Yukarı
184737

Demirtaş'tan özeleştiri çağrısı

30 Temmuz 2017 13:10

9 ayı aşkın süredir tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Edirne Cezaevi’nden ‘Barışı kurmak’ başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Barış ve demokrasi kavramlarını irdeleyen Demirtaş, son dönemde kendisi hakkında söylenen ve yazılan bazı konulara da yanıt verdi.

Demirtaş, herkesin ve kurumların kendini özeleştiriye tabi tutması gerektiğinin altını çizdi.

Demokrasi gazetesinde yayınlanan yazı şöyle:

Sosyolojik kavramlar, zamana ve mekâna göre farklı anlamlar taşıyabilirler. “Barışı kurmak” kavramı da bunlardan birisidir.

Cezaevi koşullarında, kısıtlı imkânlarla avukatlarıma aktarabildiğim kadarıyla bazı röportajlara cevap olmaya çalışıyorum. Röportajların birinde kendim ile ilgili olarak “benim rolüm ve misyonum; savaşı büyütmek değil, barışı kurmaktır” demiştim. Bu tespitimin bazı tartışma ve değerlendirmelere konu edildiğini izliyor ve duyuyorum. Şüphesiz eleştiri mekanizması, örgütlü mücadelemizin temel harcı ve dinamizm kaynağıdır. Tüm bu eleştirilere saygı duyduğumu belirtmekle birlikte, bazı hususlara açıklık getirme ihtiyacı duyuyorum.

Her şeyden önce günümüzde barış kavramı, silahların sustuğu, çatışmanın durduğu anı karşılayan bir kavram değildir. Geçmişte savaşın bitmesi, barışın ortaya çıkması için yeterli görülüyordu. Ancak günümüzde barış hali, daha geniş olarak ele alınmakta, çatışma potansiyelinin de ortadan kalktığı durumu ifade etmektedir.

Savaşın durması, silahların susması ve hatta silahlanmanın bırakılması, başlı başına barışın gerçekleşmesi için yeterli değildir. Ekonomik, siyasal, fiziki ve psikolojik şiddetin hüküm sürdüğü devletlerarası ilişkilerde, devlet-toplum-birey, kadın-erkek, yöneten-yönetilen ve işveren-işçi gibi tüm ilişkilerde barışın kazanabilmesi, çatışma potansiyelinin de ortadan kalkmasına bağlıdır.

Prof. Dr. Mithat Sancar bu durumu, negatif ve pozitif barış olarak kavramsallaştırmıştır. Çatışmanın durduğu, ancak çatışmayı yaratan sorunun çözülmediği hale “negatif barış” derken; çatışma potansiyelinin de ortadan kalktığı eşitlikçi, adil bir çözümün üzerine inşa edilmiş hale de “pozitif barış” demiştir. Dolayısıyla günümüzde barış, savaşın bittiği durumlarda kendiliğinden ortaya çıkmadığı gibi çıkması da mümkün değildir. Barış, ancak inşa edilebilir. Bir yandan çatışma ve savaş devam ederken, diğer yandan barışı kurmak, inşası için de özgün ve kararlı bir mücadele yürütmek gerekir.


 
Demokratik siyaset, kadın hareketi, özgür basın alanı, kültür alanı, demokratik gençlik hareketi, emek hareketi vb. sivil alanlar, barışın inşasından bir bütün olarak ilk elden sorumludurlar. Toplumu ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal açıdan kendi yeterliliğini sağlayabileceği örgütlülükler aracılığı ile bir tür “toplumsal öz savunma” disiplinine kavuşturmak, barışın inşasının bir parçasıdır. Bununla birlikte, sosyo-psikolojik ortamı hazırlamak, uluslararası diplomatik ilişkileri barışın inşası için değerlendirmek, toplumu barış konusunda kitlesel olarak harekete geçirebilmek, barışın inşası konusundaki diğer gereklilikler ve aynı zamanda sorumluluklardır.

Hiç şüphesiz, Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan’ın koşulları ve imkânları uygun olsaydı, barışın kurulması ve inşası konusunda herkesten daha etkili ve sonuç alıcı bir çalışma ortaya koyabilirdi. Sayın Öcalan, ağır tecrit koşullarına rağmen 19 yıldır “barışın inşası” konusunda son derece güçlü perspektifler ortaya koymuş, fırsat buldukça da avukatları veya heyetler aracılığıyla bunları pratikleştirmeye çalışmıştır. İmralı’da kendisiyle defalarca yüz yüze görüşme şansı bulanlardan biri olarak, bu muazzam çabaya ve derinliğe bizzat tanıklık ettiğimi de belirtmem gerekir.

Bütün bunlarla birlikte “barışı inşa etme” görev ve sorumluluğunun da Sayın Öcalan’a yüklenmesi hakkaniyete ne kadar uygundur? Sayın Öcalan, ağır tecrit koşullarındayken, “barışı da sen kur” diyerek, sorumluluğu kendisine atmak ne kadar ahlakidir?

Elbette ki, Sayın Öcalan’ın bir önderlik rolü ve misyonu vardır. Bu rol tarihseldir, kurumsaldır ve mücadele içinde emekle şekillenmiştir. Sayın Öcalan, önderlik misyonu ile barışın muhatabıdır. Olası müzakerelerin de “baş müzakereci”sidir. Başka muhataplar yaratmaya çalışmak, sonuçsuz ve anlamsız kalmaya mahkûmdur.

Barışı kurmak ve barış sürecinin muhatabı olmak, birbirini tamamlayan, bütünleyen, iç içe geçmiş ortak bir barış mücadelesiyle mümkündür. Kavramları yerli yerine oturtmak, kişileri de buna göre değerlendirmek daha doğru olacaktır.

Son zamanlarda açık ve kapalı imalar yolu ile şahsımı ve Sayın Öcalan’ı karşı karşıya getirmeye yönelik sergilenen tutum ve çabalar iyi niyetli değildir. En hafif değerlendirmeyle “gaflet”tir.

Demokratik siyaseti, halkın seçilmiş iradesi olarak hak ettiği saygın konumuna layık bir tutumla değerlendirmek, bütün dostlarımızdan en büyük beklentimizdir. Demokratik siyaseti ve öncülerini hiçleştiren, değersizleştiren anlayışlar sorgulanmaya muhtaçtır.

Her kavramın başına “demokratik” yazmakla demokrat olunmuyor. Demokrasi bir kültürdür, yaşam tarzıdır. Kendinden başlayarak herkesin ve bütün alanların demokrasi ölçüleri çerçevesinde kendini özeleştiriye tabi tutması ve halka hesap vermesi, mücadelemizin hamlesel çıkışları açısından bir lüks değil, zorunluluktur. Niyet okumalar üzerinden değil, pratiklerimiz üzerinden eleştiri geliştirmek, özeleştirilerimizi de pratikte vermek daha anlamlı olur. İçeride ve dışarıda kahramanca direnen tüm arkadaşlarıma en içten selam ve sevgilerimle.

 



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Erzincan-İliç’teki maden faciası araştırılacak

9 işçinin ölümüyle sonuçlanan maden faciasını araştırmak üzere kurulan TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, Erzincan'a geldi. Erzincan'ın İliç ilçesinde 13 Şubat'ta meydana gelen...

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarih verdi: MHRS'de yeni dönem

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Merkezi Hekim Randevu Sistemi'nde (MHRS) yeni düzenlemeye ilişkin, 9 Mayıs Perşembe günü bir basın toplantısı yapılmasının planlandığını belirterek, "Sağlık ...


Antalya'daki teleferik kazasında istenen cezalar belli oldu

Antalya'nın Konyaaltı ilçesinde 1 kişinin hayatını kaybettiği, 7 kişinin yaralandığı teleferik kazasına ilişkin iddianame tamamlandı. İddianamede aralarında Kepez Belediye Başkanı Mesut K...

Bakan Tekin: 20 bin öğretmen atanacak

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, öğretmen atamalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Tekin, "Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla Hazine ve Maliye Bakanımız ve ilgili kurmaylarıyla gör...


CHP'li Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey geri adım attı

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, yeğenini belediyenin iştiraklerinden birine atamasının ardından gelen tepkilerden sonra kararından vazgeçtiğini duyurdu. CHP’li Bursa Büy...

Kurtulmuş: Suriyelilerin Türkiye'ye göç etmesi gerekiyordu

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Meksika, Endonezya, Güney Kore, Türkiye ve Avustralya'nın oluşturduğu MIKTA'nın, Meksika'nın başkenti Meksiko'da düzenlenen 10. Parlamento Başkanları Toplant...


Bakan Ali Yerlikaya duyurdu... 52 ilde 'Narkoçelik' operasyonu: 363 şüpheli yakalandı!

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 52 ilde düzenlenen operasyonlarda 363 zehir tacirinin yakalandığını duyurdu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından 52 ilde 'Narkoçelik-15' ...

Meteoroloji açıkladı: 11 kent için 'sağanak yağış' uyarısı!

Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) 7 Mayıs hava durumu raporunu paylaştı. Rapora göre yurt genelinde sıcaklıkların artacağı tahmin edilirken, doğuda yüksek kesimlere kar uyarısı yapıldı. Ö...


31 Mart seçimlerinin kesin sonuçları Resmi Gazete'de

Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nin kesin sonuçlarına ilişkin kararı, Resmi Gazete'de yayımlandı. YSK'nin 31 Mart yerel seçimlerinin kesin sonuçların...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Kahtalı Mıçe'yi kızdıran haber

Ünlü sanatçı gırtlak kanseri tedavisi gördüğü ve ekonomik sıkıntılar yaşadığı yönünde çıkan haberler üzerine bir açıklama yaptı: Sevgili dostlarım, gırtlak kanseri olduğuma ve ekonomik du...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

DSÖ, bir sonraki salgının ne olacağını açıkladı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölge Direktörü Hans Kluge, İstanbul'a gerçekleştirdiği 5 günlük ziyaret kapsamında Türkiye'nin COVID-19 salgınıyla mücadelesi, sağlık sistemi, DSÖ ile iş birliği ve gelecekteki salgınlar hakkında geniş kapsamlı bir değerlendirme yaptı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR