Can Atalay'dan 'Soma' mesajı!

Soma Katliamı davasının takipçisi olan tutuklu avukat Can Atalay, "Soma’da, Aladağ’da, Sakarya’da, Hendek’te, Çorlu’da katledilen canlarımız için, gelecek kuşaklarımız için, yurttaşın canını, hakkını en yükseğe, hak ettiği mertebeye çıkarma mücadelemizi yaygınlaştırıp yükselteceğiz" dedi.

Gezi Davası'nda 18 yıl hapis cezası verilen ve milletvekilliği Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarına rağmen düşürülen avukat Can Atalay, Soma Katliamı'nın 11'inci yıl dönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı.

"İŞÇİ BAŞINA BİRKAÇ GÜN HESABIYLA SÖZDE CEZAYLA KURTARILDILAR"

Atalay, tutuklu bulunduğu Silivri'deki Marmara Cezaevi'nden paylaştığı mesajında 'dayanışma' vurgusu yaparak, Soma halkına şöyle seslendi:

"Sevgili Soma’lılar; Bugün 13 Mayıs. Soma’da 301 işçimiz ekmekleri peşinde maden galerilerinde katledilmelerinin onbirinci yılı.

Üç yıldır sizlerle birlikte olamıyorum. Katledilenlerin yakınlarının ellerini tutup acılarını paylaşamıyorum. Üç yıldır dayanışmanıza omuz verip, günlük hak mücadelenize katılamıyorum. 

Hatay halkının oylarıyla seçilerek haklarını savunması için ülkemizin en üst kurumu Türkiye Büyük Millet Meclisine yolladığı bir milletvekili olarak Anayasa çiğnenerek hapiste tutuluyorum. Silivri’den her birinize selamlarımı, sevgilerimi iletiyorum. Uzakta da olsam inadımızın ve kararlılığımızın hiç azalmadığını biliyor ve inanıyorum.

Yurttaşlar, Türkiye’de en ucuz maliyet kalemi işçi canıdır. Bu sarsıcı ama apaçık gerçeği her yerde her zaman tekrarlamamız gerekiyor. Tekrarlayalım ki hiçbir emekçi ekmeğini kazanırken ölmesin. Çalışanlar insan onuruna yaraşır biçimde yaşasın.

301 işçinin eşleri, kardeşleri, anneleri, babaları, oğulları ve kızları yalnızca ölmüşleri için değil gelecek kuşaklarımız için de adaletin peşine düştüler. Onlara hak savunucusu avukatlar, emek ve demokrasi güçleri, yurttaştan yana olan siyasal partiler ve duyarlı yurttaşlar omuz verdi. Gecelerini gündüzlerine katarak adalet mücadelesini örgütlediler. Katledilenlerin hakkı hukuku için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Her birisini yürekten kutluyorum, saygıyla selamlıyorum.

Sonuçta 301 işçinin katilleri bütün ülkenin gözü önünde, hiç saklama gizleme gereği duymadan Yargıtay’da, işçi başına birkaç gün hesabıyla sözde cezayla kurtarıldılar. Demek ki işçi katillerinin elleri kolları uzun, dayanışmaları güçlü.

Biz de çalışanlar, emeği ile ülkenin zenginliklerini yaratanlar olarak katliamcıların dayanışmasının tam karşısına kendi halkçı dayanışmamızı koyacağız. Soma’da, Aladağ’da, Sakarya’da, Hendek’te, Çorlu’da katledilen canlarımız için, gelecek kuşaklarımız için, yurttaşın canını, hakkını en yükseğe, hak ettiği mertebeye çıkarma mücadelemizi yaygınlaştırıp yükselteceğiz. Ülkemizde söz ve karar hakkı yurttaşın olması için dayanışmamızı güçlendireceğiz. Hak, hukuk, adalet için dayanışmamız güçlü, birliğimiz daim olsun." Cumhuriyet