Savcı çobanı vuran polise ceza istemedi

Çobanı vuran polis için savcı "meşru savunma" dedi.ERZURUM'da otomobili ile çarpıp telef ettiği inek yüzünden linç edilmek istenen sürücü E.A.'yı kurtarmaya çalışırken, çoban Furkan Çavuş'u tabancayla vurarak öldüren trafik polisi İ.B.'nin Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmasına başlandı. Savcılık, meşru savunma gerekçesiyle tutuksuz sanık İ.B. hakkında ceza istemedi.

Olay, geçen 16 Temmuz günü Erzurum-Pasinler karayolu üzerindeki Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü önünde meydana geldi. E-80 karayolunda E.A.'nın yönetimindeki otomobil, yola çıkan sürüdeki bir büyükbaş hayvana çarptı. Çarpmanın ardından ineğin telef olması üzerine tepki gösteren 16 yaşındaki çoban Furkan Çavuş sürücüye saldırdı.

Furkan Çavuş ile ağabeyi İbrahim Çavuş'un sürücü E.A.ya saldırdığını gören trafik polisi İ.B. ise olayı yatıştırmak istedi. Ekip arabasına sığınan sürücü E.A., Çavuş kardeşler tarafından polis otomobilinde bıçaklandı. Çıkan arbedeyi durdurmak isteyen polis memuru İ.B., Furkan ve İbrahim Çavuş'u bacağından vurdu. Furkan Çavuş hastanede hayatını kaybederken, polis memuru İ.B. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Polis memuru 1 hafta cezaevinde kaldıktan sonra bir üst mahkemeye yapılan itiraz üzerine tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Polis memuru hakkında 'kastın aşılması suretiyle adam öldürme' suçundan 1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Meşru savunma nedeniyle İ.B. hakkında Cumhuriyet Savcısı ceza istemedi. Savcı, şayet verilecek olursa da 6 yıl 8 aydan, 13 yıl 4 aya kadar ceza verilmesi gerektiğini bildirdi.

HAKİM: BURASI TELEVİZYON PROGRAMLARI GİBİ DEĞİL

1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıkarılan İ.B.'nin duruşmasında çok sayıda polis önlem aldı. Duruşma başlamadan önce Mahkeme Başkanı Saim Köroğlu Furkan Çavuş'un yakınlarına, "Başınız sağolsun öncelikle. Burası televizyon programları gibi değil, tamamen disiplin kuralları var. Kanun geriği neyse biz onu yapıyoruz" dedi. Başkanın sözleri üzerine babası Muhyettin Çavuş da adalete güvendiklerini bildirdi.

Olay günü çıkan olayları durdurmak için önce havaya 3-4 el ateş açtığını söyleyen İ.B., İbrahim Çavuş'un elinde bıçakla geldiğini bildirdi. Polis arkadaşı G.Ş. ile olduklarını anlatan İ.B., "Ben tektim arkadaşım sonradan geldi. Sürücüyü darp ettiler. Küfür edip, tehdit ediyorlardı. Sürücü bizim otomobile sığındı. Otomobilde bıçakladılar. İbrahim'i durdurabilmek için ayağına sıktım. Yere düşünce kravatımı çıkarıp kan kaybetmemesi için bağladım. Tam ayağı kalktım arkadaşa ambulans çağırmasını söyledim. Bu sırada Furkan Çavuş elindeki cisimle ekip otosunun arka camını patlattı. Bana doğru geldi vurmaya çalışırken, ne olduğunu anlamadan ateş ettim. Tekrar patlamaması için şarjörü boşalttım. Bu kişilerin yakınları beni darp etti. Benim amacım şoförün hayatını kurtarmaktı. Olay benim üzerime dönünce bu üzücü durum yaşandı" diye konuştu.

OĞLUM KUCAĞIMDAYKEN POLİS ATEŞ ETTİ

Oğlunun telefonda durumu anlatması üzerine olay yerine gittiklerini bildiren anne Hülye Çavuş ise, polisin oğluna iki kurşun sıktığını iddia etti. Son kurşunu kucağındayken sıktığını ileri süren anne Çavuş, "İlk oğluma otomobil çarptı sandım. Polisleri görünce biraz içim rahatladı. Gittiğimde iki oğlum da yerdeydi. Furkan'ı kucağıma aldım. Polis kucağımdayken yine sıktı. Oğlumu kucağımda vurdu. Polis arkadaşlarından biri 'Ne yaptın şerefsiz çocuğu öldürdün' dedi. Şikayetçiyim" dedi.

Mahkeme eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

DHA