Adaylık İçin Seçime 6 Ay Kala Konuşacağım

Yeni Asır Yazı İşleri Müdürü Nevzat Dönmez’in hazırlayıp sunduğu ‘Kent ve Siyaset’ programına katılan Büyükşehir Belediye Başkanı, savcılık operasyonlarından kentin EXPO 2020 adaylığına kadar birçok konuda açıklamada bulundu. Adaylığına seçime 6 ay kala karar vereceğini söyleyen Kocaoğlu, “Önseçimsiz olmaz” dedi

Yeni Asır Yazı İşleri Müdürü Nevzat Dönmez'in Yeni Asır TV'de hazırlayıp sunduğu 'Kent ve Siyaset' programına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, belediyeye yapılan savcılık operasyonlarından kentin EXPO 2020 adaylığına kadar değişik konularda önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Kocaoğlu, "2014'teki yerel seçimlerde tekrar aday olacak mısınız?" sorusuna ise "Adaylık konusuna seçimlere 6 ay kala karar vereceğim" dedi. Partisinin Büyükşehir Belediye Başkan adayının önseçimle belirlenmesinin daha doğru olacağına inandığını belirten Kocaoğlu, "Adaysam seve seve önseçime girerim. Siz 5 yıllık başkansınız. İzmirli sizi ömür boyu seçmemiş. Döneminiz bitmiş. Seçim zamanı gelmiş. Artık başkan değilsiniz. Eğer adaysanız önseçime gireceksiniz ve çıkan sonuca razı olakcasınız.

Önseçim örgütü kenetler" diye konuştu.
Kocaoğlu, son operasyon nedeniyle İzmirliler'in EXPO adaylığı için çıkarma yaptığı Paris'ten döndükten sonra Torbalı'da yaptığı sert konuşmada söylediği "Eğer Paris'ten dönmeseydim. Ben BİE Genel Kurulu'nda yine konuşmayacaktım, konuşturulmayacaktım. Bu organizasyonun başı 'hayır sen konuşacaktın' desin, nam olsun diye kendimi asarım" sözlerine de açıklık getirdi. Kocaoğlu EXPO konusunda "Küskünlük yok. Yola devam" mesajı verdi.

İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş'ın oda olarak EXPO Yürütme Komitesi'nde yer almayacakları yönündeki sözlerini değerlendiren Kocaoğlu, "Sayın Demirtaş'ın yanı sıra Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar'ın da bu komitede yer alması gerekir" dedi. Kocaoğlu, belediyenin çeşitli projeleri için 1 milyar lira civarında bir borçlanma yapmayı planladıklarını da açıklayarak, "Sadece İller Bankası'ndan değil yurt içinden ve yurt dışından kredi arayışlarımız sürüyor" bilgisini verdi.

EXPO konusunda küskünlük yok
EXPO konusunda kesinliklle bir küskünlüğüm yok. İzmir'in EXPO adaylığı sürecinde Paris'e görev yapmaya gittim. Bu zaten benim görevim de. Büyükşehir Belediyesine polis baskını olunca da buradaki arkadaşlarıma karşı sorumluluklarımı yerine getirmek görev yapmak için İzmir'e geri döndüm. Bu işin küskünlüğü, dargınlığı olmaz. Küsme gibi bir lüksümüz kesinlikle olamaz. Görevimiz hiçbir zaman küsmeyi, küskünlüğü kabul etmez. Biz bazı konularda ayrılabiliriz, ters düşebiliriz ama küslük yoktur. Önemli olan kenti yönetmek, başarıya götürmek, EXPO'yu da İzmir'e getirmektir. Küskünlük, dargınlık olamaz. Biz belediye başkanlığı yaparken hiçbir kişiye, kuruma bu gözle bakmadık, bakamayız da. Bakarsak zaten belediye başkanlığını hakkı ile adaleti ile yapamayız.

1 milyar lira borç hedefliyoruz
Büyükşehir Belediyesi'nin devam eden işlerini, projelerini takip etmek amacıyla yarından itibaren Ankara'ya gitmek için randevu talep edeceğim. Ankara'da görüşeceğim bakanlıklar arasında Ulaştırma Bakanlığı, Spor Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da var. Bu bakanlarımızın hepsinden randevu talep edeceğim.

Konular zaten malum. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım beyle başta tramvay olmak üzere devam etmekte olan bir çok projemizi konuşacağım. Tabi ki, bunların arasında İzmir'in EXPO adaylığı da olacak. Ulaştırma Bakanlığı'nın İzmir'de hayata geçirmek istediği projeler de olacak. Sonra Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ile Karşıyaka'ya yapmayı öngördüğümüz stad projesini konuşacağız. Daha önce yaptığmıız konuşmada sayın bakan olumlu karşılamıştı. Sanıyorum aradan geçen süreçte proje üzerinde Sayın Bakan da çalışmıştır. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile de halen Bakanlar Kurulu'nda bekleyen kent dönüşüm projelerini konuşacağız.

İller Bankası da biliyorsunuz Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na bağlı. İller Bankası'yla kredi arayışlarımızla ilgili görüşme yapacağız. Geçtiğimiz günlerde iç körfeze alınacak 15 vapurla ilgili ihaleye çıktık. Ardından da tramvay için kredi talebimiz oldu. 1 milyar lira civarında borçlanmayı hedefliyoruz. Sadece İller Bankası'ndan değil yurt içinden ve yurt dışından kredi arayışlarımız sürüyor.

Yorgancılar ve Demirtaş olmalı
İTO Başkanı Ekrem bey Yürütme Komitesi'nde yer almayacakları yönünde niye böyle bir açıklama yaptı bilmiyorum. Kendisi ile işlerin yoğunluğundan ötürü bu konuda konuşamadım. Ama, sanıyorum önümüzdeki günlerde Ekrem Bey'le bu konuyu oturup konuşuruz. Yürütme Komitesi'nde kimlerin olacağı sayın valimizin başkanlığında toplanan Yönlendirme Kurulu'nda kararlaştırılacak. Eminim ki, bu konu enine boyuna masaya yatırılıp tartışılacaktır. İzmir'de bu konuda en deneyimli isimlerin başında Ekrem Demirtaş gelir.

Sayın Demirtaş'ın burada Yürütme Komitesi'nde mutlaka olması gerektiğini düşünüyorum. Sayın Demirtaş'ın yanısıra EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar'ın da bu ekipte yer alması gerekir. Ben tabiki tüm herkesin yer almasını isterim ama bu arkadaşlarımız hem kurumlarını temsil ediyorlar hem de belli deneyimleri, birikimleri var. Geçen dönem EXPO Genel Sekreterliği görevini yürüten Seferihisar Belediye Başkanımız Tunç Soyer ya da başka arkadaşlar konusunda konuşma yetkisini kendimde görmüyorum. Bu yönlendirme kurulu kararı ile gelişecek bir olay. Basına açıklamayı Sayın Valimiz yapar.

Bilgime ve ifademe başvurulmadı
Özel yetkili savcıların talimatı ile büyükşehir belediyesine gerçekleştirilen operasyon sonrası yaşananlarla ilgili bu güne kadar ne bilgime başvuruldu ne de ifadeye çağrıldım. Ne hakimle ne de savcı ile avukat arkadaşlar hariç hiçbir hukuk adamı ile görüşmedim. 2 Mayıs'ta gerçekleştirilen operasyonda dosya üzerinde kısıtlama kararı vardı. O kısıtlamada o gün kalkmış, raporlar açıklanmış oldu. Ardından da bilirkişi raporları açıklandı ve bu raporlara göre savunma yapılmaya çalışıldı ve herkesin bildiği süreç yaşandı. Bugüne kadar operasyonla ve gözaltılarla ilgili hiç bilgime başvurulmadı. Biz her zaman hazırız. Adalet önünde her Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı gibi boynumuz kıldan ince.

Duyum değil dedikodu
Operasyonun olacağı konusunda hiçbir duyumum yoktu. Sadece ikinci bir operasyon daha yapılacak diye dedikodu vardı. Benzer dedikodular yarın da olacaktır. Bunlar da zaten her zaman söylenir. Bunların söylenmesinde bir sıkıntı da yok. Ama dosya belli, herşey belli, yapılan işler belli. İhale mevzuatı konusunda en yetkili kurum Kamu İhale Kurumu (KİK). KİK'ten 3 uzman davet edilse arkadaşlarımızın suçlandığı ihalelerde yapılanlar doğru mudur yanlışmıdır diye keşke sorulsaydı. Çünkü bu konuda en yüksek merci KİK.

Ufak tefek hatalar olabilir. 20 bin kişinin çalıştığı kurumda bunlar olacaktır. Ama burada kötü niyet var mı, rüşvet var mı, eşe, dosta menfaat sağlamak, sahtecilik, ihaleyi ona buna verme, zimmete para geçirme var mı ona bakmak lazım. Bu arkadaşlarımızın hepsi birinci sınıf devlet memuru. İlk operasyonda tutuklunan 3-4 arkadaşımız tam 7 aydır hapis yatıyor. Hangi suça hangi cezaya hapis verilecek. Bizim serzenişimiz, çıkışımız bununla ilgiliydi. Yaptığım konuşma ile bunun değerlendirilmesini istedim.

Mezarlıkbaşı katlı otoparkı
Mezarlıkbaşı katlı otoparkı ihalesinde yapılan gayet basit. Kamu zararı, vesaire yok. Otoparkın yarısı Vakıflar Bölge Müdürlüğünün diğer yarısı ise Büyükşehir'e ait. Burasını yıllardır İZELMAN işletiyor. Bu sefer ihalenin süresi ya da kira sözleşmesinin süresi bitmiş. Bu seefer Vakıflar Bölge Müdürlüğü ihaleye çıkılmasını talep etmiş. Biz de ihaleye çıkmışız. İZELMAN ihaleye girmiş artıra artıra 4 milyon 400 küsür bin liraya ihaleyi almış.

Bugüne kadar İZELMAN'ın yaptığı ciroya baktığımızda en büyük tahsilat 1 milyon ile 1 milyon 200 bin arasında. İhaleye çıkılırken kira bedeli de bu şekilde tespit edilmiş. Kira bedelinin 3-4 kat fazlasına kiraya veriyorum diye alamayacağı, tahsil edemeyeceği bir paraya, göz göre göre belediye başkanı bunu imzalayıp onran sonra hadi mahkemelerde hadi oranın çıkartılmasında kiracının tahliyesinde uğraşarak kamu mülkünü bu şekilde rezil etmesi mi doğrudur yoksa bu ihalyi yetkisni kullanarak iptal etmesi mi?

Ondan sonra Vakıflar'la anlaştık. Siz gelin bu kira bedelini güncelleyin dedik. Ardından da kontrat yaptık. İZELMAN zaten bizim kendi şirketimiz. Bizim İZELMAN'a ihalesiz otoparkı kiraya verme yetkimiz var. Biz de o yetkiyi kullanarak ihaleyi kendi şirketimize verdik. Yaptığımız işlem doğrudur, sonuna kadar doğrudur. Ömrümün sonuna kadar böyle bir karar vermek zorunda kalsam seve seve yaparım.

Uzmanlar sonuna dek doğru söylüyor
Konunu uzmanları, inşaatçılar, deprem bilimi ile ilgilenenler, öğretim üyeleri görevlerini yapıp herkesi uyarıyorlar. Bu doğru. Yıllarca binaların Birinci Kordon'da, Karşıyaka'da, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı'nda rüzganı önünü Çin seddi gibi kestiği konuşulurdu şimdi depremselliği konuşulmaya başlandı. Yan yana sıralanmış 15-20 apartmanın bir sallantıda belki depremden etkilenmeyecek olan binaları bile etkileyebileceği şeklinde bir görüş var.

Bu görüş sonuna kadar doğru bir görüş. Çaresi ise, kent dönüşümü. Sorun kent dönüşümüne önce Kordon'dan mı başlamak lazım yoksa bugün sağlıksız yapıların, çarpık kentleşmenin olduğu, sosyal donatı alanlarının, spor alanlarının, çocukların oynayacağı bahçesi bile olmayan yerlerden mi başlanmalı? Biz planlı bir şekilde bunu yapıyoruz. Alsancak, Birinci Kordon gibi yerlerde bunun yapılması apayrı bir projedir.

O projeler de çalışılıp yapılabilir. Ama buradaki binalar da artık eskidi, ömrünü tamamladı. Bu bölgelerde yapılaşma 70'li yıllarda başladı. Aradan 41 sene geçti. Bunların yenilenmesi en azından yıkılıp yeniden yapılması gerekiyor. O zamanki teknoloji, inşaat malzemeleri malum. Ben o dönemlerde Güzelyalı'da oturuyordum. 8. kata ustalar aşağıda kardıkları harcı omuzlarında taşıyarak çıkarıyorlardı. Bu teknoloji ile yapılanların pek çoğu böyle. Mutlaka gözden geçirilmesi gerekir.

Menemenlilerin bana inanmaları gerekiyor
Çöp konusunda gerekli çalışmaları yürütüyoruz. Eğer gerekli izinleri alabilirsek bu konuda bizim problem yaşayabileceğimizi zannetmiyorum. Menemen'de tartışma sonusu olan arazi yasa gereği Büyükşehir'e geçti. Ama çalışıyor, ama çalışmıyor, ilkel kalmış, kalmamış orada bir çöp dönüşüm tesisi var zaten. Biz onu revize etmeye çalışıyoruz. Bu tesisi mutlaka bir yerlerde yapmak zorundayız. O arazinin çok verimli olduğu söyleniyor. Samimi Menemenliler ise tam aksini, o arazinin verimli olmadığını söylüyor.

Hiçkimse çöpü, arıtma tesisini istemiyor. Peki arıtma tesisi çöp tesisi insanlar istemiyor diye yapmayacakmıyız. O zaman bu çöpü ne yapacağız. O zaman kimse evinde ne kapı önüne çöp çıkartmasın. Ben toprakta büyümüş bir insanım. 27 yaşına kadar tarımla uğraştım. Orada çevreye zarar verecek olsak zaten ben o tesisi oraya yapmam. 'Hayır kardeşim. Bu burda olmaz' der geçerim. Çevreye ve toprağa zarar vermeyeceğime, hiçbir menfi etkisi olmadığına inandığım için orada yapılması yönünde diretiyorum. Ben bu konuda başta Menemenli hemleşehrilerim olmak üzere herkesten destek bekliyorum.

Parti görev veriyorsa bunun şartı şurtu olmaz
Adaylık konusunda seçime 6 ay kala konuşacağım. Bugün bizim belediye başkanlarımızın büyük çoğunluğu, hele hele büyük ilçeleri yönetmiş arkadaşlarımızın Büyükşehir Belediye başkanlığını mükemmel bir şekilde yapacaklarına inanıyorum. Ben daha önce belediye başkanlığı yapmamıştım. Ticaretle uğraşıyordum. Bornova'da 70 gün belediye başkanlığı yaptım. Geldim büyşükşehir belediye başkanlığı yaptım. Çalıştım, öğrendim. Bir emanetçi olarak geldim. Samimi söylüyorum. Oradan 2009 seçimlerinde yüzde 56.7 oyla seçildim. Diğer arkadaşların bu işi yapabilmesi, yapamaması gibi bir değerlendirme yapmam yanlış olur, haksızlık olur.