CHP’den İmza Kampanyası: Balbay’a Özgürlük

Cumhuriyet Halk Partisi’nin Zonguldak ile eş zamanlı başlattığı ‘Mustafa Balbay’a özgürlük’ imza kampanyası büyük ilgi gördü.

Kampanya öncesi basın açıklaması yapan CHP İzmir İl Örgütü Başkanı Tacettin Bayır, Mustafa Balbay’ın 926 gündür tutuklu olduğunu, suçunun tam olarak bilinmediğini ve yöneltilen suçlamaların hiç birinin ispatlanamadığını savundu. Bayır, Cumhurbaşkanı’ndan, sokaktaki vatandaşa kadar herkesin bu tutukluluk halinin vicdanları yaraladığını belirterek “Ancak maalesef değişen bir şey yok, Balbay hala tutuklu. Hem de, halk onu milletvekili seçmişken, halkın gözünde suçsuzluğu bu yolla bir kez daha ispatlanmışken, Balbay hala tutuklu” dedi.

CHP olarak kendilerinin hiç kimse için ek bir ayrıcalık talep etmediklerini sözlerine ekleyen Bayır “Biz kimse için özel ayrıcalık istemiyoruz, yargılanmasınlar da demiyoruz. Biz, milletvekili seçilmesine engel bulunmamış, YSK tarafından mazbatası verilmiş, yüzbinlerce İzmirlinin oyunu almış Mustafa Balbay’ın millet tarafından kendisine verilmiş olan vekillik görevini özgürce yerine getirmesini istiyoruz. Önüne geleni üç satırlık bir gerekçeyle tutuklayan, ancak tahliye etmemek için dokuz sayfa gerekçe yazan yargı anlayışına hayır diyoruz. Mustafa Balbay’ı serbest bırakmamak için; “Kaçabilir, delilleri karartabilir” gibi inandırıcılığı olmayan ve toplumun hiçbir kesimini tatmin etmeyen bahaneler üretilmesi, adalete olan inancımıza ve güvenimize darbe vurmaktadır” diye konuştu.

Özgürlüğün sadece Balbay için değil, aynı durumda olan tüm vekiller ve vatandaşlar için de olması gerektiğinin altını çizen Tacettin Bayır “Mustafa Balbay CHP’nin ve İzmir’in milletvekilidir. İzmir; adalet, demokrasi ve masumiyet ilkelerini özümsemiş ve yaşam biçimi haline getirmiş, Türkiye’nin demokrasi başkenti diyebileceğimiz bir kentidir. Mustafa Balbay bunun için İzmir’i tercih etmiş, İzmirliler de bu tercihi taçlandırmış ve onu milletvekili seçmişlerdir. Halkın iradesine kelepçe vurmak, tüm dünyada tanınan ve saygı gören bir gazeteciyi yeterli gerekçe olmadan 3 yıla yaklaşan bir süredir cezaevinde tutmak hiçbir vicdana sığmaz” dedi.

Amaçlarının kesinlikle ne yargıya müdahale etmek, nede yasalara saygısızlık olmadığını söyleyen Bayır, amaçlarının sadece herkesin masumiyet karinesi içinde düşünmesi ve adil yargılanma hakkının kullanabilmesi için çaba gösterdiklerini ifade etti. Tüm İzmirlileri adalete, demokrasiye ve Balbay’a destek olmaya çağıran Bayır, özgürlük isteğini de bir kez daha demokrasinin kalesi İzmir’den haykırdıklarını söyledi.

Bayır’ın ardından konuşma yapan İzmir Milletvekillerinden Alaattin Yüksel, İzmir milletvekili Mustafa Balbay ve Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal’ın hala tutuklu olarak vekilliklerini sürdürdüklerini, milli iradenin parlamentoya yansımadığını ve kendilerinin mecliste yemin etmiş olmasına rağmen parlamentonun görevini yerine getiremediğinin altını çizdi.
Meclis çalışmalarının başlamasından önce AKP ve CHP arasında imzalanan protokolde de “Ttutklu milletvekillerinin parlamentoya girebilmesi için her türlü çalışma yapılacağı” yönündeki maddeyi hatırlatan Yüksel “Burada sorunları çözme yeri meclistir dediler. Biz de tamam dedik. Protokol imzaladık. Tüm yasalar özgürlükleri genişletecek şekilde yorumlanmalı, uluslararası yasalar da dahil bütün yasalar parlamenterlerin hapiste değil, parlamentoda olması gerektiğini söylüyor. Avrupa İnsan Hakları ve Birleşmiş Milletler sözleşmeleri de söylüyor. Geçen dönemlerde de bunların uygulamaları var” dedi.
Hukukun genişletilmesi ve kuvvetler ayrılığı ilkesine inanan iki büyük siyasi partinin görevini yerine getirmemesi halinde çözüm yerinin farklı alanlara taşabileceğini vurgulayan Yüksel “Bu protokolün altına imza atan AKP milletvekillerine ve grubuna sesleniyorum. İçinizde bir nebze olsun demokrasi kırıntısı kaldıysa, içinizde bir nebze dürüstlük kaldıysa, attığınız imzaya sahip çıkın, gelin yeni yasama dönemi açıldığında parlamentoda bu sorunu beraber çözelim ve milletvekillerimizi parlamentoya taşıyalım” diye konuştu.

AKP’nin bu imzadan kaçınması haline parlamentoda daha farklı eylemler gerçekleştireceklerini hatırlatan Yüksel “Halkımızla da birlikte bu mücadeleyi alanlara taşıyacağız. Bugün burada ve Zonguldak’ta gerçekleştirdiğimiz imza kampanyası ile de bu eylemimiz başlamıştır. Milyonlarca insanımızın vereceği imzalar ile bunu parlamentoya taşıyacak ve özgürlük için mücadelemizi sürdüreceğiz. Hangi partiye oy vermiş olurlarsa olsun, bütün İzmirlileri demokrasiye sahip çıkmaya davet ediyoruz” dedi.

Bir diğer İzmir Milletvekili Musa Çam ise, Başbakan Erdoğan’ın Suriye ve bütün Ortadoğu ülkelerine özgürlük mücadelesi verdiğini, ancak kendi ülkesinde birçok aydın ve gazetecinin 3 yılı aşkın süredir tutuklu bulunduğunu söyledi.

Tutuklu gazeteci Doğan Yurdakul’un eşinin dün kanser tedavisi sırasında hayatını kaybettiğini ifade eden Çam “Eşi kanserden vefat eden Doğan Yurdakul ne yazık ki son anlarında eşinin yanında değil, cezaevinde bulunmuştur. Bütün suçu yazmak, düşünmek ve söylemek olan bu insanlar sadece bu eylemlerinden ötürü uzun süredir Silivri Cezaevinde tutukludur. Biz özgürlüğü ve demokrasiyi sadece kendimiz için değil, bütün herkes için, hatta Tayyip Erdoğan için de istiyoruz. Düşünen herkes için istiyoruz. Maalesef AKP özgürlük ve demokrasiyi sadece kendisi için ve kendinden yana olanlar için istemektedir. Bu ülkede rahat yaşayabilmek için ya tarikat üyesi olacaksınız, ya cemaat üyesi olacaksınız ya da AKP yandaşı olacaksınız. Eğer bunun karşısında iseniz, yarın sıra size de gelebilir. O yüzden susmamız, sustukça sıranın bize geleceğini bilmemiz ve
temel hak ve özgürlükler için mücadelemizi yükseltmemiz gerekiyor” dedi.

CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray da özgürlük mücadelesinin sadece Balbay’a değil, herkes için olduğunu söyleyerek, tüm İzmirlileri haklarına sahip çıkmaya ve imza kampanyasına katılmaya davet etti.

Daha sonra imza kampanyasını başlatan Tacettin Bayır, ilk olarak kampanya defterine imza atarak, vatandaşlara kampanya hakkında bilgi verdi.( egeninpostası)