''Masal ama gerçek...''
Senarist ve yapımcı kimliğiyle tanınan Emine Yıldırım’ın ilk uzun metrajı Gündüz Apollon Gece Athena, kadınlık, mitoloji ve toplumsal mücadele temalarını buluşturuyor. Film, Altın Koza’dan Jüri Özel ve En İyi Müzik ödülleriyle dönmüştü.
32.Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nden Kadir Beycioğlu Jüri Özel Ödülü ve en iyi müzik ödülüyle döndü “Gündüz Apollon Gece Athena” filmi.
Senaryo ve yönetmenlik koltuğunda Emine Yıldırım’ın oturduğu film, şimdi sinemalarda. Filmde, yetimhanede büyüyen Defne’nin (Ezgi Çelik) yetişkinliğinde başına yediği biber gazı kapsülünden sonra öteki âleme göçmemiş ruhlarla iletişim kurmaya başlaması ve annesinin (Lale Mansur) ruhunu/ hayaletini görmek istemesiyle Side antik kentinde yaşadığı mistik ve spiritüel olayları capcanlı bir gerçeklikle izliyoruz. Defne’ye bu yolculukta radikal solcu Hüseyin (Barış Gönenen), pavyon şarkıcısı Nazife (Selen Uçer) ve antik dönemden bir rahibe, “Antik Hanım” (Gizem Bilgen) eşlik ediyor. Yıldırım, Defne’nin bu hikâyesiyle yalnızlığı, kimsesizliği, sahipsizliği, bu topraklarda kadın olmanın zorluğunu yer yer mizahla fakat katmanlı bir olay örgüsüyle, büyülü bir masal tınısıyla anlatmayı tercih ediyor.
Yıldırımla, “Gündüz Apollon Gece Athena” filmi üzerine konuştuk.
TARİH, COĞRAFYA, MİTOLOJİ
- Öncelikle bu film sizin yönetmen koltuğundaki ilk uzun metraj filminiz. Nasıl bir deneyimdi sizin için?
Çok heyecanlıydım. Çok korkularım vardı. Ama şöyle bir avantajım vardı: Daha önce yıllardır senaristlik ve yapımcılık yaptığım için set ortamı çok da yabancısı olmadığım bir ortam. Neyse ki bir taraftan beni destekleyen meslektaşlarımın ve kendi yolumu bulmamın da sayesinde çok güzel bir yönetmenlik deneyimi yaşadım sette.
- En çok korktuğunuz şey neydi?
En çok oyuncu yönetiminden korkuyordum açıkçası ama çok rahat ettim. Bir taraftan da görüntü yönetmeni Barış Aygen ile mesleki ilişkimiz de çok güzel oldu ve birbirimizle anlaştık. Zordu elbette ama çok severek yaptım. Biraz 40 yaşımdan sonra yönetmenliğe girme isteği doğdu ama onu da sinemacılığın doğal bir uzantısı olarak görüyorum şu anda.
- Peki devam mı yönetmenliğe?
Umarım, umarım, umarım. Çok istiyorum. Ama bakalım.
- Filme gelelim biraz. Mitolojik figürlerin gölgesinde ilerleyen bu hikâye, diğer yandan bugünün dünyasına ilişkin sorular da sorduruyor. Bu izleği kurarken nelere dikkat ettiniz?
Hikâyenin güncel olması önemliydi bizim için. Seyircilerimizin çabuk bağ kurabilmesi önemliydi. Ama bir taraftan da bu hikâyede tarihten, coğrafyamızın kültürel mirasından ve mitolojiden çok faydalandık. Ve şimdiyle geçmişi iç içe geçirmek için özellikle bir çaba gösterdik. Ama tabii bu yapıştırma bir durum değildi. Çünkü zaten aslında geçmiş zaman ve şimdiki zaman çok da birbirinden ayrıksı değil. Bizim toplumsal hafızamızdan, kültürel mirasımızdan faydalanmak, bunun şimdiki izdüşümünü anlaşılır şekilde sunabilmek, bunu birbirine organik bir şekilde örmek biraz tabii uğraş yarattı. Bunun dengesini kurmak için senaryo, ön çalışma ve ön çekim tarafında uğraştık diyebilirim.
ARAFTA KALMIŞ RUHLAR
- Nazife ve antik dönem rahibesi gibi çok farklı sosyokültürel ve tarihsel arka planlara sahip hayaletler bir araya geliyor filmde. Çok katmanlı karakterler ve anlatıyla karşı karşıyayız. Oyuncularla bu birlikteliği kurarken nasıl bir yol izlediniz?
Oyuncularla çok konuştuk tabii bu meseleyi. Orada aslında şöyle yaklaştık hayaletlere oyuncularımızla: Onlar insan, insan ruhu. Sadece hayatlarının farklı bir yerinde, arafta kalmış insanlar. Dolayısıyla biraz arafta kalmışlık psikolojisiyle hareket ettik.
TOPLUMSAL MÜCADELE
- Filmdeki öte âlemi geçmeyen ruhlar, nihayetinde emellerine ulaşıyor. Yalnızca devrimci, heyecanlı ve sevgi dolu Hüseyin geçemiyor. Neden?
Çünkü o karakterin geçmesi duygusal olarak hakiki olmayacaktı, çiğ duracaktı ve o kişinin geçmesi aslında bizim toplumsal mücadelemize bağlı. Evet onu çok mutlu etmek isterdim. Ama bir taraftan da çok suiistimal olacaktı. Dolayısıyla biraz onu özellikle izleyicileri düşündürmek için de böyle bıraktık.
- Yeni çalışmalarınız var mı?
Geliştirdiğim birkaç proje var ama daha çok erken aşamada. Bakalım. Umarım gerçekleştirebilirim.
‘ANNELİĞİ REDDETMEK TABU’
- Biraz annelik kavramı üzerine eğildiğiniz bir hikâye bu. Siz nasıl tanımlıyorsunuz annelik kavramını?
Filmde yapmaya çalıştığımız aslında farklı annelik hallerini sunmak ve bunların hepsinin olabileceğini göstermek. Kutsal annelik mefhumunun aslında kadınlara zarar veren bir mefhum olduğunu anlatmak. Çünkü kutsal annelik, kadınlara çok büyük bir sorumluluk veriyor ve belki herkes kutsal anne olmak istemiyor. Belki de birileri sadece anneliği istiyor gerçekten. Yani filmde her türlü kadınlık halini, her türlü annelik halini kucaklıyoruz ve bunu yargılamıyoruz.
Anneliği ve anaçlığı daha büyük ve daha kapsayıcı bir duygu olarak göstermek istedik filmde. Sevgili annem de bize, bana ve ablama hayatını adadı. Ama bir taraftan da kendi mesleğini bir köşeye bıraktı. Hep düşünüyorum acaba başka bir hayatı olsa ne olurdu? Tabii ki hiç bizden şikâyet etmedi anne olmasından ama hep gözünde kendine vakit ayıramamışlığı gördüm. Yetişkin olduğumda beni üzdü ve birçok kadında var bu. Ve bu bir tabu. Bir kadının belki annelikten öte de başka bir şey yapmak istemesi, kendini farklı bir şekilde var etmesi önemli bir şey. Ama anneliği reddetmek bir tabu olarak kaldı bizde.
Cumhuriyet
Yorum Ekle
Diğer Haberler
Matthew Perry’nin ölümüyle ilgili davada yeni gelişme
Friends dizisinin yıldızı Matthew Perry’nin ölümüne ilişkin davada ikinci doktor da ceza aldı; Dr. Mark Chavez’e yasa dışı ketamin temini nedeniyle 8 ay ev hapsi ve 3 yıl denetimli serbes...
Oscar Ödülleri'nden Kritik Karar: 2029'dan İtibaren...
Oscar Ödülleri törenlerinin, 2029 ile 2033 yılları arasını kapsayan yeni anlaşma kapsamında televizyonda değil, ABD merkezli video paylaşım platformu YouTube'da yayınlanacağı açıklandı. S...
Dünyaca ünlü rock yıldızları İstanbul'a geliyor
Rock dünyasının ünlüleri, 2026 yılında Türkiye'ye geliyor. Tanınmış isimler, İstanbul'da müzikseverlerle buluşacak. Kariyeri boyunca "Because the Night" ve "People Have the Power" gibi şa...
Bilgisayarla Beste Yarışması’nda ödüller sahiplerini buldu
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Zekâ Vakfı, Türkiye Bilişim Derneği (TBD) ve Halıcı Bilgi İşlem AŞ iş birliği ile düzenlenen 32. TBD-Halıcı Bilgisayarla Beste Yarışması’nın final ve ...
Ünlü piyanist Grinko, Ankara'da konser verdi
Rus müzisyen, piyanist ve davulcu Evgeny Grinko, Ankara'da verdiği konserde hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Besteleri milyonlarca kişi tarafından dinlenen, dünyaca ünlü Rus müzis...
2 bin 400 yıl önce batan gemide parmak izi bulundu
Danimarka açıklarında yaklaşık 2 bin 400 yıl önce batan bir deniz akıncıları teknesinde bulunan antik bir parmak izi ve kimyasal bulgular, Demir Çağı’nda bu gizemli saldırganların nereden...
5 bin yıllık iskelet şaşırttı! Taş Devri'nden kalma gizemli bir gömü...
İsveç’in başkenti Stockholm’ün yaklaşık 35 kilometre güneybatısındaki Gerstaberg köyünde yürütülen yüksek hızlı tren hattı inşaatı sırasında arkeologlar, 5 bin yıllık bir köpek iskeletiyl...
'Bak Postacı Geliyor' izleyicilerine film arasında sürpriz
Yüksel Aksu'nun senaryosunu yazıp yönettiği, oyuncu Ozan Akbaba'nın başrolünde yer aldığı 'Bak Postacı Geliyor' filminin akşam seansında izleyiciler bir sürprizle karşılaştı. Dün akşam bi...
Oya Başar’dan yıllar sonra gelen Levent Kırca açıklaması
Usta oyuncu Oya Başar, eski eşi Levent Kırca’nın ölüm haberini aldığı geceyi ve sanatçının hastalık sürecinde tedaviyi reddedişini yıllar sonra ilk kez anlattı. Usta oyuncu Oya Başar, 10 ...
SOSYAL MEDYA
MAGAZİN
Neslihan Atagül organik tarım yapıyor
Organik tarıma yönelen oyuncu Neslihan Atagül, eşi Kadir Doğulu ve oğlu Aziz'in ilaçsız gıdalar tüketmesine büyük özen gösterdiğini söyledi. Neslihan Atagül ile Kadir Doğulu 'Fatih Harbiy...
TEKNOLOJİ
EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ
Karaciğer için en tehlikeli alkol belli oldu!
OECD’nin Sağlığa Bir Bakış 2025 raporu, yüksek alkollü sert içkilerin karaciğer hasarını en hızlı şekilde tetikleyen içecekler olduğunu ortaya koydu. Rapor, özellikle alkol oranı yüzde 35’in üzerindeki berrak içkilerin siroz ve kanser riskini ciddi biçimde artırdığı konusunda uyarırken, raporda liste de paylaştı.





Yorumlar
Bu haberde yorum bulunmamaktadir.