı olmak için muhtelif bankaların içinde bulunduğu bir borç yapılanmasına öncülük etti. Bu anlaşmaya göre her gelirimizin %50’si bankalara gidiyor ve takdir edersiniz ki kulüplerin günlük ihtiyaçlarını karşılaması ve sezon boyunca taahhütlerini yerine getirmesi çok daha güçleşti. Bu yapılanmaya göre de %50 faiz ödüyoruz ki, bunu sürdürebilmek çok zor. Evet, geçmişte çok hesapsız kitapsız borçlanmalar yapılmış, buna ilgili merciler de müsaade etmiş. Bu duruma zamanında müsaade edilmeseydi süreç hiç bu noktaya gelmezdi. Yani sadece kulüpler sorumlu değil. Bugün çok daha net ve keskin kurallar ve süreçler var. Biz kulüp olarak daha disiplinli davranıyoruz, davranmak durumundayız. Çok zor oldu, olmaya da devam ediyor. Ancak unutulmaması gereken önemli bir unsur da son 6 yılda futbol ekonomisini derinden ve olumsuz bir şekilde etkileyen yayın gelirlerinin 500 milyon dolardan 96 milyon dolara düşmesi, TL’nin durumu, faizlerin artması, verginin %15’ten %40’a çıkması, Spor Toto gelirlerinin olağanüstü düşmesi ve pandemi kulüplerin kontrolü dışında gelişen unsurlardır. Bu etkenler kesinlikle göz ardı edilmemeli.

Murat Ülker: Takıma teknik direktör seçmekle şirkete CEO seçmek aynı şey mi? Ya da iş yerine çalışan seçmekle takıma oyuncu seçmek aynı mı? Nedir bu seçimleri yaparken temel ilkeleriniz?

Ali Koç: Tabii ki değil, hatta çok, çok farklı. Aradaki farklar saymakla bitmez, dolayısıyla burada detaylarına girmeyeceğim. Teknik Direktör ve takıma oyuncu seçmek süreçlerinde çok daha fazla data ve istatistik ve görsel analizler kullanılıyor.

Sözcü



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Alperen Şengün takas iddialarına cevap verdi!

Alperen Şengün, katıldığı bir programda, son dönemde çıkan takas iddialarının kendisini endişelendirip endişelendirmediğiyle ilgili soruya yanıt verdi.

Trabzonspor, Fenerbahçe Beko'yu konuk ediyor!

Ligde 6 galibiyet ve 5 mağlubiyetle 17 puan alarak 8. sırada yer alan bordo-mavililerde, ABD'li şutör oyun kurucu Marcquise Reed, 239 sayıyla ligin en skoreri konumunda yer alıyor.


Süper Lig devleri genç yıldız için yarışıyor!

Süper Lig ekiplerinden Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray'ın Lorient forması giyen Kamerunlu genç futbolcu Arthur Avom'u kadrosuna katmak istediği iddia edildi. Süper Lig'in devleri ara ...

Serdal Adalı'dan çok sert hakem tepkisi!

Beşiktaş Başkan Serdal Adalı, Süper Lig hakemleri hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. "Biz burada taş üstüne taş koyarak, geleceği inşa etmeye çalışırken, farkındasınız ki birile...


Süper Lig'de 17. haftanın hakemleri açıklandı!

Süper Lig'in 17. haftasında görev alacak hakemler belli oldu. Süper Lig'in 17. haftasındaki maçlarda görev alacak hakemler açıklandı.

Daniele Santarelli kimdir, nereli, kaç yaşında?

İtalyan basınının haberine göre Imoco'nun başantrenörü Daniele Santarelli'nin, Haziran 2027'ye kadar Imoco ile sözleşmesi olmasına rağmen Conegliano'dan ayrılabileceği iddia edildi. İddia...


Samsunspor'un muhtemel rakipleri belli oldu!

Samsunspor, UEFA Konferans Ligi'nin 6. haftasında deplasmanda karşılaştığı Mainz 05'e 2-0 mağlup oldu. Ligi 12. sırada tamamlayan Karadeniz ekibinin play-off turundaki muhtemel rakipleri ...

Cristian Chivu'dan Hakan Çalhanoğlu müjdesi!

Inter Teknik Direktörü Cristian Chivu, sakatlığı geçen Hakan Çalhanoğlu'nun cuma günkü maçında oynayabilecek duruma geldiğini söyledi. Inter Teknik Direktörü Cristian Chivu, İtalya Süper ...


Antalyaspor'dan Volkan Demirel açıklaması!

Emre Belözoğlu'nun ardından Erol Bulut'la da yollarını ayıran Antalyaspor'da teknik direktör arayışları başladı. Kırmızı beyazlı kulübün Volkan Demirel ile anlaşma sağladığı iddiaları üze...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Feyza Civelek harekete geçti.. Dava açıyor

'Kızılcık Şerbeti' dizisinde 'Nilay' karakterini canlandıran Feyza Civelek, son dönemde şahsına yönelik artan iddialar üzerine sessizliğini bozdu. 'Kızılcık Şerbeti' dizisinde 'Nilay' kar...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Osteoporoz sessiz ilerliyor: İlk belirti çoğu zaman kırık

Kemik erimesi (osteoporoz), çoğu zaman belirti vermeden ilerliyor. Hastalık fark edilmediğinde ilk işaret bir kırıkla ortaya çıkabiliyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Özlem Cemeroğlu, kemik kırıklarının hafife alınmaması gerektiğini vurgulayarak erken farkındalığın önemine dikkat çekti.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR