Yukarı
246045

26. İstanbul Caz Festivali’ne geri sayım

23 Nisan 2019 15:06

26. İstanbul Caz Festivali için geri sayım başladı. 29 Haziran-18 Temmuz tarihleri arasında 27 farklı mekanda, 50'nin üzerinde konsere ev sahipliği yapacak olan festivalde çağdaş cazın en önemli isimlerinden Kamasi Washington, Snarky Puppy, piyanist Aydın Esen, Jose James gibi isimler dinleyicilerle buluşacak. Festivalin direktörü Harun İzer, bu yılki programın nasıl hazırlandığını, festivaldeki yenilikleri, caz müziğine yönelik ilgiyi Kayıt Dışı'na anlattı.   

Hazırlıklar nasıl gidiyor?

Çok güzel gidiyor, bilet satışlarımız geçen hafta başladı. Güzel bir ilgi var. Programımız 29 Haziran’da başlayacak, 18 Temmuz’a kadar sürüyor. Şimdiden güzel bir ilgiyle, yaza hazırlanıyoruz.

Programı açıkladınız. Nasıl bir etki yarattı?

Biz her yıl olabildiğince kendi alanımızda en başarılı en güzel isimleri getirerek, şehre bir değer katmaya çalışıyoruz. güzel tepkiler aldık. Açıkladığımız isimler İstanbul’a gelmesi beklenen isimlerdi. Kamasi Washington, Snarky Puppy gibi isimler zaten Türkiye’deki seyircilerin yakından tanıdığı isimler. Festival, sadece konser düzenlenen bir etkinlik değil, şehre yayılan, değişik heyecanlar yaratan etkinlik olması çok önemli. Parklarda yaptığımız, Boğaz’da yaptığımız etkinlikler değişik bir heyecan katıyor şehre. Gördüğümüz heyecan, İstanbul Caz Festivali’nin 26’ıncı yılında aynı heyecanla beklenen bir etkinlik olduğunu gösteriyor.

 


CAZ VAPURU GERİ DÖNÜYOR

Caz Vapuru geri dönüyor bu sene değil mi?

O bizim için çok keyifli oldu. Biz ona 2003’te başlamıştık. 8 sene üst üste yapılmıştı. 2010 sonrasında yapmak mümkün olmamıştı. Biz de bir süre kendimizi tekrarlamamak için onu biraz unutmuş olduk. Bu sene yeni bir heyecanla, “Tekrar yapabilir miyiz?” diye konuştuk. İznimizi aldık. Boğaz’da gerçekten festivalin en heyecanlı, keyifli, İstanbul’a özel etkinliği olacak.

Son dönemlerdeki ekonomik çalkantı programı belirlerken sizi zorladı mı? Geçen yıl Nick Cave gibi dev bir isim gelmişti mesela…

Buna birkaç açıdan bakmak lazım. Bu tür büyük isimler festivalde her zaman yeri olan isimlerdir. Bu yıl olmaz, seneye yeniden olur. Biz bunu uzun vadeli bir şey olarak düşünüyoruz. Festival 26 yıldır devam ediyor, her yıl aynı isimlerin olması beklenemez, kimse de beklemiyor tabi. Bu sene bu programı yaparken, şunu da düşünüyoruz: Bu bir yıldızlar topluluğu olmaktan ziyade, aslında şehre dair bir festival. İstanbul’un festivali. Ekonomik zorluklar olarak ülkenin bağlamından farklı bir durumda değiliz. Tabii ki imkanlarımız ölçüsünde olabildiğince kapsamlı bir festival yapmaya çalışıyoruz. Bazen daha geniş kapsamlı olabilir, başka bir yıl imkanlara göre daha farklı gerçekleşir. Burada temel olan festivalin devam etmesi. Bir sürü genç arkadaşlarımız düzenlediğimiz ücretsiz etkinliklere gelip, çok sayıda konser görebiliyorlar.


BÜTÜN FESTİVALLER BİRBİRİNİ BESLİYOR

İstanbul’da sizin dışınızda iki farklı caz festivali daha var. Bir rekabet de var. Bu üç festival nasıl besliyor birbirlerini?

Ben açıkçası onun net bir rekabet kelimesiyle ifade edilebilecek bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bütün bu festivaller birbirini besliyor. Cazın daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlıyor. Bizi de o anlamda diri tutuyor. Birbirimizin ne yaptığına bakıyoruz. Hangi festivalin, kime yer verdiğini takip ediyoruz. Çok sevdiğimiz bir sanatçı bir başka etkinliğe gelince, ilk başta “Hay Allah, bizim festivalimizde niye olmadı” diye düşünüp, bir sonraki cümlede de, “Aa iyi gider, güzel güzel konserini dinleriz” diye düşünüyoruz. Böyle bir avantaj olarak görüyoruz. Bu şehir için büyük bir avantaj. Bizim kadar eski festivaller var, yeni katılmış festivaller var. Bunların sayısının artması, İstanbul gibi bir şehirde, biraz daha olumlu taraftan görülmeli. Herkese yetişmemiz zaten mümkün değil. Biz İstanbul Caz Festivali’ni şehre yayılan bir festival olarak kurguluyoruz. Her festivalin kendisine has karakteri var. Bunların hepsini kendi içinde düşünmek gerekiyor.

Ekrem İmamoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak göreve başladı. İstanbul Caz Festivali Direktörü olarak sizin beklentileriniz nedir kendisinden?

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın hem kamuyla hem özel sektörle çalışmalarımız oluyor. Burada özellikle belediyelerle sıkı çalışmalarımız oluyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, her zaman bizim etkinliklerimizi desteklemiştir. Bunların aynı başarıyla devam edeceğine eminiz. Bir taraftan da festivallerin desteklenmesi lazım. Bu tür etkinlikler hem şehre hem ülkeye değer katan etkinlikler… Sunduğumuz sanatçılarla yapılan programlar olsun, uluslararası müzik dünyasından gelen isimler olsun, bunların hepsi aslında bir anlamda kültür elçiliği. Yabancı bir sanatçı geldiğinde, ciddi bir izleyici kitlesi tarafından izlendiğinde kente de büyük etkisi var. Özel sektörün de burada çok ciddi önemi ve yeri var. Festivaller anca bu tür desteklerle yaşıyor. Bizim için en önemli kaynağımız seyirciler. Onun dışında festivale sponsor olan kurumların katkıları çok önemli. Kültür bir toplumun yaratacağı en önemli değerlerden. Bu tür değere yatırım yapan her türlü katkı bizim için çok önemli.

 


DİNLEYİCİ CAZ MÜZİĞİNE YAKINLAŞIYOR

2010’lu yıllardan sonra caz sanatçıları büyük kitlelere hitap etmeye başladı. Son birkaç yıldır da ciddi caz dinleyicisi kitlesi de artış gösteriyor. Sizin değerlendirmeniz nedir?

Caz aslında bizim müzik kültürümüze hem biraz uzak, hem de başka açılardan yakın. Kökenleri itibarıyla Amerika’dan gelen bir müzik. 20’inci yüzyılın sonlarında, 2000’li yılların başlarında caz müziğinin yerel müziklerle birleştiği çok güzel örnekler görmeye başladık. Bu Avrupa’da da böyle. Kuzey cazı diye bir alt dal var. İtalyanlar cazda Amerikan cazına yakın üretimle başka bir profil oluşturuyorlar. Türkiye’de de kendisine has caz füzyonu mevcut. Daha otantik ve geleneksel müziğimizden ilham alan yeni üretimler başladı. Bunlar Türkiye’deki müzik dinleyicisinin caza yaklaşmasında çok ciddi bir etken. Bizim İstanbul Caz Festivali’nde de yer verdiğimiz Jülide Özçelik gibi başarılı sanatçılar, Okay Temiz gibi sanatçılar, çok çeşitli alanlarda çalıştığımız müzisyenler cazın farklı yere gelmesinde çok yardımcı oluyor. Mesela bu sene İstanbul Caz Festivali’nde yer alacak olan Tolgahan Çoğulu gibi mikrotonal gitar üzerinden çalışmalar yapanlar var. Bunların da müziği daha emprovizasyon ve farklı unsurlar üzerinden caz müziğinin ruhuyla yakınlaşan çalışmalar. Ben özünde Türkiye’deki müzik dinleyicisinin de caz müziğine bu tür çalışmalarla yakınlaşmaya başladığını düşünüyorum.



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


Diğer Haberler

Yılın Mimar Sinanları

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Lisesi öğrencilerinin oylarıyla belirlenen Yılın Mimar Sinanları Ödülleri, Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Gecede Kelebe...

“İğne Deliğinden Bornova” sergisi büyük ilgi gördü

Bornova Belediyesi Hobi ve Beceri Edindirme Kurs Merkezi’nde fotoğrafçılık eğitimi alan kursiyerler sıra dışı bir fotoğraf sergisine imza attı. Bornova Belediyesi Uğur Mumcu Kültür ve San...


Ruhu genç İzmirliler gösterileriyle büyüledi

İzmir Büyükşehir Belediyesi Sağlıklı Yaş Alma Alzheimer-Demans Merkezi üyeleri, aylardır aldıkları eğitimlerin ardından sahneye çıktı. Yaşları 55 ile 94 arasında değişen merkez üyeleri, d...

64 sanatçıdan 1 Mayıs çağrısı

64 sanatçı 1 Mayıs'ta kutlamaların tarihi adresi olan Taksim Meydanı'na konulan yasağın kaldırılmasıyla ilgili bir açıklama yayınladı. "Taksim Meydanı 1 Mayıs alanıdır. Hiçbir yasak bu ge...


TRT dizisi setindeki taciz için karar!

Geçen 31 Ağustos’ta TRT’nin Gönül Dağı dizisinin ekibinin arasında iki çalışan arasında yaşanan taciz davası karara bağlandı. Gönül Dağı dizisi setinde saç asistanı Zeynep Çetinkaya'yı ta...

Denizin ‘uzaylılarına’ yakından bakış

Oscar Ödüllü yapımcı ve yönetmen James Cameron imzalı yeni belgesel serisi “Ahtapotların Gizemli Dünyası”nın 22 Nisan Dünya Günü’nde National Geographic WILD’de üç bölümü birden yayımlanm...


ODTÜ'lüler geleneklerine sahip çıkıyor

Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nin (ODTÜ) kayyum rektörü Verşan Kök'ün, 30 yıldan uzun zamandır öğrenci toplulukları tarafından düzenlenen bahar şenliğinin hem süresini kısalttı hem de şen...

Rami Kütüphanesi’nde 23 Nisan coşkusu

İp atlama, çuval yarışı,  müzikli eğlenceler, tiyatro gösterileriyle beraber çocukların mutlu olması için yüz boyaması yapıldı, balon, bayrak, pamuk şeker, macun ve kekler dağıtıldı. Bunu...


BİDEV’den çocuklara 23 Nisan hediyesi

BİDEV, bağımsızlık mücadelemizin sembolü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 104. Kuruluş yıl dönümü ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Eg...

SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

Kerem Bürsin'in paylaşımı sosyal medyayı salladı

Oyuncu Kerem Bürsin'in Instagram hesabında paylaştığı kaslı vücudu sosyal medyayı salladı. 'Şeref Meselesi', 'Güneşi Beklerken', 'Ulan İstanbul', 'Sen Çal Kapımı' ve 'Ya Çok Seversen' gib...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Sıcak geçen ilkbahar kabusu erken getirdi

Hava sıcaklığının mevsim normalleri üzerinde seyretmesinden dolayı Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığını bulaştıran keneler doğada erken görülmeye başladı. Uzmanlar keneler konusunda vatandaşı dikkatli olmaya çağırdı...

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR