Erdoğan: Bunlar kendilerini ne zannediyorlar?

Kredi derecelendirme kuruluşlarına tepki gösteren Erdoğan: "Biz bundan önce bir kredi derecelendirme kuruluşuyla başbakanken ilişkiyi kestik."Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin nereden gelirse gelsin her türlü terör örgütünün karşısında olduğunu belirterek, “Türkiye ayrım yapmaksızın her türlü terörün ve terör örgütünün karşısında bir ülkedir. Biz İslami terör diye bir kavramı asla kabul etmedik, etmiyoruz" dedi.

Erdoğan, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu'nun (TESK)19. Olağan Genel Kuruluna katıldı. Erdoğan, kurulda yaptığı konuşmada, kültürümüzde esnafın sadece alan, satan, ticaret yapan kişi olmadığını belirterek, “Esnaf semtimizin, mahallemizin ağabeyidir. Kültürün, dilin, geleneğin muhafızıdır. En önemlisi esnaf güvenirliğin, emin olma sıfatının dürüstlüğün simgesidir. Bütün bu vasıflar 9 asırlık bir süreçte Anadolu'yu, Trakya'yı üzerinde yaşadığımız toprakları ve milleti şekillendirerek bugünlere ulaşmıştır. Esnaf eklinde terazi tuttuğu kadar, gerektiğinde gitmiş silah tutmuş vatanını savunmuştu, gerektiğinde polise, savcıya intikal etmeden adaletin tecelli ettirmiş, meseleleri çözmüş, küslükleri anlaşmazlıkları gidermiştir” dedi.

-“DÜKKANINI BESMELE İLE DUA İLE AÇAR”-

12. Cumhurbaşkanı olarak bugün ilk kez bu tarzda bir toplantıda kürsüden katılımcılara hitap ettiğini vurgulayan Erdoğan, “Esnaf için her gün yeni bir gündür. Her yeni güne yeni bir heyecanla, umutla uyanır, dükkanını Besmele ile dua ile açar, akşam da kanaat içinde kazandığını şükrederek dükkanını kapatır. Akşam esnaf için muhasebe günüdür. Ancak biliyorum ki bizim esnaf sadece alacaklıların ve vereceklilerin hesabını yapmaz. O gün ülkesi için, millet için ne, çalışanları için, yoksulları için ne yaptığının muhasebesini yapar. Bu bizim geleneğimizde gerçekten çok önemli bir yeri var” diye konuştu.

-“UNUTULANLARIN TEKRAR HATIRLANDIĞI TÜRKİYE'DİR”-

10 Ağustos seçimlerine girerken Yeni Türkiye vurgusu yaptıklarını ve Türkiye’de yeni bir dönemin başlayacağını ifade ettiklerini kaydeden Erdoğan, “Yeni Türkiye esasında önemli boyutuyla unutulanların tekrar hatırlandığı Türkiye'dir. Yeni Türkiye bizi biz yapan değerlerin, medeniyetlerin yeniden ihya edildiği Türkiye'dir. Yüzümüzü Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. Yıldönümü olan 2023'e döndük. Ancak bir yandan da bize gelecek istikameti çizecek köklerimize daha sıkı bir şekilde bağlanmaya başladık. Yeni Türkiye bir yandan geleceğe yürüyüştür ama aynı zamanda işte o Ahilik kültürünün, dayanışmanın, birliğin yeniden yakalanmasıdır. Son 200 yıl içinde bize unutturulan ne varsa, bizim ruhumuzdan, özümüzden bir parçayı kopardı ve aldı. Köklerimizle kopan her bağ, bizi tarihimizden, ecdadımızdan uzaklaştırdı. Yeni Türkiye derken tarihimizin ve medeniyetimizin köklerine yüzümüzü dönüyor, unutturulanları yeniden hatırlamaya başlıyoruz. Bizim ticaret kültürümüzde acımasız bir rekabet diye bir mefhum asla olmamıştır. Büyüme bedeli her ne olursa olsun zenginleşme, bizim kalkınma tarzımız olamaz” diye konuştu.

-“2023'E ŞEHİTLERİN RUHANİYETİNİ ALARAK YÜRÜYECEĞİZ”-

2023'e şehitlerin ruhaniyetini alarak yürüyeceklerini kaydeden Erdoğan, “2023'e milletin hayır dualarını alarak yürüyeceğiz. 2023’e Ahilik kültürünü yeniden hatırlayarak o kültüre daha sıkı sahip çıkarak ilerleyeceğiz” dedi.

-“SABOTAJLARA İTİBAR ETMEYECEĞİZ”-

Çözüm sürecine de değinen Erdoğan, “Başbakanlığım esnasında zaman zaman esnaf kardeşlerimizle bir araya gelip çözüm sürecini anlattık. Bu süreç için sizlerden hep destek istedik. Anadolu'nun 81 vilayeti dolaşıldı. Çözüm sürecinin hem muhafaza edilmesinde, hem de güçlenmesinde esnafımızın çok önemli vazifeler üstlenmesine o gün inandık, bugün inanıyorum, yarında inanacağız. Sadece TESK olarak 10 milyonluk kitleyi temsil ediyorsunuz. Her bir esnaf ve sanatkar kardeşimin bu sürece yüreğine koyması inanın her meselenin Türkiye'nin gündeminden tek tek çıkmasını temin edecektir. Terörün esnaf ve sanatkârlarımıza zarar verdiğini hepiniz biliyorsunuz. Kepenk kapatmalar, yol kesmeler, şehirlerde oluşan güvensizlik atmosferi esnafımıza zarar verdi. Yatırıma, eğitime, turizme yapılan saldırılar esnafımızın kaybetmesine yol açtı. Bu sorun çözüldüğünde anneler, babalar, gençler kadar şehirlerimizde ticarette bu süreçten kazançlı çıkacak, esnafımız da bu süreçten kesinlikle kazançlı çıkacak. Geride bıraktığımız 1.5 yıllık süreç doğu ve güneydoğuda ekonominin ve ticaretin canlanmasını sağladı. Anneler çocukların dağa kaçırılmasına cesaretle itiraz ediyorsa, esnaf da zorla kepenk kapattırılmasına artık itiraz ediyor. Sabotajlara itibar etmeyeceğiz. Gençlerin ölmediği, kepenklerin kapatılmadığı dönemleri muhafaza edeceği” ifadelerini kullandı.

-“TÜRKİYE SÜRECİ GÜÇLENDİREREK NİHAYETTE ERDİRECEKTİR”-

Çözüm sürecinin tek başına bir siyasi partinin değil 70 milyonun ortak süreci olduğunu dile getiren Erdoğan, “Bu konuda ne kadar dertli ise siyasi partilerinde o kadar dertli olması gerekir. Doğu, Güneydoğu ne kadar dertliyse batının da o kadar dertli olması gerekir. Terörün bedelini sadece oradaki anneler, esnaf ödemedi. 81 vilayetimiz bu meselede bedel ödedi. İnşallah bu meseleyi de 77 milyon hep birlikte çözeceğiz. Hiç kimse süreci sabote etmek için yapılan tahriklere aldanmasın. Türkiye’nin önünde bu meseleyi çözmekten başka bir seçeneği yoktur ve inşallah Türkiye bu meseleyi çözmek için başlattığı süreci güçlendirerek nihayette erdirecektir. Esnaf ve sanatkarımızın bu hayati meselede daha fazla inisiyatif alacağına da yürekten inanıyorum” dedi.

-“BAZI ÜLKELER TÜRKİYE’YE YÖNELİK TERÖRE DESTEK VERDİ”-

Erdoğan, “bir hususun altını çizmek isterim” diyerek şunları kaydetti:

“Türkiye 30 yılı aşkın bir süredir terörle mücadelede her zaman yalnız oldu. İşlenen cinayetler bazı ülkeler tarafından görmezden gelindi. Toplu katliamlara, bebeklerin dahi katledilmesine, camide insanların kurşuna dizilmesine, kadınların istismar edilmesine belli ülkeler seyirci kaldılar. Hatta bazı ülkeler sadece seyirci kalmadı, Türkiye’ye yönelik teröre destek verdi. Ne zaman ki terör bu ülkeleri hedef almaya başladı, o zaman meselenin ciddiyetini anladılar. Bu bölgede faaliyet gösteren, gücünün de önemli bir kısmını batıda ki faaliyetlerinden temin eden kanlı terör örgütlerinin silahı bu ülkelere doğrultulacağını, geç de olsa gerçeği gördüler. Terörün sınırlarının, ilkelerinin olmadığını, hedef ayrımı yapmayacağını defalarca söylediğimizde, bize hak veriyor ama gizliden gizliye o terör örgütlerine göz yummaya devam ediyorlar. Şuanda haklılığımız görmüş durumdalar ama bu yetmez. Bizimle birlikte bu mücadelede ne kadar olacaklar, bunu görmek lazım" dedi.

-"NEREDEN GELİRSE GELSİN KARŞIYIZ"-

Türkiye’nin nereden gelirse gelsin her türlü terör örgütünün karşısında olduğunu söyleyen Erdoğan, “Türkiye ayrım yapmaksızın her türlü terörün ve terör örgütünün karşısında bir ülkedir. Biz İslami terör diye bir kavramı asla kabul etmedik, etmiyoruz. Zira İslam kelime ve kavram itibariylebarış tanımında türemiştir. Barış dini olan İslam’a, kimse terörü yakıştıramaz. Bizim dinimizde böyle bir şey yoktur. Süni terör, Şii terör diye bir kavramı biz asla kabul etmedik. İnsan canına kasteden her türlü illegal yapı bizim nazarımızda aynıdır ve aynı derecede kötüdür” dedi.

-“EDEPSİZLİKTİR, ALÇAKLIKTIR, ADİLİKTİR”-

Amerika ve Avrupa basınında yer alan haberleri eleştiren Erdoğan, “Dün bir uluslararası gazetede benim ve Başbakan Başbakanın Hacı Bayram Camii'nin çıkarken çekilmişfotoğrafımızı kullanıyor altına da bir terör örgütünün o caminin bulunduğu bölgeden terörist yetiştirdiğini yazıyor. Bu en hafif tabiriyle edepsizliktir, alçaklıktır, adiliktir. Türkiye’yi teröre destek veren, teröre göz yuman bir ülke gibi göstermek densizliktir. Yok Türkiye petrol alıyormuş, yok Türkiye'de tedavi görüyorlarmış. Böyle bir şey asla söz konusu değil. Türkiye böyle yalan haberler karşısında diz çökmeyecek kadar büyük bir ülkedir.

-“İHANET ŞEBEKELERİNİN DEĞİRMENİNE SU TAŞINDIĞINI GÖRÜYORUZ”-

Erdoğan, IŞİD tarafından Musul’da alıkonulan 49 Türkiye vatandaşına ilişkin ise, “Bizim için Musul'da alıkonulan 49 can her şeyden önemlidir. Biz konuşurken dikkatli konuşmak zorundayız. Çünkü biz mesuliyet makamındayız. 49 canın hassasiyetiyle hareket etmek zorundayız. Biz isteriz ki bu ülkenin medyası da, siyasi partileri de aynı hassasiyeti taşısın. Ama üzülerek ifade ediyorum bu hassasiyetin taşınmadığını ihanet şebekelerinin değirmenine su taşındığını görüyoruz” dedi.

-“BAYAT SENARYO UYGULANMAK İSTENİYOR”-

Türkiye'deki istikrara yönelik içeriden ve dışarıdan yapılan algı operasyonunun bir hedefi de ekonomi olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Bugün aynı bayat senaryo uygulanmak isteniyor. Belli kredi derecelendirme kuruluşları üzerinden Türkiye ekonomisi üzerine olumsuz değerlendirmelerin yapıldığına şahit oluyoruz. Hamdolsun Türkiye'de bu tuzaklara da bugüne kadar düşmedi. Hükümetin yer sağlam basarak tedbirli ilerleyerek bu tuzakları boşa çıkaracak. Türkiye ekonomisi 2013 yılında yüzde 4'ü aşan bir büyüme kaydetti. Avrupa ülkelerin hiç birinde 1 aşan bir büyüme yok. Avrupa'da en ideali Almanya yüzde 0,8 büyüdü” diye konuştu.

-“BUNLAR KENDİLERİNİ ACABA NE ZANNEDİYORLAR”-

Kredi derecelendirme kuruluşlarından 2 tanesinin zorlama açıklamalarla Türkiye'yi eleştirdiğini söyleyen Erdoğan, "Avrupa'da batmış, çökmüş, şu anda Avrupa'nın çok ciddi destekleriyle ayakta tutulmaya çalışan ekonomilerin olduğu ülkeye 6 derece birden artış veren bu kredi derecelendirme kuruluşlarının, Türkiye ile ilgili yaptıkları bu açıklama sadece siyaseten çökertemedikleri bir ülkeyi acaba ekonomik noktada nasıl çökertiriz, bu bir projedir, bunun gayretidir.Bunlar kendilerini acaba ne zannediyorlar diye ben bir soru soruyorum. Biz bundan önce bir kredi derecelendirme kuruluşuyla başbakanken ilişkiyi kestik. Bunlara biz para veriyoruz, buraya üyeyseniz belli, yılda bir ücret ödüyorsunuz. Türkiye bundan sonraki süreçte bu iki tanesiyle de ilişkisini keser, çünkü biz bunlarla ekonomimizi büyütmedik. Biz tüm esnafımızla dünyayı fellik fellik dolaşarak ekonomimizi büyüttük. Artık enerjimizi faydası olmayan gerilimlere, faydası olmayan kamplaşmalara, kutuplaşmalara sarfetmeden, her zerresine kadar geleceğimiz için seferber edeceğiz" dedi.

ANKA