Yukarı
12

Mehmet Atak

Yeni nesil!

10 Ağustos, 2018

   2001 yılında, Başbakanlık binasının merdivenlerinde Başbakan Bülent Ecevit’in önüne, “Sayın Başbakanım, ben bir esnafım, al…” diye bağırarak yazar kasa fırlatılır.

   Ekonominin kötü gittiği günlerdir. Esnaf olan A.Ç.’nin dalgalı kur ile yükselen dolar yüzünden zor durumda olduğu, borçlarını ödeyemediği öğrenilir. Herkes adama hak verir.

   Zor günlerdir, dolar 1,20’dir. Yazıyla bir Amerikan doları, bir lira yirmi kuruştur.

   Günler günleri kovalar. Yağmur yağar, güneş açar, kar yağar, kuşlar cıvıldaşır. Ve Hükümet düşer.

   Zamanı gelir Bülent Ecevit, ardında eski bir araba, bir apartman dairesi ve saygın bir isim miras bırakarak rahmetli olur. Mekanı cennet olsun.

   Sonra yeni bir parti iktidara gelir.

   Yıllar yılları, aylar ayları kovalar. Güneş doğar, batar. Ay doğar, batar. Yağmur yağar, güneş açar, kar yağar, kuşlar susar…

   Gitmezler.

   Gencecik insanlar toprağa düşer, fidanlar şehit olur, hatta Süleyman Şah bile gider, seller gelir ülkeme şehirleri evleri yutar, trenler devrilir, köprüler çöker, madenler mezar olur yüreğimiz kan ağlar, ama

   Bunlar gitmezler.

   Tüm dünyada başbakanlar, başkanlar değişir,

   Bunlar değişmezler.

   Yıl 2018 olmuştur. Artık ne bir Başbakanlık vardır, merdivenleri olan. Ne de bir Başbakan vardır önüne yazar kasa atılabilen. Artık saraylar vardır yanına yaklaşılamayan, damatlar vardır ne dediği anlaşılamayan.

   Dolar 6 TL’yi, Euro 7 TL’yi geçmiştir.

   Ama Allah’a şükür ekonomik bir sorunumuz! yoktur. Bunların hepsi dış güçlerin oyunudur. Bizim Allah’ımız vardır. Sanki Allah, Amerikalıların da Allah’ı değildir.

   Ülke artık değişmiştir. Ekonomiyi bile dini yaklaşımla açıklayabilen biri ve o birine oy veren milyonlar vardır. Yazar kasa atma cesareti olan esnaflar artık yoktur. Hatta bunu düşünebilen bile yoktur.

   Daha da acısı; dolar 1,20 oldu diye Ecevit’i beceriksizlikle suçlayan ve yazar kasa atan o arkadaş bile, bugünlerde ülkenin halinin aslında iyi olduğunu düşünmektedir. Doların 6 TL olması karşısında “…Kimse para, pul ile bizi terbiye edemez. Dış güçler; tankla, uçakla, silahla yapamadıklarını parayla başarmaya çalışıyorlar…” diyebilmektedir.

   Yepyeni bir nesildir bu, 16 yılda özenle beyinleri yıkanmış. Çekse koparabileceği zincire mahkûm yaşamayı seçen, akvaryumlara hapsolmuş, öğrenilmiş çaresizlik içinde yaşayan bir nesildir.

   Hani Asım’ın nesli diyorlar ya, geçin efendim, asıl “a haber” neslidir bu.



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle